Açık söyleyeyim; “Aziz Yıldırım bu işi çok iyi biliyor”!.. Sadece dikkat dağıtmanın, yönlendirmenin, hedef göstermenin, intikamın ve zamanlamanın ustası değil.
Fenerbahçelilerin “akort” ustası o... Futbolcular da dahil her Fenerbahçelinin!
Hangi teli ne kadar sıkarsa hangi nota çıkacak ve kimlerin kulağına kar suyu kaçacak, tel kimlerin boğazına dolanacak yemiş yutmuş...
Bitmedi...
Öyle bir zamanda UEFA ile el sıkıştı ki, şeytanın aklına gelmezdi. Bir camiayı diriltmenin bundan kestirme yolu olabilir mi?
***
UEFA Tahkimi’ne gitmeden önce, “Elbette aleyhimize çalışanlarla hesaplaşacağız. Ama İsviçre’de değil, burada” dediğinde, doğrusu “ne işe yarar” diye düşünmüştüm.
Ve “giderayak Galatasaray’ı huzursuz etmek için ortaya karışık bir tehdit” klasmanında değerlendirmiştim.
“Cezayı yedikten sonra kim dinlerdi Başkanı”!..
Sayın Yıldırım’ın “gözdağını” Ters Köşe’de yazdığım halde pek önemsenmediğine şahit olup meslektaşlarımın da aynı değerlendirmeyi yaptığını görmüştüm.
Söz konusu Aziz Yıldırım’sa, şampiyonluk sözü dışında her şeye inanmalıydık oysa.
***
İşte yine sözünün arkasında durdu(!) Aziz Yıldırım ve “Arıboğan’ı, Helvacı’yı, Köksal’ı” Fenerbahçelilerin önüne sürdü.
Şenes Erzik “ara süsü”!
Ne mi oldu?
Arada sırada rastladığım aklı başında dostum bile bana yolun karşısında seslendiyse ve “Yaktılar bizi Ercan Bey, hep Lutfi Arıboğan’ın yüzünden” dediyse... Anlayın.
Tuttu Aziz Bey’in yeni sürümü!
Şampiyonlar Ligi kura çekiminde “Fenerbahçe” adı yazan kağıt da bonusu oldu.
***
Artık sittin sene “UEFA talep etti, biz tarafsız şekilde görevimizi yaptık” diye dert anlatıp dursun Galatasaraylılar...
Sokakta, “Fenerbahçe’nin ceza almasında önemli bir rolleri var” rüzgârı dolaşıp duruyor.
“Ceza alanın hiç mi günahı yok” sorusuna bile fırsat kalmıyor.
Zaten bir süre sonra “kavganın neden çıktığı” da unutulacak, sadece “yumruklar” sayılacak!
***
Beyaz yakalıların plazalarda yaptığı bu bilek güreşi, sokakta deve güreşine dönermiş; “ne gam”!..
Alem buysa Sayın Yıldırım, piri.
Evet... Alem buysa!..
Acıdır ama gerçektir.
Yapılanlar doğru mudur eğri midir kamuoyu bilir. Benim demek istediğim, mevcut koşulların profesörüdür kendisi.
***
Kızgın, üzgün, bezgin Fenerbahçelilerin dertlerini unutturmak için daha güzel doping ne olabilirdi?
Bir kavga.
Bir müjde.
İkisini de yaptı.
Evet... Şimdilik sadece “kura”ya katılmak garanti.
Ama olsun.
CAS’dan olumsuz karar çıkana kadar Fenerbahçe Aziz Yıldırım’ın arkasındadır mecburen.
Karar olumlu çıkarsa... Olacakları tahmin bile edemem.