Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar’a (artık öyle; başka aday yok ki) sosyal/sportif ve insani sınavlarda Türkiye’deki herkes gibi ben de “tam not” verirken, bir cümlesi ile yıkılmış ve kaleme sarılmıştım:
Hem de en okkalısından. Hayal kırıklığının yarattığı kızgınlık bir yandan, futbolun istikbali hakkında karamsarlık öte taraftan... Ver Allah’ım ver.
Başlık bile futbol argosundan:
“Dakka bir gol bir”!
Mehmet Ali Aydınlar’ın talihsiz cümlesi neydi peki?
“Yeni bir aday futbola zarar verir”!
Konu demokrasi ve insan haklarıysa, hele futboldaki demokrasi ve insan haklarına “futbolu yönetmeye talip biri şaşı bakıyorsa”, açıkçası babamı tanımazdım.
Aydınlar, “Başka aday futbola zarar verir” gafını kulaklarımla duymuştum. Ve pek çok insanla birlikte küçük dilimi yutmuştum.
Yazıyı boş verin, gelecek yıllar için bendeki karamsarlığı ve ümitsizliği düşünün. Siz olsanız adaletinden şüphe etmez misiniz bu cümleyi kuranın?
* * *
Çok şükür, “fikri” ve “zikri” aynı değilmiş yeni Futbol Federasyonu Başkanımız’ın!..
Nasıl mı?
Aradı ve anlattı... Kısaca aktarayım:
“Çok yorgun ve dikkatsiz bir anımda maksadı aşan bir cümle kurdum. Yeni bir adayla Kulüpler Birliği’nde bölünme olur ve bu anlaşmazlıklar futbolumuzun huzurunu kaçırır demek istemiştim. Aslında bana ders oldu... Her kelimeyi seçmem gerektiğini çabuk anladım”.
Ve ekledi:
“Yanlış anlamayın. Çok sert yazmışsınız ama sizden bir düzeltme beklemiyorum. Sadece durumu izah etmek istedim. Korktuğunuz gibi biri olmadığımı bilin”.
Müthiş değil mi?
Yanlış cümleye, yanlış anlamaya, yanlış değerlendirmeye bu kadar sevindiğimi hatırlamıyorum.
“Peki” dedim ama sayın Aydınlar istemese de işin doğrusunu yazmak boynumuzun borcuydu. Birincisi meslek adabı, ikincisi sevinç yüzünden... Bildiğimiz, gördüğümüz, izlediğimiz Mehmet Ali Aydınlar’a yeniden kavuşma sevinci.
* * *
Sayın Mehmet Ali Aydınlar’ın “tam notuna” bir de “açık yüreklilik” artısı ekledim ben bu konuşmadan sonra.
Komplekse kapılmadan, yan yollara sapmadan, efelenmeden, suçlamadan “hatalıyım/çünkü” demek herkesin harcı değildi bu piyasada.
Bana gelince...
Mesut ve bahtiyarım... Görevimi yapmıştım.
Yeni başkanın “demokrasi özürlü” olmadığı, söz konusu “gaf”ın biraz yorgunluğu biraz acemiliği yüzünden oluştuğu ortaya çıktı. Yapmasaydım, soru işareti hep kalacaktı kafalarda.
Üstelik, sağlık sektöründe ve Fenerbahçe’deki hizmetlerinde sürekli yükselen grafiği ile madalyonun tek bir yüzünü gören sayın Aydınlar, zorlu ve sürekli mikroskop altında bir göreve geldiğini anladı.
Bundan iyisi can sağlığı.