Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Adam demiş ya; "sende bu ense oldukça çok şaplak yersin" diye... Bizde bu "balık hafıza" oldukça daha çok gırgırlarını geçerler taraftarla!..
Fenerbahçe ve Galatasaray “berbat” bir ilk yarı yaşıyorlar. Kime, nasıl, nerede yenilecekleri Allah’a kalmış; doğru mu?
Hele Galatasaray... Sahadaki skandal, yönetime kadar ulaşmış. Asbaşkan’la Başkan karakucak dalmış!
Büyük kulüplerin büyük beyinleri sabahlara kadar kafa patlatıyorlardır bu bunalımlı süreci atlatmak için değil mi?
Planlar, projeler, operasyonlar hazırlıyorlardır!
Elbette... Bakın, çözüm bulmuşlar bile:
"Galatasaray, Misimovic’i kadro dışı bırakmış".
"Fenerbahçe, Güiza’yı sahaya çıkaracakmış".
Oh be...
İşler yoluna girdi nihayet! Bundan sonra selamet... Aştılar problemi.
Ne diyelim; yersen!..
Yiyenin zihnini açan ama balığa bir gram faydası olmayan fosforun gözü kör olsun.

Haberin Devamı

Bursa-Trabzon meydan muharebesi
İnsan gelişiminde en etkin unsur "miras"tır...
Mal/mülk mirası değil, "bilgi ve deneyim" mirası.
Düşünsenize her neslin tekerleği yeniden icat etmek zorunda kalmasını!..
İşte o miras sayesinde bugün orta okul seviyesinde bir öğrenci Kopernik’ten daha iyi bilir güneş sistemini.
Koskoca Yavuz Sultan Selim ve hekimleri bilmezdi ama ergen bir delikanlı çok iyi bilir sivilcelerin sıkılmaması gerektiğini.
Yani...
Geçmişte "öğrenilmişleri" bilmek uygulamak helal, geçmiş hataları tekrarlayanlar sırılsıklam aptaldır.
İşte Bursaspor ile Trabzonspor taraftarları arasında yaşanan, bu "rutubetli" ortamdır.
Yazık... Çok yazık.
Bir "mikrofon dudusu" çıkacak, Bursa’da "reytingi" yeniden icat etmek için bölücülükten dalacak, provokasyondan çıkacak ve tüm insanlığın İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra reddedip tiksindiği maskeyle iki şehri düşman yapacak.
"Trabzonlular, Bursa'da yerleşmiş, Bursa’ya düşman kalmış”!..
Neden?.. Bursa - Trabzon maçında rakibe ağır sözler söylediler diye...
"Sıkıyorsa bordo mavi ile Heykel’e gelsinler"miş...
Yüzünü gözünü tırmıklayacak Trabzonsporlular’ın her halde!
Resmen odun atıyor ocağa hanımefendi. Ne medyayı biliyor ne toplum psikolojisini. Ağzından çıkanı kulağı duymuyor.
Faşist diktatör Benito Mussolini’nin hayat ve ölüm arkadaşı Clara Petacci bile böyle ileri gitmedi 40’ların İtalya’sında...
Asıl mikrofondaki bu bayanı ciddiye alıp Heykel’in önünde kapışanlara yazık. Belli ki, insanlık istediği kadar gelişsin, "gaza gelme" saflığı her nesilde sıfırdan başlıyor. Yüz yıl sonra neden savaştıklarını bile unutmuş toplumları hatırlayın tarihte?
Durumdan vazife çıkarmayanlara gelelim.
Bursaspor ile Trabzonspor yavaş kaldı mesela...
Bursaspor TV’den özür dilemek, saçma... Hata kişisel. Bırakın özrü falan, siz dostluktan haber verin. Gözümüze sokun dostluğu. Duvarlara sıvayın, sokaklara yayın. Miting yapın, miting...
Sus pus Trabzonspor’a gelince “mağduriyetin” tadını çıkarmak mıydı yoksa maksadı?
Her ikisinin de anında harekete geçmeleri ve kin tohumlarını imha etmeleri gerekirdi ama ikisi de oralı olmadı.
Bu tip saçmalıkların, saçmalama eğilimi olanlara ne kadar çanak tuttuğunu yakın geçmişimizden öğrenmemiş olanlar varmış demek ki.
Mirastan mahrum kalanlar...