Daum'un "şantajlı" ayrılışı bitmedi; bitmeyecek. Çünkü sıradan bir şantaj değildi onunki... Öyle olsa, ver parayı / al kasetleri / yak negatifleri bitsin, devamı gelmesin.
"Mal" adamın cebinde değil, beyninde.
Blöfü gördü, parayı kaptı, şimdi intikam peşinde.
Daum'da bu tıynet oldukça, Allah ona ömür verdikçe, gündemden indikçe, hatta parası bittikçe açar ağzını valla.
Kafası güzel olur, yine konuşur... Durduramazsın.
Peki Fenerbahçe nasıl göğüslüyor Daum'u?
"Çeneni kapa, yoksa biz de seni rezil ederiz"!..
Vay vay vay...
Demek Daum'un "açıklaması muhtemel" bazı şeyler daha var...
Ve Fenerbahçe Daum hakkında taraftarlarından ve kamuoyundan gizlediği birtakım kozlara sahip. Öyle kozlar ki, "açıklaması muhtemel kozlar" kadar vahim.
"Bitsin şu Daum devri" dediğimizde üzerimize saldıran "Fenerbahçelilere" ithaf ederim...
Neyse, "idrar yarışı" gelmiş, "sen daha çok utanırsına" kadar dayanmış.
Kimler arasında?
Daum’la Fenerbahçe!
Bir tarafta, kokain kepazeliğine bile katlanmış, mahkemelerde sürünmüş Daum... Karşısında, bir asrı aşmış şanlı/temiz tarihi ve "kimlik" olduğu milyonlarca Türk vatandaşı ile Fenerbahçe.
Meseleyi bu hale getirenlerin buldukları çareye bakın; "Bırak Fenerbahçe’nin yakasını, yoksa sen de rezil olursun"!
Buna da "yönetmek" diyorlar.
Yazıklar olsun.
‘Fenerbahçeli olmak zor iş’
Sevgili Eyüp Karadayı ağabeyimiz ile TSYD ödül töreninde karşılaşmıştım en son... Hemen konuya girmişti:
"Ercancığım ayıptır söylemesi çok yoruluyorum. Fenerbahçeli olmak zor iş. Koş küreğe, git voleybola, akşama futbol, yarına basketbol, yüzme, kızlar, erkekler... Bittim valla."
Evet... Fenerbahçeli olmak zordu. Ama daha da zoru, bu araya bir sürü kitap sıkıştırmak.
Eyüp abi onu da başardı ve artık sayısını unuttuğum kitaplarına bir tane daha ekledi. Adı "Ayıptır Söylemesi".
Bugünlerde gülmekte zorlananlar hemen alsın çünkü nefis fıkralar derlemiş.
Maksat ‘Beşiktaş’a faydamız olsun’
Milliyet’in “Beşiktaş’tan kim gitsin?” anketi, ilk günden katılım rekorları kırmış... Zaten iki yabancı fazlası olan, bir de Guti’ye yer açmaya çalışan Beşiktaş’ta taraftarlar demokratik haklarını sonuna kadar kullanmış; kullanıyor.
Muhtemelen kulüp için de, yöneticiler için de çok ufuk açıcı oluyor.
Henüz Beşiktaş yönetimi Milliyet’e teşekkür etmedi ama asıl faydası onlara... Malum her yabancının gönderildikten sonra Avrupa’da harikalar yaratma, yeri doldurulamama ve gönderenleri mahcup etme ihtimali var. Para /pul dedikoduları da cabası...
Ama kalabalıklar işaret edince bu tehlike ortadan kalkar. Hesapsız alışverişlerine çıkar yol bulan Milliyet’e minnettar olmalı Beşiktaş.