Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Hani, “Futbolcular sahtekâr en büyük taraftar”dı.
Hani, Çarşı Dünya’ya karşı, Unifeb Kadıköy’ün pırlanta taşı, Genç Fenerbahçeliler futboldaki bulunmaz hint kumaşıydı?
Hani Ultraslan tek başına maç kazanırdı icabında?
Tribünlerimiz eşsizdi hani...12. adam futbolumuzun bile önüne geçmişti? Avrupa’nın en coşkulu, en kalabalık, en meraklı futbol takipçisiydi bizim insanlarımız?
Peki, niye İsviçre’de yoktu Türk hançeresi, Türk genci, Türk nefesi?
Neden Türk tribünlerini muhatap bile almadı UEFA?
Avrupa futbolunun patronu UEFA, 23 Şubat’ta İsviçre’nin Nyon kentinde bir organizasyon düzenledi. Avrupa Futbol Evi’ndeki toplantının amacını şöyle açıkladı:
“UEFA ile taraftar gurupları arasındaki ilişkileri geliştirmek”.
Tam 16 taraftar organizasyonunun lider kadrosu davet edildi İsviçre’ye... Aralarında bir tane bile Türk yoktu.
Slovakya, İsrail, Belçika, Danimarka, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, İskoçya ve İspanya’dan ulusal düzeydeki taraftar organizasyonlarının temsilcileri oradaydı, bizimkiler yerel kıraathanelerde...
UEFA Başkanı Michel Platini, Genel Sekreter David Taylor ve diğer UEFA yetkilileri taraftarlarla tanışıp tokalaşırken, fikir ve önerilerini dinlerken bizimkiler gelecek derbide nasıl pusu kuracaklarının planlarını yapıyordu belki de.
Elbette Türkler’in eksikliğini hissedenler ve sebebini merak edenler oldu.
Sordular.
Yanıt bizi anlatıyordu:
“UEFA her ülkede faaliyet gösteren taraftar gruplarının “ulusal düzeyde” bir araya gelmelerini desteklemektedir. Bu tip organizasyonlara birbirinden ayrı takımların taraftar organizasyonlarını davet etmek, uygulanabilir ve gerçekçi değildir”!
Nazikçe söylenmişti ama, “Siz önce birbirinize saygı duyun, birbirinizin elini tutun” diyordu UEFA’cılar...
Evet...
Taraftarın rakibi taraftardı bütün Dünya’da... Kavga bile ederlerdi. Daha bu hafta Fransa’nın iki devi Paris Saint Germain ile Marsilya taraftarları birbirine girmişti.
Ama bir üst basamakta kol kola girebiliyordu Fransız taraftarlar. Slovaklar, İsrailliler, Belçikalılar, hepsi... Bir tek bizdeydi “nefret”in mezara kadar olan cinsi.
Her milli maçtan önce Fatih Terim’in çıkıp futbolseverleri tribüne davet etmesi neden olabilirdi?
Futbolla yatıp futbolla kalkan, Milli Takımı başarılı bir ülkede işgüzarlık mıydı yoksa?
Hayır!..
Ulusal ölçekte kenetlenemeyecek kadar ayrışan ve cepheleşen taraftarlar “düşmanlık alışkanlıklarından” vazgeçemiyor ve düşmanlarıyla bir araya gelip Milli Takım’a arka çıkmaktan uzaklaşıyordu gittikçe.
Futbolun zevki, rakip taraftarlara duyulan nefretin sınırlarına hapsolmuştu.
Biz söylüyorduk kimse iplemiyordu.
Hatta bu ayrışmayı körükleyerek reyting ve tiraj alabileceğini düşünenler daha makbul oluyordu.
Ve gün geldi. İstanbul’da yediğimiz hurmalar İsviçre’de karnımızı ağrıttı işte.
UEFA’nın tokat gibi uygulaması, bu gidişin iflas ettiğini, en azından medeni dünyada yer alamayacağını anlattı 23 Şubat’ta İsviçre’nin Nyon kentinde.
Diyordu ki UEFA yetkilileri:
Türkiye’deki tüm futbolsevelerin temsil edildiği bir ulusal taraftar organizasyonunun bulunması durumunda, İsviçre’de gerçekleştirilen bu toplantıya davet edilmesi düşünülebilir ve bu davet konu ile ilgili olarak Türkiye Futbol Federasyonu’yla yapılacak görüşmelerin ardından yapılabilir.!
Daha ne diyecekler; “Adam olun” mu?
Yeter ki, Türk taraftarları bir araya gelebilerek “muhatap” statüsüne kavuşsun diyorlar!
Acı tabi...
Fenerbahçeli ile Galatarasaylının, Bursasporlu ile Beşiktaşlının kıyasıya rekabet yaşayıp ebediyen dost kalabilmesi gerektiğini UEFA’dan öğrenmek çok acı. Tüm tribünlerin ulusal düzeyde bir masaya temsilci göndermesini UEFA istiyor diye yapmak çok acı.
Lakin ağlamak için bile geç kalındı.
Şimdi...
Medeniyete dönüş zamanı.
Düşmanlıkları ve öncelikleri gözden geçirme, vidaları sıkıp ayarları yapma ve korozyona uğrayan harçları tekrar yapıştırma zamanı.
Federasyon, Kulüpler, tribündeki aklı başında bireyler ve medya, futbol üzerinden daha çok aşağılanmamıza engel olmalı.

Haberin Devamı

İngiltere örnek ülke
Çağdaş Güzer
UEFA’nın toplantısında İngiltere’yi Football Supporters Federation (Futbol Taraftarları Federasyonu), National Association of Disabled Supporters (Ulusal Engelli Taraftarlar Derneği) ve Supporters Direct (Doğrudan Taraftarlar) adlı kuruluşlar temsil etti. Birleşik Krallık hükümeti tarafından, tüm siyasi partilerin desteği ile kurulan Supporters Direct, yardım temin etmeyi amaçlayan bir kuruluş olarak görev yapıyor. Supporters Direct, yine hükümet tarafından oluşturulan bir fon tarafından finanse ediliyor.

Haberin Devamı

KISACA
Birleşik Krallık’taki 140 futbol kulübünün, üye sayısı 120 bini aşan, taraftar dernekleri yer alıyor.
Bu taraftar derneklerinin bugüne kadar futbola maddi katkıları, 20 milyon İngiliz Sterlini’ni aşıyor.
Dünyanın en eski profesyonel kulübü Notts County’nin(1862) de bulunduğu, 13 kulübün sahipliği taraftar derneklerine ait bulunuyor. Ayrıca 100 taraftar derneği, kendi kulüplerinde hisse sahibi.
İngiltere’deki ilk 5 lig ile İskoçya’daki ilk 4 ligde mücadele eden kulüplerin yaklaşık yüzde 70’inin taraftarları, dernek/vakıf oluşumuna gittiler.