FIFA ve UEFA bizden ne istiyordu? Futbolu “kanun”la yönetilen ülke olmaktan vazgeçmemizi ve işi “siyaset karışmayacak” hale getirmemizi.
Çünkü, 207 ülkenin futbolu “Ana Statü”ye, Türkiye’ninki “Kanun”a tabiydi. Başka benzeri yoktu.
Hâlâ da öyle!
Nasıl düzeltilecekti bu?
Federasyon, kulüplerin ve futbol içindeki akil adamların fikirlerini de alarak bir “Ana Statü” hazırlayacak. TBMM’e gönderecek. Yasama, eski kanunu iptal edip bunu onaylayacaktı.
Ana Statü hazır... Genel Kurul’dan geçti de... Bir türlü Meclis’e gidemiyor.
* * *
Oysa Hasan Doğan’ın rahmetli olmasıyla, çok yakında yeni bir seçim söz konusu. Üç-dört hafta bir şey kalmış olmalı. Hazırlıklar yapılıyor. Sayın Mahmut Özgener, bayrağı devralmak için gün sayıyor.
Peki, bugüne kadar bizdeki “garabete” göz yuman, bir önceki seçime temsilcisini yollayıp “gururumuzu kırarak” son ikazını yapan FIFA/UEFA, “aynı tas aynı hamam” bir seçimi daha “hoş görür” mü?
Yoksa, “Ben sizi uyarmıştım” der ve bizi tüm dünyaya rezil mi eder?
Neden olmasın.
Hatta, olacaktır mutlaka. Yazın bunu bir kenara!
Çünkü Türkiye’yi “jurnallemek” için değil ama “Ana Statü” Meclis’ten geçmeden yapılacak seçimin, “siyasi oyun” olduğunu düşünenler ve muhtemel skandaldan çekinenler mutlaka uyaracaktır Avrupa’yı.
Şu sıralar, metni yazıyorlar.
* * *
“Ana Statü” yürürlüğe konmadan yapılacak yeni bir seçimin ne kadar vahim sonuçlar doğuracağını, benim gibi “elektrik idaresi’nin yerini bilmeyen” bir vatandaş biliyor da çatısı altında Türkiye’nin en büyük uluslararası hukukçularından, üstün yetenekli profesyonellerine kadar binlerce zekayı barındıran futbol bilmiyor mu?
Daha neler?..
Peki neden bu atalet?
Çünkü yürürlükteki Kanun, futbola siyasetin müdahalesini kolaylaştırmış, tıkır tıkır çalışmış. Şimdi, siyasi rüzgârları belirsiz Türkiye’de son anda bir sakatlık çıkmasından çekiniliyor.
* * *
Haksız da sayılmazlar!
Bakın Ana Statü’ye.
Bir kere, eski başkanlar Hasan Polat, Faik Gökay, Güngör Sayarı, Cemalettin Saltık, Doğan Andaç, Yılmaz Tokatlı, Kemal Ulusu, Erdoğan Ünder, Erdenay Oflas, Ali Uras, Halim Çorbalı, Şenes Erzik, Abdullah Kiğılı, Haluk Ulusoy, Levent Bıçakcı oy verecek. Hangi siyasi güç etkileyebilir bu oyları?
Sonra, Türkiye Amatör Futbol Konfederasyonu kontenjanı 4’den 10’a çıkıyor ki, tamamının Haluk Ulusoy’un kontrolünde olduğu söyleniyor.
Ve Üçüncü Lig kulüp başkanları. Ana Statü meclisten geçerse hepsi sandığa gelecek.
Taban birlikleri de beş katı oy sahibi.
Artık Süper Lig’in Kulüpler Birliği, oturup başkan seçemeyecek!
* * *
Seçime üç-dört hafta kalmışken ne var bunda çekinecek?..
Var... Güçlü ve dar bir grubu kontrol etmekle, futbolun içindeki herkesin rızasını almak aynı şey değil.
Statü Meclis’te onaylanırsa aday maday da çıkar Allah korusun!
Aday demek, seçilemese bile sisteme eleştiri getirecek...
Hiç zamanı değil!
Futbolun bir numaralı problemi Ana Statü TBMM kapısında beklerken, büyük kulüplerin derdi “Askerlik düzenlemesi, sigorta indirimi, vergi kıyağı” yasalarının üç günde geçmesi bu yüzden.
Al gülüm - ver gülüm.
Seçim kapıda, uluslararası bir skandal gümbür gümbür geliyor. Hazır olun!