Ve Fenerbahçe kendi “Fatih Terim”ini yaratmak için düğmeye bastı. Üstelik, Terim bu “yetkileri, özgürlüğü, itibarı” ancak Galatasaray’daki ikinci şampiyonluğundan sonra yakalamıştı. Aykut Kocaman, düdüğü boynuna astığı anda hepsine birden sahip oldu.
İşte bunun adı, “Fenerbahçe tarzı”...
İyi midir, kötü müdür bilemem. Ama Fenerbahçe’ye uygundur.
Fenerbahçe, ya “yıldız” bulur. Ya da bulduğuna “yıldız” gibi davranır.
Her şekilde, sınav sonuçları açıklanmadan sınavı geçip artık “yıldız” olmuştur o kişi.
Beğenin/beğenmeyin; durum budur.
Sevinelim mi, üzülelim mi ?
Peki, Aykut Kocaman Fenerbahçe’nin Fatih Terim’i olur mu?
Hayır... Asla.
Başarı ve güç yönünden Terim’i yakalama ihtimali varsa da, popülarite yönünden asla.
Asla Terim kadar dolduramayacak Aykut Kocaman basın toplantısı koltuğunu. Asla gazetecileri paylayamayacak.
Asla hak ettikleri dışında “ekstra” reytingi olmayacak.
Hatta en yakın zamanda bu sebeple eleştirilecek.
Yani, “Sarı-Lacivert bir Terim yaratmak” hayâl!..
Fenerbahçe’nin, Fatih Terim kadar başarılı ve yaşadığı çağa damga vurmuş bir teknik direktörü olacak elbet... Ama “Fenerbahçe’nin Terim’i” değil, “Fenerbahçe’nin Aykut Kocaman’ı”.
Sevinmek veya üzülmek, ne istediğinize bağlı.
Her yöneticinin rüyası
Aykut Kocaman, ideal hocadır aslında.
Artık “eğrisi doğrusuna mı geldi” yoksa sayın Yıldırım’ın “üç yıl sonrası için planı, öne mi çekildi” bilinmez, ama gerçekten cuk oturdu Aykut Hoca.
Neden mi?
Çünkü, onun derdi popülarite değildir.
Yani, muhtemel bir “başarı” durumunda ne başkanın ne de yönetimin endişelenmesine gerek yoktur.
Başarılı olamazsa, ne tazminat ister ne kalktığı koltuğa bomba bırakır. Sorumluluğu üzerine alır ve iki veda cümlesini zor kurar.
Yani, olası bir “başarısızlık” durumunda, ne başkanın ne de yönetimin endişelenmesine gerek yoktur; günah keçisi hazırdır.
Bundan iyisi can sağlığı değil mi?
Kocaman "açık çek"
Eğri oturup doğru konuşalım. Fenerbahçe Yönetimi tarafından bir teknik direktörün yükselebilmesi için ne gerekiyorsa verilmiştir kendisine.
Kocaman’ın elinde kocaman bir “açık çek” vardır. İsterse iki teknik direktör daha alır. İsterse transfer yapar.
Bir de Aykut Hoca’nın kişiliğinden gelen artılar var!
Fenerbahçe’nin Avrupa’da, Süper Lig’de ve Kupa’da durumu ne olursa olsun “yitirdiği sempatiyi” kazanma ihtimali doğmuştur.
“Rakibe saygı duymanın” dışında, “iç motivasyonu” tutuşturmak için Fenerbahçeliler dışında herkese itici gelecek tutum ve davranışlara girmez Kocaman... Giremez. Var oluşunda yoktur bu.
Anahtar Fener yönetiminde
Yalnııız!..
Her avantaj, dezavantajıyla birlikte vardır. Şayet Aykut Kocaman’ın “sakin” ve “itidalli” yürüyüşüne Fenerbahçe yöneticileri ayak uyduramazsa, Fenerbahçe’nin Aykut Kocaman’la yakaladığı tarihi fırsat heba olduğu gibi yeni teknik direktörün bir anda “eski” hale gelmesi kuvvetle muhtemeldir.
Aykut Kocaman’dan şüphe yok da; sabıkalı yönetim dizginlemek zorundadır söylemlerini.
Yapmazlarsa!
O zaman anlayacağız ki, Aykut Kocaman’ı sadece olumlu imajı yüzünden başa getirmişler ve günü kurtarmak isteyip onu harcamaya niyetlenmişler.
Yaparlarsa... Galatasaraylı Fatih Terim’in, Beşiktaşlı Mustafa Denizli’nin, Trabzonsporlu Şenol Güneş’in yanına Fenerbahçeli Aykut Kocaman’ı koymaya hazırlanın.