Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Dışarıda içeride, hiç fark etmiyor. Trabzonspor için Fenerbahçe maçları her zaman zor olmuştur. Çoğunda da ezeli rekabet gerilime dönüşmüş ve sinirlerine hakim olan tarafın yüzü gülmüştür.
Dün gece Akyazı’da böyle bir maça daha tanıklık ettik. Kruse’nin henüz 45. saniyede gelen golü tam anlamıyla şok oldu bordo-mavili takım ve tribünler için. Kolay değil, maça resmen yenik başlıyorsunuz on binlerce taraftarın önünde. Hem moral bozukluğu hem büyük bir stres demek bu.
Trabzonspor’un istikrar abidesi Sörloth’un rakip savunmayı adeta delip attığı eşitlik sayısı 15. dakikada gelmese, maçın hikayesi inanın çok farklı olabilirdi. Norveçlinin golüyle oyun yeniden başladı.
Lig ve kupada istim üzerinde bir Fenerbahçe’den söz ediyorum. Özellikle orta alanda bariz bir üstünlük sağladı rakibine. Ozan ve Gustavo aldıkları hep topla doğrudan kaleye giderken hiç direnç görmemeleri, Trabzonspor’un bu bölgede büyük zaafiyet yaşamasından kaynaklandı. Obi Mikel defansif anlamda yetersiz, Sosa durgun, Ndiaye gönülsüz oynayınca, sağa sola koşturmak Yusuf Sarı’ya kaldı.
Futbol cilveli bir oyun, ikinci golü bulmak bu tabloda Trabzonspor’a düştü. Sosa-Campi-Novak işbirliği, ev sahibini öne geçirdi. Hazırlanışı da, sonuçlanması da güzeldi. Güzeldi de kaleci Uğurcan’ın peşi sıra iki kritik kurtarışı olmasa, soyunma odası konuşmaları başka planlar üzerine yapılabilirdi.
Hüseyin Çimşir’in ilk müdahalesi yorulan Yusuf’u çıkarıp, ayağının tozuyla Trabzon’a gelen Guilherme’yi sahaya sürmek oldu. İddia ediyorum daha ilk maçında bu takıma büyük katkı sağlayacağını gösterdi Brezilyalı.
Ersun Yanal’ın karşı hamlesi ise Emre ve Deniz ile geldi. Bu kadar çok ofansif isimle oynamak risk anlamına gelse de, oyunun kontrolünü elde tutmak ve Trabzonspor’u sahasına hapsetmek işe yarayabilirdi. Nitekim dakikalar ilerledikçe her şey Fenerbahçe’nin istediği şekle büründü. Ama o son vuruş gelmedi. Çünkü Trabzonspor kalesinde bir duvar vardı!
İnanın Trabzonspor son dönemlerde bu kadar baskı yediği bir maç oynamamıştır. Buna karşılık bu denli mücadele edip yorulmamıştır. Futbol şansı çokça yanında olsa da dün gecenin kahramanı kuşkusuz kaleci Uğurcan idi. İnanılmaz işler yaptı. Trabzonspor maçı kazandı ve Fenerbahçe’nin sıralamada üzerine çıktı ise aslan payı genç file bekçisinindir. Helal olsun Uğurcan’a. Ve elbette Sörloth. Kuzeyin oğlu bitmez tükenmek enerjisi ile tek başına rakibe kafa tuttu. O örnek bir profesyonel ve takımın ateşleyici gücü.
Maç sonuna gelince. Ortamı bu kadar gerenler futbola yaptıkları ihanetle anılacaktır kuşkusuz. Trabzonsporlu oyuncuların sağduyusu bu tuzağı bozdu. Futbol sahada oynanır ve orada kalır!