Cezaevinde sünnet olmuş, cezaevinde büyümüş Urfalı kulağıkesik (Adı bende saklıdır), Beyoğlu’ndaki son vukuatından sonra geleneksel Bayrampaşa nöbetlerinden birini daha idrak ediyor...
Mapustan çıkmasına üç yıl, yeniden dönmesine 37 ay var. O da biliyor yaşamının hapishanelerde geçeceğini... Biliyor ve tahliyesinde yatağını bile toplayıp götürmüyor.
Ama bu sefer delip geçiyor günler.
Hapishane müdürü müstebit biri. Üstelik para yok, ziyaretçi yok, üstte yok başta yok.
Koğuş arkadaşları bakmış ki, Urfalı eriyor... Fena halde yolsuz... Çok umutsuz; “Bari çay ocağına geç” diyorlar... “Hiç olmazsa üç-beş yolunu bulursun”.
Öneriyi sonuna kadar dinlemiyor bile Urfalı... Kestirip atıyor:
“Vaktim yok!”..
Valla benim de vaktim yok spor yazmaya!
Doğup büyüdüğüm ve öleceğim bu tuhaf hapishanede, o kadar anlamsız o kadar absürd geliyor ki bazen spor...
İki lokma ekmeği bile umursamayan Urfalı’ya dönüyorum.
Oy veririm, vermem... Orada bir köy var ya, hani “bizim” olan; kiralık helikopteri işte onlardan biri yakınında düşen bir parti liderinin yaşayıp yaşamadığını öğrenebilmek için 27 saattir bekliyorum.
Seçime üç gün kala... Eksi 15 derece soğukta. Yaralılar kurtlara yem olmak üzereyken nasıl “Amansız” olabilirim ben?
Daha ne kadar beklerim bilemem.
Yazıcıoğlu’nun sıhhati kadar merak ediyorum, gerçekten iddia ettiğimiz kadar gelişmiş bir ülke miyiz diye.
Nedir gelişmişlik?..
İnsanına sahip çıkmak. Saygı duymak. Hukuka uygun davranmak.
Hukuk mu?
Uğur Dündar gibi fethedilememiş “şeref kalesi”ne belden aşağı atılan gülleleri dehşetle izliyorum.
Sayın Dündar’ın mücadele etmek için bize ihtiyacı olmaz ama yanıp tutuşuyorum derdine ortak olduğumu bilmesi için.
O, saygıdeğer eşini, evlatlarını, şerefini korumak için haykırıyor... Ben nereye gittiğimizi düşünüyorum.
Bu hapishanede insan haklarını falan da unutmak lazım galiba.
Sonra okumam gereken iddianameler var.
Vaktim kalmıyor spora.
Zaten son milli maç reklamlar üzerinden oynanıyor ve hep Fatih Terim’in talebeleri kazanıyor. Hem, sayın Yargıtay Başkanımız bile Milli Takım’ın motivasyon eksikliğini çok iyi bilip, açıklama yapıyor.
Bana ihtiyaç yok.
Olsa da vaktim yok.
Tahliye olursam, daha da dönmem buraya.