Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kulüpler “kafalarına göre” bir federasyon ve MHK aradıkları sürece kavganın biteceği yok!
Ne demek kafalarına göre?
1- Hakem hata yapmayacak, yapsa bile aleyhlerine olmayacak.
2- Federasyon herkese eşit, onlara biraz daha yakın duracak.
3- Taraftar küfür ederse dokunulmayacak, dokunulursa fazla can acıtmayacak.
İşler yolunda gitmediği vakit hakemleri, federasyonu ve kurullarını eyyam yapmakla suçlayanların, yaşadığı çelişkiye bakın.
Peki siz değil miydiniz altı ay önce tarihi çoğunlukla Mahmut Özgener federasyonu ve kurallarını destekleyen?
Düne kadar, “Federasyona, MHK’ye ve hakemlere güveniyoruz” diyen?
Devre arasında toplantılar yapıp “Lig bu hakemlerle bitecek” mesajı veren?
Nerede kaldı “barış ve güven ortamı” söylemleriniz?
Bu kadar kısa sürede ne değişti çıkıp biri dürüstçe açıklayabilir mi?
Önce Trabzonspor ve Beşiktaş yaptı benzer çıkışı, bugün de Galatasaray.
Yarın sıra Fenerbahçe’ye gelecek.
Acaba bu kulüp başkanları, Federasyondan ve hakemlerden sorduğu hesabı, yeri geldiğinde kendi futbolcusu ile teknik adamından sorabiliyor mu?
“Hakem hata yaptı, penaltımızı çalmadı. Haksız yere oyuncumuzu attı” derken futbolcusuna dönüp, “Nedir bu haliniz kardeşim? Siz nasıl takımsınız? Rakibi de yenin, hakemi de” öz eleştirisini yapabiliyor mu?
Rakibin emeğini çalan oyuncusunu cezalandırabiliyor mu?
Milyonlarca doları cebine koyup tek kuruş vergi ödemeyen teknik adamına “Hoca hoca! Kupada da ligde de bize havlu attırıyorsun? İşini adam gibi yapsana” diye biliyor mu?
Oyunu çirkinleştiren sadece Federasyon ve MHK mi?
Yoksa, hatalı tercihler ve sokağa atılan paraların sorumluluğundan kurtulabilmek için suçu başkalarına yıkmak işlerine mi geliyor?
Tabii işlerine geliyor!
Devir hesap devri, belli ki bu süreçte siyaseti ve ona aracılık yapanları yeteri kadar kullandıklarını düşünüyorlar.
Öyle ya; borçları erteletip bir kısmını sildirdiler. Yeni statlarına gerekli izinleri aldılar. Kredilerini yapılandırdılar. Hatta istedikleri yasaları bile hazırlattılar!
Geçmiş dönemde çözemedikleri ne kadar sorun varsa, bir yılda evvel Allah üstesinden geldiler!
O zaman?
Temiz futbol bahane, işimiz görülsün şahane!
Ha Mahmut olmuş, ha Mehmet.
Şimdi çıkmış “Kendilerini düzeltirlerse kalırlar, yoksa iyi yapan gelir. Desteğimizi çekiyoruz” diyorlar.
Ne adına?
Taraftarı haklarının yendiğine inandırıp, sütten çıkmış ak kaşık görüntüsüyle yetersizliklerinin ve başarısızlıklarının üzerini örtmek adına.
Hiç durmayın, çekin desteğinizi o zaman.
Yanınıza birkaç kulüp daha alır, imza falan toplar, Haziran’da olağanüstü genel kurul yapar, kafanıza göre bir federasyon başkanı bulursunuz.
Sonra, işler yine kötü gitmeye başlar, hakemlerden şikayet eder, seçtirdiğiniz federasyon başkanına gözdağı verir “Gelsin yenisi” dersiniz.
İyi de, ya bir gün birileri çıkıp sizin için “Bunlar bizi kandırıyor. Yenisi gelsin” derse?
O zaman kimi kime şikayet edeceksiniz merak ediyorum!
Bağırmaya devam; “Bu hakemlerle lig bitmez.”
Ya sizin gibi yöneticilerle biter mi?



Facebook ahlaksızları
Önce şunu söyleyeyim; hiçbir fikrin, mizahın ve siyasi görüşün yasaklanmasını savunmam.
Tabii, özel yaşama ve kişilik haklarına saldırılmaması kaydıyla.
Son yıllarda yaygınlaşan Facebook isimli arkadaşlık edinme sitesi de buna dahil.
Ahlaki değerlerini yitirmiş bazı zavallılar, burada gruplar kurmuş.
Sevmedikleri bir hakem, bir kulüp yöneticisi, federasyon başkanı ya da gazeteci.
Hakaretler, ağıza alınmayacak küfürler aleni bir şekilde ortalıkta dolaşıyor.
O küfürlerin biri kendilerine edildiğinde cinayet işleyebilecek bu yaratıklar, internet ortamında mikrop saçıyor.
Sözüm, önce Youtube yasağı koyanlara...
Sonra Adalet ve Devlet bakanlarına, RTÜK ile Futbol Federasyonu başkanına.
Futbolun marka değerinin ve paydaşlarının korunmasından söz ediyorsunuz ya.
Mideniz kaldırırsa girin bakın orada yaşanan rezilliğe.
O mesajları yazanları saptamak ve savcılığa vermek on dakikanızı alır.
Buyrun göreve!



Evet, sayın Dinçer!
Sorular Gözlemci ve Temsilciler Kurulu Başkanı Kemal Dinçer’e;
1- Geçmişte FFHGD başkanı Selçuk Dereli tarafından disiplin kuruluna sevk edilen Serdar Çakır’ı Galatasaray- Kayserispor maçına gözlemci olarak atamanız doğru mu?
2- Çakır’ın soyunma odasında hakem Dereli ile yaptığı konuşmayı on dakika sonra kendine yakın gazetecilere anlatması etik mi?
3- Gözlemcinin Lincoln’e gösterilen ikinci sarı kartın yanlış olduğu iddiasını o gece yayınlanan spor programlarına “paslaması” ve kamuoyu oluşturmaya çalışması ahlaki mi?
4- MHK üyeliği sırasında adı bazı “tatsız olaylara” karışan Çakır’a, son davranışı nedeniyle herhangi yaptırım uygulanacak mı?



Ekmek için de yürüyün

Hakem penaltı vermedi.
Yürüyün federasyona!
Disiplin Kurulu saha kapattı.
Hurra federasyona!
Kırmızı kart yanlıştı.
Koşun federasyona!
Kardeşim, memlekette işsizlik almış başını gidiyor.
Gizli enflasyon yüzde 40’ı aşıyor.
İş yerleri, fabrikalar bir bir kapanıyor.
Ekonomik kriz teğet değil, delip geçiyor.
Bırakın sadece topun peşinden koşmayı.
Tepkinizi, tavrınızı biraz da memleket sorunları için ortaya koyun.
Taraftarlığınıza saygı duyuyorum ama, azıcık da yurttaşlığınızı hatırlayın!


Biz yaptık oldu

Bu yöneticilerle lig biter mi
Rahmetli Hasan Doğan’ın masaya yumruğunu vurduğu vakit zıplattığı günlerdi.
İşte o günlerin birinde Hasan bey, “Ankara 19 Mayıs stadının zemini suni çimle kaplanacak” buyurdu.
Başkent artık yağmurda, karda futbol nasıl oynanır görecekti!
Görecekti de kulüplere, teknik adamlara, en önemlisi futbolculara fikrini soran oldu mu? Hayır!
İki milyon liranın üzerinde bir harcama ile stadın “makyajı” yapıldı.
Sonra gelen de giden de şikayet etmeye başladı.
Oyunun tadı kaçtı, kalitesi düştü.
Şimdilerde Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav seslendirdi sıkıntıyı;
“Galiba yeni sezonda zemini değiştireceğiz.”
Plansız-programsız serilen plastik çim, seneye kaldırılacak.
“Bu kadar masraf, iş gücü, emek ne olacak?” diye sorarsanız; bir bardak soğuk suya bakar.
İçeceksiniz, unutacaksınız!