Her türlü denklemde meçhule “X” denir ya... “Bilet-X” adını boşuna koymamışlar bu asri organizasyona...
Allah söyletmiş.
Bilet mi lazım?.. Yanıt “X”...
Yani, “Zorlu denklemleri çözmeye, terlemeye, omuriliğinden su alınmaya hazır ol kardeşim”!
Bilet deyip geçme... Hummalı ve muammalı bir serüvendir o kağıdı ele geçirmek.
Önemli bir maça bilet ayarlamak ile “gaip”e yelken açmak arasında fark yoktur.
Issız ve derin sularda boğulma ihtimali, gişenin önündeki kalabalıkta boğulma veya ezilme olasılığı ile başa baştır.
Bileti kapmak, Pasifik’i aşıp salla karaya ulaşmak kadar cefalıdır.
Haaaa... Paran fazlaysa; binersin lüks kotraya, pupa yelken...
Bilet işinde bu kolaylık, “Seyyar-liberal bilet pazarlamacılarından” veya “internetten”!
Biz yıllar yılı haksızlık etmişiz muhitteki karaborsacılara. Mesela Süreyya Sineması kapısında “Numaralı çikletler” fısıltısıyla icra-i sanat eyleyen ve iki katı paraya hafta sonumuzu şenlendiren “Arap”, aslında kamu hizmeti yapıyormuş. O zaman internet icat olmadığından kaldırımda çalışıyormuş garibim.
Paran varsa gir bir alışveriş sitelerine; bilet gani.
Güya kendine bilet almış da vaz geçmiş ama piyasası yükselmiş, mecburen 300 milyon koyuvermiş fiyata.
Nereden bulunmuş bu bilet? Neden satılıyor? Kaç tane daha var?
“X”...
Gidin Osmanağa Camii karşısındaki Biletix gişesine, sorun “derbiye bilet var mı” diye... Yanıtı, gişenin yanındaki kirli sakallı arkadaştan alın:
“Bende var, fiyatı üç katı”!
Aynı skandal Chelsea biletleri piyasaya çıktığında Fenerbahçe amblemi altında da yaşandı. 19.880 biletin kaç tanesinin kaç kere el değiştirdiğini kimse bilemeyecek ama herkes sevimsiz işlerin döndüğünde hemfikirdi.
Beşiktaş derbi biletleri ise dün sabah gişelere şöyle bir uğradı gitti!.. Tam 10 dakika... 20. dakikadan itibaren ihbarlar yağmaktaydı haber merkezlerine.
“İç ettiler biletleri”!
“Kim”?
“X”!..
İşin kötüsü, adı ve itibarı zedelenen güzide kulüplerin bu “kaptıkaçtı”ya çomak sokacaklarına “sinekten yağ çıkarma” niyeti.
Lafı resmen “Siz de kombine alın kardeşim”e getirecekler ama adet yerini bilsin diye ayıplayıp ezayı cefayı bıyık altından gülerek seyrediyorlar... Fırsat bu fırsat “taraftar kartı”nı pompalıyorlar.
Her türlü komplonun çözüm anahtarı “kim yararlandı” sorusuna ilk yanıt “karaborsacılar” olsa da taraftarı yoğurup kıvamına getirmeye ve katmerlemeye çalışan güzide kulüplerimiz ikinci sırada.
Bu mesele “memleket” boyutuna gelmiyor, tribünlere afiş afiş yazılmıyorsa tribünlerdeki kemik kadronun kombineli olmasındandır ve önemli maçları izlemek isteyen “B Klas taraftar” kimsenin umurunda değildir.
Alsınlar kombineyi geçsinler “A Klasa”...
Yoksa...
Onların kaderi “X”.
Oyunun baş aktörlerinden Biletix’in de işi biraz daha sıkı tutmamak dışında- suçu olmayabilir.
Çünkü her organizasyon insanlardan meydana gelir.
Organizasyon modern, medeni...
Peki kim faydalanacak ondan?
Biz... Kuralların yıkılmak için konulduğunu, kapıdan değil penceredeki delikten girmenin uyanıklık olduğunu geç öğrenip çok benimseyen biz.
“Fırsat”ı kullanan değil, alengirli yollardan yaratmaya çalışan biz...
Ötekini adam yerine koymayan biz.
Sahi biz kimiz?
“X”!
Bizi bu hale getirenler?
“X”
Chelsea’yi, derbiyi, bileti bırakın, önce kendimizi, kültürümüzü, medeniyetimizi ve sağlam malzemeden berbat bir üretim gerçekleştiren toplum mühendislerimizi büyüteç altına alalım.