Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Olimpiyata rezervasyon yaptıran kadın sporculara “Sultanlar”, “Periler”, “Huriler” gibi dişil işaretler koymamız ve alkışta “pinti” davranmamız, futbola bulaşmasınlar diye olmasın sakın!
Maazallah bir girerlerse pir girerler.
“Maçoların sporu ve sporların en maçosu futbol” sadece müşteri olarak gördüğü ve “Satın al, izle ama karışma” dediği kadınlardan resmen tırsıyor.
İspatı mı?
Size Leyla Öztürk’ü tanıştırayım.

Akıllı, enerjik, medeni ve bilgili bir Türk Kadını. Yaşıtları diskoya giderken o TFF’nin kurslarına girmiş lisansını almış. Hem de ne zorluklarla...
Olmuş mu sana futbol antrenörü!
“Henüz acemiyim onun için iş vermiyorlar” deyip hemcinslerine yönelmiş 20 sene önce.
Kadın Lig’lerinin kurulması için emek vermiş. Doğduğu İzmir’in Altay kulübüne kadın futbol takımı hediye etmiş ki, profesyonel kulüplerin ilkiymiş.
Sonra bir iki ufak kulüpte hocalık... Ne uzuyor ne kısalıyor. Bilinmeyen kanunlar onun kariyerine fren yaptırıyor.

İş bulduğu zamanlarda erkek futbolcular rahatsız olmasa da yönetimler kadın hocayı sindirememiş içine.
Gelebildiği en üst nokta, 2003’de sözleşmesiz olarak Şükrü Ersoy’un yardımcılığı ve U-19 Kadın Milli Takım antrenörlüğü.
Gür bıyıklı, altı numara daha büyük ayaklı olsa, şu anda altıncı villasının taksitleri için sıkışırdı... Lakin “Müslüman mahallesinde salyangoz satan” bir vatandaş olarak trilyonların sektöründe meteliğe kurşun atıyor açıkçası.
Cinsiyeti yüzünden öyle dışlanmış ki futboldan, geçimini temin etmek için ev kadınlarına elektrikli alet satmak zorunda kalmış bir süre.
“Demek dışladılar seni” sorusuna “Futboldaki cinsiyet ayrımı Cağaoğlu Hamamı’nda olmaz” yanıtını hayretle karşılamamalısınız bu yüzden.

Haberin Devamı


Futbolu seviyor. Kopmak istemiyor. Ama “Kadınların çimene basması yasak” olan sporda ne ruhsal ne maddi tatmine ulaşıyor.
Çaresiz “Saha olmadı masa olsun bari” demiş ve Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği TÜFAD’ın İstanbul şube başkanlığına aday olmuş şimdi.
“Futbolun kadını erkeği yoktur” fikri yaşam düsturu ama kendisi de pek inanmıyor olmalı. Çünkü üyesi olduğu TÜFAD’a başkan adayı olunca adı “içerdeki hain”e çıkmış.
“Kadından futbol adamı olur mu” diyemiyorlar, “Bir de şube başkanlığı peşinde” diye dert yanamıyorlar; başka yerden kulp takıyorlar.
“Adaylığım söz konusu olunca, ufak tefek tehditler almaya başladım” yakarışı da onun.

Futbolda kadına verilen yer bu...
Saha, haşa...
Masa olmaz...
Sizi tribüne alalım.
Bıraksalar kadınlar şu futbolun yüzünü de güldürecek, lakin pasta büyük, para bol ve ikinci cinsin paylaşması istenmiyor.
Potada, filede, pistteki kadınlarımız baş tacı, futboldakilere buruk acı.
Bu düzen böyle gitmeyecek. Leyla’lar arttıkça kadınlar futbola da çeki düzen verecektir elbet.