Federasyon Başkanı Mahmut Özgener’in başta “üç büyükler” olmak üzere, hırçın futbol kulüpleri ve aktörlerinin tümüne “gider” yapması, her ne kadar “günün icabı” olarak görünse de “mana ve ehemmiyeti” açısından “geleceğin inşasıdır”.
Çünkü, “kendi yarattığı denetim ve planlama mekanizmasını” çileden çıkartacak kadar kendinden geçmiş insanlar, ancak burada var ve yaptıklarından yarar sağlıyorlar maalesef.
En çok da futbolda...
“Bindiği dalı kesmek, altın yumurtlayan kazı çiğ çiğ yemek” teşebbüslerinin en sık tekrarlandığı coğrafya; burası.
Deliler ile fırsatçılar el ele vermişler cehennemde zebani nöbeti gerektirmeyen “Türklerin azap kazanına” çevirmişler futbolu!..
“Ayağından tut, içeri çek”.
* * *
Böyle bir ortamda akıllı laf edip de “kahraman” ilan edilenler, mahcup oluyorlardır; kesin...
Ama en çok kendi yarattığı denetim ve planlama mekanizması olan “Futbol Federasyonu” tarafından uyarılmak zorunda kalanlar utansın.
Kestirmeden yazalım:
Ya Türkiye’deki statlar ve koridorları en rezil hapishanelerin havalandırmalarına dönecekti, ya da “biri” çıkıp “kendinize gelin” diyecekti.
Ya futbol orman kanunu ile yönetilecekti, ya biri çıkıp kuralların altını çizecekti.
Ya bitecekti futbol, ya kendine gelecekti!
İşte o kadar çığırından çıkmak üzereydi mesele.
“Ben soyunma odası basarım”, “Ben alasını yaparım” aşamasını, bir vatandaş bile “Adamlar hakkını arıyor” diye yorumluyorsa Federasyon yok hükmündeydi, MHK suç örgütüydü, hakemler parasını verene infaz yapan tetikçilerdi. Gerisi “tufan”dı.
Görev Özgener’indi.
Futbol Federasyonu Başkanı sadece görevini yerine getirdi.
Kahraman şimdi.
Ne yazık ki, üç büyüğün seçtiği ve üç büyüklerin üçüne de “gider” yaptığı için kahraman.
Ve ucunda kendisinin de “gitme” ihtimali olmasına karşın, görevini yaptığı için kahraman.
Sadece görevini yapınca kahraman olan ne kadar çok insan varsa o kadar berbattır yaşanan... Futbol berbat edilmişti.
* * *
Şimdi ne olacak?
Beşiktaş Futbol Kulübü Başkanı sayın Yıldırım Demirören’den başlayarak uyaralım. Çünkü pazar günü kavgaya benzin dökmek üzere olduğu belli.
Sakın yapmasın.
İlk önce “ustalık” çağına gelmiş Demirören’i “çırak çıkarır” futbolu yakarak çıkar sağlamak. Sonra “üstad-ı azam” haline gelmiş Aziz Yıldırım’ı...
Sonra beş yüz yıllık geleneğin teslim edildiği Polat’ı...
Beğenirsiniz/beğenmezsiniz. Ama federasyon başkanının “Lütfen ağzımızı toplayalım”, “Lütfen sporla bitirimliği birbirine karıştırmayalım” söylemine karşı olamazsınız.
Hiçbir Fenerbahçeli, hiçbir Galatasaraylı, hiçbir Beşiktaşlı ve hiçbir futbol adamı karşı çıkamaz bunlara.
Aman ha!..
Ne kendinizi ne futbolumuzu yakmayın.
* * *
Yapılacak tek şey “Başkan Özgener haklıdır, lakin vergi indirimi için Ankara’ya gider gibi hep birden raya oturmak lazımdır” itirazı olabilir ki, tıpkı Özgener Başkan’ın söyledikleri gibi hepimiz imza atarız altına.