Derdimiz nedir bizim Emre’yle?.. Futbolunu mu beğenmiyoruz, gayretini mi az buluyoruz, koşmuyor mu, oyuna akıl koymuyor mu, gezer mi, derbeder mi?
Hayır... Emre’de bunların hepsi on numara.
Aklı başında her futbolsever, şu futbolumuzun sınıf atlaması için en az üç tane daha Emre istemezse, ya angaje fanatiktir ya da futboldan bihaber.
* * *
Buna rağmen dertliyiz Emre ile...
Çünkü hırçındır kendisi. Agresiftir. Olay çıkarma üstadıdır. Durduk yerde hem kendisine hem de takımına zarar vermek gibi tuhaf bir motivasyon sahibidir.
Her lafını ölçe tarta söyleyen Milli Takım Teknik Direktörü Hiddink’e bile “Emre'nin Güney Kore maçında yaptığı aptalcaydı” dedirtmiştir. Hiddink geride kalmış “Emre vakalarını” bilse Güney Kore maçındakini tekil olarak değerlendirmez, olayı “aptallık” olarak nitelemez, belki de “hastalığa” kadar uzatırdı işi.
Evet... Futbolculukta on numara Emre, iş sinirlerine hakim olmaya gelince resmen özürlü bir durumda.
O yüzden ağzıyla kuş tutsa, “Emre’yi eleştirmek için” yola çıkmış her adamın elinde üç/dört joker var kafadan. İşin içine kulüp rekabetleri falan de girince, “Emre’yi, Milli Takım’dan uzak tutarak Fenerbahçe’nin sinirlerini oynatmak için” futbolcunun üzerine çalışan geniş bir kadro var.
* * *
İhtimaldir ki, avuçlarını yalayacaklar!
Çünkü Emre “ilacını” kucağına aldı geçen gün... Beyaz battaniyeler içinde minik bir yavruydu bu.
Ne demek istediğimi “baba” olanlar bilir. Ben bilmeyenlere anlatayım; o bebek ne tansiyon bırakır insanda, ne agresiflik, ne de kızgınlık.
Meleklerle kucaklaşmak gibi bir şey...
Artık başka bir alemdedir Emre. Hele bebeğin sırtını sıvazlayıp bir gazını çıkarsın, gece dört saat uykusuz kalıp bir gülücükle madalyalansın, Emre’nin sinir gazları da uçacaktır inanın.
Sevgili Emre’yi ve eşini kutlayıp, minik yavrunun Belözoğlu ailesi ile birlikte Fenerbahçe’ye ve Milli Takım’a yeni ufuklar açacağına inancımı yazmalıyım.
Hoş geldin minik Belözoğlu.
Hagi’nin tazminatı artıyor!
Galatasaray teknik direktörü Hagi haberlerine bakar mısınız?..
Futbola ilişkin, sahaya ilişkin ne varsa geride kalmış; sadece tazminatı gündemde.
“Hagi giderayak ne kadar Euro götürecek”!
Açıkça yazayım... Tazminatı en çok hak etmiş yabancı hocalardan biridir Hagi!..
Çünkü, “gelsin de takımı düzeltsin” diye davet edilmedi.
“Gelsin, adı sayesinde tribünlerin tepkisini yatıştırsın” diye çağrıldı.
Yani Hagi’nin “işi” o günleri kurtarmaktı ki, bunu yaptı...
Artık oteline mi harcar, yeni inşaat mı yapar bilinmez ama anasının ak sütü gibi helaldir alacağı tazminat.
Hatta biraz daha arttırmak gerekecek “yolluk” parayı!
Sayın Adnan Polat, bu sefer de kongre hesaplarıyla göndermiyor Hagi’yi...
O Hagi ki, ne kredisi kalmış, ne umudu, ne otoritesi... Kendi mirasını yiyor.
Böyle bir teknik direktör antrenmana kaç paraya çıkar? Kaç paraya basın toplantısı yapar?
Pahalı olmalı.
O zaman ödeyeceksiniz Hagi’nin hak ettiğini. Alacağı para helal.