Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türkiye’ye gelmiş en iyi “10 numaraydı” Hagi... Müthiş bir iş disiplini vardı. Bir o kadar da yeteneği. Söz konusu futbolsa, “liderlik” en açık şekilde Hagi ile izah edilebilirdi.
Futbolu bıraktı, Türk futbolseveri onu bırakmadı.
Galatasaray asla...
2005’de teknik direktör olarak takımın başındaydı.
Kayseri hava alanında, bir grup Galatasaraylı arasında cep telefonunu çaldırıp, otobüsün kapısından “hırsızlar” diye bağırmasa, kim bilir kaç nesil boyunca Hagi’yi örnek gösterecektik gençlere, çocuklara.
O gün bitti Hagi... Önce Galatasaraylılar, sonra futbolseverler ve nihayet bu ülkede yaşayanlar için... Tanrı vergisi yetenekleriyle yaptıklarının unutulması mümkün değildi ama ona verilen tüm insani madalyaları söküldü.
Bugün sorarsanız, Hagi sadece iyi bir futbolcudur bizim için. Yanına güzel bir sıfat koymakta zorlanırız.
Demem o ki, futbol acayip bir boyuttur yaşamda. Yaşamın abartılı bir izdüşümü belki... Çok para, çok sevgi, çok şöhret ve çok nefret. Hepsine sahip olabilmek an meselesi bu dünyada. Sadece golle, asistle, eforla, hizmetle değil bir lafla, bir jestle tanrılar mertebesine yükseldiğiniz gibi yine aynı yolla taksimetreyi sıfırlayabilirsiniz.
Dikkat etmelisiniz.
Bu açıdan bakıldığında Fenerbahçe Başkanı sayın Aziz Yıldırım, büyük bir riske girdi.
Tıpkı bir kişiye kızıp tüm kalabalığa hakaret eden Hagi gibi, Kerem Gönlüm’ün pozitif örneklerinden yola çıkarak Efes Pilsen takımını toptan dopingçi ilan etti.
Kendilerine ulaşan daha bir çok iddia varmış!..
“İddia” tamam da “idrar” lazım bu suçlamayı yapabilmek için... Söylediğiniz az buz şey değil, “sahtekârlıktan”, “şerefsizliğe” uzanan, cezası ve yaptırımları dışında toplum dışına itilme nedeni sayılan modern zamanlar kâbusu. Belge varsa büyük skandal, yoksa tabu.
Tabi, çay bahçesinde arkadaşlarınızla konuşurken belge gerekmez. Duyduklarınızı anlatırsınız. Ama kamuoyuna ulaştıracak bir gazeteci ile konuşmadan önce; belge...
Hele Fenerbahçe gibi Türkiye’nin her daim gündemi olan bir kulübün başkanıysanız. Milyonlarca insanı inandırma ruhsatınız varsa... Belge!
İddia makamından bekliyoruz ispatı.
Efes Pilsen’e ceza vermek için değil; onun cezası çoktan verildi!..
Bakınız... Fenerbahçe’ye tutkun, başkana meftun kaç milyon Fenerbahçeli varsa hepsi o anda kabul etti Efes Pilsen’in dopingçi bir ekip olduğunu. İspatlanmış doğrulardan biri olarak aklına kazıdı. Fenerbahçe’nin internet siteleri bile Efesli basketbolcuların üzerine “Sizi gidi dopingçiler sizi” manşetiyle çıktı.
Aziz Bey söyledi, bitti. Savcı, yargıç, infaz, hepsi bir arada.
Bundan ağır ceza var mı?
İspatlanması mümkün olmayan böylesine bir ağır bir suçlamanın Fenerbahçe’ye getirisi ne olabilirdi ki, kaçan şampiyonluğun acısını hafifletmek dışında?
Bilemem...
Ama sayın Aziz Yıldırım’dan “götürüsü”nü tahmin edebilirim.
En azından futbolumuzdaki “Hagi dosyası”na göz atar, anlayabilirim.