Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Çocuklar cıvıl cıvıl seksek oynarken, kızlardan biri melek gibi gülümsüyor. Çünkü babacığı yaklaşıyor. Ama o da ne!..
Peder Bey’in elinde sigara paketi...
Ufacık yaşında çevre ve sağlık bilinçlerine aşina temizlik timsali ufaklık, babasını kendi sağlığını bozmaktan ve topluma karşı bu saygısızlıktan kurtarmak için alıyor paketi, fırlatıyor.
Nereye?.. Güzelim bir meşe ağacının dibine... Çimenlerin üzerine.
Baba gururla bakıyor kızına. Utanmasa ağlayacak.
Bu yaşta bu bilinç; pes valla.
Spontane bir olay değil... Senaryosu yazılmış, yönetmeni başında, sigarayla savaşan bir derneğin tanıtım filmi bu...
Bakımlı yemyeşil çimenlerin arasından yükselen anıtsal meşe ağacının altındaki çöple, “çevre temizliği” için mücadele eden bir dernek uğraşsın artık.
Yeşilay’a da bir tavsiyem var; içkiyi bırakma günü ilan etsinler, hepimiz şişeleri Tarabya’dan Boğaz’a atalım!.. Üzüm yeriz, çöpünü çekirdeğini de yoldan geçenlere tükürürüz.
* * *
Filmi izleyince sigarayı bırakamadım ama faydası oldu; bende şimşek çaktı...
Bir anda çözdüm şu futbolumuzun, kulüplerimizin halini.
Hani, bir futbolcuyu, bir hocayı gönderirken transfer edilmesinden çok para harcıyoruz ya...
Hani, para var / ilgi var / sevgi var ve futbolda yerimizde sayıyoruz ya...
Hani, yönetemiyoruz ya, saçmalıyoruz ya, apışıyoruz ya, kapışıyoruz ya...
Ve bunları kıyasıya eleştiriyoruz ya!
Ayıp ediyoruz.
AB standartlarında yönetim, transfer, organizasyon, stat, hakem, futbol isteyerek, olmayınca ona buna yüklenerek ayıp ediyoruz.
Neremiz doğru ki? Hangimiz “tamam” ki?
Babasının elinden sigara paketini söküp alan melek kızın iyi niyeti ve paketi yemyeşil çimenlere fırlatan aynı kızın tamamlanmamış evrimi, bizim özetimiz.
“Eksiklik”, hepimizin eksikliği.
* * *
Kulüplere, başkanlara bir de bu pencereden bakalım dilerseniz:
Galatasaray, bıkmış “batıyor” edebiyatından, Adnan Polat sezonu “kemer sıkma yılı” ilan etmiş. Ancak futbolcu satarsa transfer yapıyor.
Ne yapsın?.. Üstü açık stat isteyen siz değil misiniz? İnşaat bittiğinde 20 milyon dolar da oraya ayıracak.
Aynı sebepten eleştirilecek şampiyonluk kaçarsa.
* * *
Beşiktaş başkanı bıkmış tribünlerin protestosundan... Açmış kesenin ağzını, alıyor da alıyor. Yıldırım Demirören, “büyük oynama” klasmanında Aziz Yıldırım’ı soluyor.
Ne yapsın?.. Normal futbolcularla normal seyrinde ve ödenebilir borçlarla giden Beşiktaş’ta, tribünlerden “yeter” diye bağıran sizler değil misiniz?
Başkan da son kozunu oynuyor ve “ya hep ya hiç” diyor. Maya tutarsa “teskere bırakır” yaşlanıncaya kadar başkan kalır, tutmazsa “terhis olur” vedalaşır.
Bugün alkışlayanlar, yarın aynı nedenle yerin dibine sokarlar onu da.
* * *
Fenerbahçe’ye gelince... Kim bıraktırdı “imarı” Aziz Yıldırım’a?..
Siz; tribünler ve genel kurul.
Tıpkı küçük ve sevimli kıza “babanı sigaradan kurtar da, paketi nereye atarsan at” diyen sigara karşıtı Dernek gibi “ne yaparsan yap şampiyon ol” demediniz mi?
Denedi o da olmadı. Şimdi ne yapması gerektiğini şaşırdı.
Şampiyonluk kaçarsa, şu dönemdeki “şaşkınlık” yüzünden yerden yere vurulacak belli ki.
Peki, kabahat sadece onlarda mı?
Hep eleştiriyoruz ama hiç aynaya bakmıyoruz.