Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

UEFA’dan yediğimiz ani darbenin sersemliği geçtikçe, “nedenleri” aramaya başladık doğal olarak.
Öyle ya... Ülke futbolumuzun en yetkilisi Federasyon’dan tutun UEFA’nın ikinci en yetkilisi Şenes Erzik’e kadar herkes “Bu iş bitti” kanısındaydı.
“Uluslararası ceza olmadan hallettik bu işi!”.
Peki ne oldu da, Fenerbahçe ve Beşiktaş’a Avrupa’dan dışlayan ağır cezalar hortladı?
Hüzünden daha ağır basıyor merak!
***
Ve beyinlerdeki gri hücreler fazla mesai yapıyor.
En tehlikeli komplo teorisi şu:
FIFA başkanlığına yeniden aday olan Başkan Sepp Blatter, 7 Mayıs’ta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşmede “Seçimde Platini’yi değil, beni destekleyin, sizin katkınızla Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Müslüman ülkeleri arkama alacağım” demiş.
Erdoğan da onaylamış.
Buraya kadar sıradan bir uluslararası ilişki...
Ancaaak...
***
Bu sıradan uluslararası ilişkiyi alıp UEFA’nın Fenerbahçe ve Beşiktaş ile yöneticilerine kestiği cezayı anlamlandırmak için kullanırsanız, zurnadan çıkan “zort” sesi ile kulaklarınız sağır olur!
Neden mi?
Durumu öğrenen ve seçimi kaybetmekten korkan FIFA başkanlığı adayı UEFA Başkanı Michel Platini, F.Bahçe ve Beşiktaş’la ilgili dosyalar için düğmeye basmış yani!
***
Yaptığıysa şayet...
Birinci şık buz gibi “eyyam”!..
Sayın Başbakan’ın “Kurumlarla kişileri ayırın” diyerek kulüpleri korumak istediği ortada olduğuna göre, Platini, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nın, Beşiktaş ve Fenerbahçe yöneticilerine “futboldan men” gibi bir ceza istediğini düşünüyor.
Ve gereğini yapıyor ki, Türkiye’nin oylarını da alabilsin!
Daha da beteri:
İkinci şık “şantaj”!..
“Madem ki benim rakibim Blatter’i destekleyeceksiniz, ben de Türkiye’yi yakayım da görün” diye şantaj yapıyor.
Geçin bunları.
***
Yahu, hangi başbakan ülkesinde bir yandan “çevrecilikten hükümet karşıtlığına” doğru evrilen gençlik olayları ile uğraşırken bir yandan da futbolun lokomotifi kulüplerinden ikisine bomba düşmesini, “milli moralin” futbol yüzünden de zedelenmesini ister?
İkinci şık için ise “Platini hafif çeker”...
Sayın Erdoğan’ı tanıyan herkes, bırakın şantajı, ortada bir zorlama zerresi bile olsa “üstüne üstüne” gideceğini bilir en azından.
“Zorlama” yapılacaksa, o yapar!
FIFA seçimleri Başbakan’ın elindeyse, Platini kaybetmiştir şu anda.
***
Bu komplo teorisi de boşa çıktı sonuçta...
Ama “neden/niçin“ arayışı bitmedi.
Bence UEFA geçmişte verdiği “maksadı aşacak kadar ağır cezaların” altında eziliyor şimdi.
Ama ardı arkası kesilmeyecek bizim teorilerin.
Çünkü, göstere göstere şike yapan önemli ülke takımlarına ceza veremezken nispeten daha az önemli ülke takımlarına insafsız davranan UEFA, ipin ucunu kaçırdı bir defa.
***
Ve Türkiye’de çok tartışmalı bir şike süreci yaşandı.
Suç yaygın, yakalanan az, zanlı komplo diyor, kamu vicdanı tatmin olamıyor.
Üstelik tam bitti derken, derken yeniden hortluyor.
Bu ortamda komplo teorisi olmaz da nerede olur?
Her komplo teorisi futbolumuza ve toplumsal yaşamımıza bir nifak daha sokmaktan başka bir işe yaramıyor ama insanların düşünce ve ifade özgürlüğü yanında solda sıfır.
Varsın olsun.
Pazartesiyi bekleyin, Fenerbahçe’nin basın toplantısını görün. Bir komplo teorisi de oradan çıkacak gibi geliyor bana.