Mafya üyeleri birbirlerini yok etmeden önce “Kişisel değil, sadece iş” derler ya... Şayet sezon başından beri “medya, Alex’i yok etmeye” çalışıyor gibi görünüyorsa, emin olun kişisel değil; sadece iş!..
“Bu nasıl iş” demeyin.
Spor medyasının “işlerinden” bir tanesi de takımların daha hızlı daha verimli futbol oynaması için kafa patlatmaktır.
Fenerbahçe özelinde, Alex paragrafında kafa patlatmaya bile gerek yoktur.
Çünkü takımın hocası, daha verimli daha hızlı futbol oynama çarelerini “Alex’siz bir Fenerbahçe”de aramakta, o hocaya duyulan güven ve hocanın geleceği kurma hakkı yüzünden Alex’e veda ortamı yaratılmaktadır.
Yoksa Alex gibi bir futbolcuya birinci sırada saygı duyulur. Hak ettiği budur. Karizması ve duruşu bunu gerektirir.
Hele söyledikleri:
Doksan dakika forma giyemediği maçlar için teknik heyetin kararlarına, “Başımın üzerinde” diyor mesela.
Çalışmaya ve kararlara saygı duymaya devam edeceğini söylüyor. Artık Fenerbahçe taraftarı olduğunu açık açık deklare ediyor.
Vedalaşma vakti geldiğinde, “yönetim kurulunu”, “hocayı” değiştirmeye kalkışan, beceremeyince “kuyu kazma” üzerine kariyer yapan bizim “yıldızları” düşünsenize.
“Alex gitsin” diyorsak, tek neden futbol denilen zalim sporun yazılı olmayan kurallarıdır biline.
Yani, kişisel değil “iş”!
Daniel Güiza
Alex’i anlattıktan sonra aynı Fenerbahçe’nin İspanyol “yıldızı” Güiza’yı tarif etmek çok kolaylaşıyor. Bir cümle yetiyor:
“Alex neyse, tam tersi” !
Ne işe yarıyor, ne haddini biliyor, ne çenesini tutuyor.
Suratındaki arabesk, ruhuna da işlemiş biri.
Diyor ki, “Rusya soğuk. Niye gideyim. Aynı parayı Fenerbahçe’de oturarak kazanırım”.
Adam “Sinbad’ın Cini” gibi. Fenerbahçe’nin sırtına yapışmış inmiyor. Köle yaptığı kulübün kanını emerek besleniyor.
Sorun para değil sadece. Sinir bozuyor.
Unutmuyorum; Daum ‘un skandal gönderilişinden sonra, “Fenerbahçe bir de Güiza skandalını taşıyamaz” demiştim.
Haksızlık etmişim.
Bal gibi taşıyor işte. Üstelik aptal yerine konduğu kafasına kakılarak.
Fenerbahçe’nin midesi kaldırıyorsa helal olsun.
Lakin, Aykut Kocaman’ı teraziye koyarken yönetimden gelen bu safraları da hesaba katmak lazım. Takımda “Hem yatarım, hem paramı alırım” diyenler varken, kimi nasıl gayrete getirecek Kocaman?
Neyse, Güiza’ya gelelim.
Hiç mi faydası olmadı Güiza’nın?..
Oldu tabi:
“Yabancı futbolcuya karşı olma fikrine” anlam kazandıran bir olaydır Guiza’nınki!.. Onun adı Güiza değil de Günay diye yazılsaydı, bu memleketin sokaklarında dolaşamayacak kadar aç gözlü fırsatçılığı göze alır mıydı?
Jose Mourinho
Real Madrid teknik direktörü Jose Mourinho, La Liga ekiplerini, şampiyonluk yarışındaki rakipleri Barcelona'ya ''maç hediye etmekle'' suçlamış.
Neden?.. Barcelona’ya karşı as futbolcularını oynatmayanlar varmış!
Biraz sıkıştı, şike ihbarı yapıyor hazret.
Yahu, biz Mourinho’yu “aşmış” sanırdık; adam bizim hocaların, yöneticilerin, yorumcuların düzeyine yeni ulaşmış.