Kim demiş Türkiye’de gereksiz gözaltılar, abartılmış tutuklamalar olduğunu!.. Beşiktaş-Galatasaray maçında “sahadan toplanan adamlar” ifadelerini verip tıpış tıpış evlerine döndüler işte.
Büyük bir ihtimalle ekip otosuyla evlerine bırakılmışlardır!
Arkadaşlar sahaya girmemişler zaten. Arkadan itmişler.
Ayıp olmasa “tazminat” bile isterler kulüpten:
“Para veriyoruz maçı seyredemiyoruz. İtiyorlar sahaya düşüyoruz. Yöneticiler uyuyor mu” diye.
* * *
Haklılar.
Ya sahaya düşerken bir yerleri incinse?
Ya sahada bir hakemin burnu, bir futbolcunun gözü yumruklarına gelse?
Yahu, patır kütür malzeme yağıyor tribünlerden; sahaya düşmüş günahsızların bir yerine gelse, kimin boynuna vebali?
Hem o nedir öyle; düşen adamın üzerine çullanmalar falan! Tamam. “Korumak için”, ama biraz daha nazik olsun şu güvenlik güçleri lütfen.
Kimse de özür bile dilemedi adamlardan.
Küsüp de bir daha tribünlere gitmezlerse şaşırmayın.
* * *
Aslında ben “taraftar guruplarının” açıklamalarına pek itibar etmem. Adı üstünde, “taraf” onlar.
Meslek icabı her şeyi kendilerine yontacaklar.
Lakin Bursaspor taraftarlarının malum Beşiktaş-Galatasaray maçına ilişkin açıklamalarına sonuna kadar katılıyorum ve altına imzamı atıyorum.
En keskin taraftar bile birazcık vicdanı varsa “taraf” olmadığı konuda doğruyu söyleyebiliyor sonuçta.
* * *
Nedir Bursa’dan gelen ve İstanbul Medyası’nın pek itibar etmediği mesaj:
“Aynı şeyler burada olsaydı şimdi cezaevindeydik” diyor Bursaspor amigosu Selim Kurtulan.
“Benzeri işlere karışan arkadaşlarımız dört aydır içerde”.
İki kere doğru:
Hem öyle bir olayın failleri hapiste olmalı... Yasa var.
Hem de yasa İstanbul’da uygulanmıyor. Kurtulan’ın Allah’ı var.