Galatasaray ve son iki Gaziantepspor maçını izledikten sonra insanın aklına ister istemez şu soru geliyor;
“Kâbus geri mi dönüyor?”
Geçen sezon yaşanan onca sıkıntının ardından yenilenmiş bir kadro ve büyük umutlarla lige başlayan Trabzonspor son üç maçtaki performansıyla tam bir hayal kırıklığı yaşatıyor.
Mücadele etmiyor, pozisyon üretemiyor, savunması alarm veriyor. Tüm bu olumsuzluklar biraraya gelince takım sıradanlaşıyor. Ve Trabzonspor, Trabzonspor olmaktan hızla uzaklaşıyor.
Kupa maçıdır, yitireceğiniz puanların telafisi olabilir diye düşünebilirsiniz. Ama ortaya konan futbola bakınca bir değil, pek çok şeyin yolunda gitmediğini görebilirsiniz.
Sen maça üç forvetle başlayacak, koskoca ilk yarı boyunca tek bir pozisyonun, rakip kaleyi bulan şutun olmayacak, bir tane kanat organizasyonu geliştiremeyecek ve üç pası bir arada göremeyeceksin. Orta sahada top tutamayacak, hata üzerine hata yapacak, savunmacıların boğuşmaktan yorgun düşecek sonra da “Ben bu maçı kazanmak için çıktım” diyeceksin. Futbol oyununda yok böyle bir şey!
Üçlü forvet ilk bakışta güzel bir fantazi gibi görünebilir. Ama Yattara-Gökhan-Isaac üçlüsünü kanatlardan besleyecek, ceza sahasına dikine oynayacak, ligin en dikkatli savunmalarından birinin kilidini açacak alternatifleriniz yoksa dünkü rezaleti yaşamaya mahkum kalırsınız. Orta alanınız teslim olur, Tabata, Eduardo, İvan ve Mehmet Yozgatlı gibi etkili isimleri durduramazsınız. Rakibin her atağı kalenizde tehlikeye dönüşür. Bunlara kaleciniz Sylva ve Song’un affedilmez hataları da eklenince hüsrana uğrarsınız. Trabzonspor’un yediği üçüncü gol aslında maçın özeti. Ceza alanında dört bordo-mavili, beş Gaziantepsporlu oyuncu var. Ve savunmacı Bekir bir antrenman maçı rahatlığında meşin yuvarlağı ağlara gönderiyor.
Yok böyle bir şey!
Son olarak Gaziantepspor’un hakkını teslim edelim. Üç gün önce oynadığı maçta rakibini iyi tahlil eden, önlemlerini bu tespitlere göre geliştiren Nurullah Sağlam hangi silahını nerede, nasıl kullanacağını çok iyi belirlemenin ödülünü fazlasıyla aldı. Öğrencileri ise galibiyeti sonuna kadar hak etti. Bravo hepsine.