Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

“Gökmen... Gökmen...”
“.....”
Ne “ah”, ne “aman”... Sadece vınlama sesi geliyor televizyondan. Kalple birlikte “bip”leyen aletin “artık atmıyor” feryadına benzeyen bir alarm... Ya televizyon bozuluyor, ya da bana öyle geliyor.Gökmen, tıpdan teçhizattan uzak, yeşil çimenler üzerinde yatıyor.
Ayağında şortu, üzerinde Elazığspor forması... Evde eşi çocuğu akrabaları.
Hiç hazır değil yaşamına son noktayı koymaya.
Ya takım arkadaşları? Onlar da Gökmen’i ölümün kucağına bırakmayı hazmedemiyorlar.
Göğsüne bir iki darbe... Ümitsiz birkaç suni tenefüs...
“Gökmen... Gökmen”.
Ne seslenenlere, ne de hayata yanıt veriyor Gökmen.
Sonraki görüntü, cenaze töreninden.
...Burası Türkiye!
Doğuda, bozkırda rastladığınız kırlangıç sürüleri kadar çoktur futbolcular.
Binlerce takım... Eşofmanı, şortu, topu olmayan bu gençlerden eforlu test falan isteyin de kahkahalara bakın.
Yahu o çocukların anneleri ölmüş; kardeşlerini doğururken şehir hastanesine yetiştirilemediği için. Sünnetlerini beldenin nalbantı yapmış. Dişlerini berber çekmiş. Aspirin yok aspirin...
Siz neyin raporunu istiyorsunuz?
O zaman?
O zaman lisansı verirken esaslı bir kontrolden geçirin bari.
Bademciklere bakılıp ciğerler dinlenmesin sadece. Beyana tabi olmasın sağlık durumu. Hani sporcu öldüğünde rapor falan için doktorlar seferber oluyor ya; işte o doktorlar sağlığında görsün çocukları. Yel”e, “sel”e, “deprem”e... Sıcağa, soğuğa bir de “spor” eklenmesin.
Serçelere benzemesin çocuklar.
Her yerde, her fırsatta ölüyorlar... Bari yeşil sahalar mezarlığa dönmesin.
...Tartışacağımız o kadar çok şey var ki...sırada sahada ölen çocuklar. sahada ölen bir ülkenin “şehit abidesi” pırıl pırıl bakımlı olsa tuhaf kaçmaz mı zaten?sahada ölürken şikesiz bir lig, fantezi değil mi?
Hangi futbol yıldızının transferi durdurabilir sahadaki çocuk ölümlerini?
Ve hangi yöneticinin zehir zemberek açıklamaları?
Sahada çocuklar ölürken, hiçbirine odaklanamıyorum; affedin beni.
* * *
Unuttunuz değil mi Gökmen’i? Üç yıl önce yine böyle bir havada sahadan alıp mezarlığa koymuştuk kendisini. Sıcaktı, top oynadı, öldü. Bu kadar basit.
Ne değişti o günden beri? İklim mi, teknoloji mi, tıp mı, yoksa futbolumuzdaki koruyucu önlemler mi?
Süper Ligimiz’in Ağustos’unda Antep ve Denizli’de ağırlanacak iki büyük. Hadi onların hekimi, ambulansı yanlarında... Ya Bank Asya? Ya amatörler? Ya halı saha? En “kıymetli” takımlar acı sıcakta pişerken “acı patlıcan” tütsüden çekinir mi?
Dedim ki; bu sefer yumurta kırılmadan yazayım. “Aman dikkat” demek de bir işe yaramıyor; olanı hatırlatayım. Bir düzine trajediden Gökmen’inkini seçtim, üç yıl önce bu günlerde yazılmış Ters Köşe’yi alıntıladım. “Yaptıklarımız, yapacaklarımızın garantisidir” unutmayalım!
Bu sezon da tekrarlanırsa suç duyurusunda bulunacağım.
O çocukları sahaya çıkaranlar hakkında.