Her vatandaşı “yarı teknik direktör yarı yorumcu” olarak dünyaya gelen bu ülkede milli takım hocası olmak, ayıptır söylemesi ateşten gömlek değil iç çamaşırı giymek!..
Bu kadar onur ve bu kadar sıkıntıyı bir arada yaşamak için sinirlerin kale ağlarından sağlam olması gerek.
Evet... İşler yolunda giderken ayaklarını yerden keserler.
Tersi olursa, bir büyük takım teknik direktörü ne kadar zılgıt yiyorsa en az dört katını ikram ederler.
“Dört çeker” sevgi, “dört çeker” nefret!
Yeni yeni öğreniyor Abdullah Avcı.
Dayansın yeter.
Buraya kadar tamam da... Milli takım hocası henüz koltuğunu tam dolduramadı, rüştünü ispat edemedi, ümit ve özgüven aşılayamadı diye yaptığı “iyi şeyleri” görmezden gelmek niye?
Bakın, koskoca milli takımın başındaki adam “çeyrek milyon” çocuğa futbolun ruhunu, fair playin hukukunu, sporda dostluğu, dayanışmayı öğreten, aralarındaki yetenekleri keşfedip futbola armağan eden Grassroots adındaki projeye katkı için futbol köylerini ziyaret ediyor; medya üç maymunu oynuyor.
Neden?
Romanya ve Macaristan maçları galibiyetle bitmeyip gruptan çıkma şansımız suya düşerse Abdullah Avcı çarmıha gerilecek ya... Henüz sırat köprüsündeki adamın yanında gözükmemek için.
Ya da Grassnoots’un sponsoru Ülker’in reklamını yapmamak için!..
İşte buna hayret ederim.
Yahu her derbide 90 dakika boyunca futbolcuların göğsünde yazan “Ülker” yazısını gösteriyorsunuz.
Üstelik bu logolar için kulüplerin aldığı milyon dolarlar “yanlış transferlere” çatır çatır harcanıp heba oluyor.
Aynı firma bir yandan yeni nesillere eğitim amaçlı ve reklam dönüşü sıfıra yakın bir işe 5 milyon dolar harcıyor.
“Reklamı olmasın” ha?..
Ben reklamını yaparım kardeşim!
Proje çerçevesinde 7 köy kurulmuşsa.
56 eğitmen çalışıyorsa.
Yetişen futbolculardan Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş bile faydalanmışsa.
Beş yılda 231.000 çocuk futbolun gülen yüzü ile tanışmış ve bu duyguları ömür boyu taşıyacaksa.
Hem Ülker’i hem zaman ayırıp o çocukları ziyaret eden milli takım hocasını hem de Federasyon’u ayakta alkışlarım.
Bu işleri görmezden gelenler derbilerde kavga çıkınca, futbolcu hakemin boğazına yapışınca, yönetici azmettirici olunca çıkıp da futbol terörünü kınamasın.