Mehmet Demirtaş

Mehmet Demirtaş

mehmet.demirtas@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Düşme potasından kurtulamayan Altay, deplasmanda Adana Demirspor’la karşılaştığı mücadeleden 3-1 yenik ayrılmanın üzüntüsünü yaşadı. 29 puanda kalan siyah beyazlılar, son 6 maça girilirken ligde kalmayı mucizelere bıraktı.

Altay, 18 yıl sonra çıktığı Süper denen ligde hafta içi Başkan Özgür Ekmekçioğlu’nun istifasının gölgesinde gitti Adana Demirspor deplasmanına. Rakibi de kendisi gibi bu sezon çıkmıştı lige ancak onlar ilk yıllarında bırakın küme düşme korkusunu Avrupa hayalleri kuruyorlar. Adana Demirspor, Avrupa’yı istiyor. Süper Lig’in bitimine 6 hafta kaldı. Şimşekler, Şampiyonlar Ligi ön elemesi için 6, UEFA Konferans Ligi elemesi için 10 puan uzaklıkta. Karşılaşmaya Adana Demirspor hızlı giriş yaptı. Bunun meyvesini de arka arkaya bulduğu gollerle aldı. Adana Demirspor maçın ilk yarısında adeta Altay’a göz açtırmadı.
Ev sahibi ekip karşılaşmanın 33. dakikasında Belhanda’nın şık golüyle 1-0 öne geçti. Bu golden sadece 3 dakika sonra kullanılan serbest vuruşta Tayyip kafa vuruşuyla topu kaleye gönderdi. Direkten dönen top bir diğer stoper Samet’in önünde kaldı ve rahat pozisyonda top filelere gitti ve durumu 2-0’a taşıdılar.
Siyah beyazlılar arka arkaya kalesinde gördüğü iki gol sonrası adeta soğuk duş etkisi yaşadı. Maçın ikinci yarısı Altay’da kıpırdanma gözlerden kaçmadı.
Adana Demirspor için çok farklı bir yarı oldu. Takım oyunundan uzaklaştılar ve bloklar arasındaki mesafe açıldı. Yerinde değişikliklerle sahaya ağırlığını koyan Altay, istediği golü Naderi ile buldu ve umutlandı. Ancak maçın 87. dakikasında İbrahim Öztürk’ün Stambouli’ye yaptığı faul sonrası Arda Kardeşler’in verdiği penaltıda Balotelli topu filelere gönderip maçını skorunu 3-1 olarak belirledi.
Evinde kazanan Adana Demirspor’un puanı 52’ye yükselirken Altay, yenilgi serisini 3 maça çıkartarak 29 puanda kaldı.
Kahreden bir sezon yaşıyoruz. 18 yıl bekle, ardından büyük umutlarla Süper Lig’e çık ve çıktığın ilk yıl geri düş. Onca borç ve transfer yasağı da cabası. Tribünlerde hüzün var sadece. Sonuç olarak son haftalarda İzmir kulüpleri hiç de hak etmedikleri, tabiri yerindeyse düşmanlıklarla karşı karşıya kalıyor.
Rakip tribünlerden yükselen ‘kümeye’ nidaları içimizi acıtıyor. Yıllardır, “İzmir’in İzmirlilerden başka düşmanı yok” diye yazdım. Ama özellikle bu sezon hepimiz gördük ki sadece biz birbirimizin düşmanı değilmişiz. İzmirli olarak hepimizin çıkaracağı büyük dersler var bu sezondan.
Düşmek kaçınılmaz bir son. Ama; kimse vazgeçmemeli. Bazıları anlamasa da bu sevgi öyle bir şey ki; bir kıvılcım ile bu şehir ayağa kalkabilir.Güneş açabilir yeniden. Yeter ki; vazgeçmeyelim. Altay sevgisinden, İzmir sevgisinden taviz vermeyelim. Bir gün gelir, yeniden ayağa kalkarız. Pes etmeyelim...
Sonuç olarak tüm yaşananlara baktığımızda koskoca çınarlar mum gibi eriyor. En acısı da bizler mum gibi erirken koskoca şehirde sadece izlemekle yetiniyoruz. Göztepe ve Altay el ele 1. Lig’e doğru emin adımlarla gidiyorlar. Süper Lig’de yine İzmir yok.