Dün akşam oynanan... Azarenka- Williams maçı için erken final dediler. Final öncesi final yorum yaptılar. Belli ki; Sinan Erdem Salonu’na gelenler bu anı kaçırmamak için geldi.
Gelmeyenler, bu filmin tekrarı var; pazar günü onu izleriz diye düşündü, gelmedi.
Çünkü...
Yenen veya yenilen fark etmiyor. İkisi de finalde buluşabilir..
Hatta tenis otoritelerine göre buluşacak.
* * *
Maça geçmeden önce ben tenis otoriteleri gibi düşünmüyorum. Sharapova -Radwanska maçını izlediniz mi?
Hani gece 23’te başlayan gece 2.13’te biten maçı...
Felaket bi şeydi.
Radwanska adeta duvar oldu. Her topu döndürdü. Rakibini son vuruşa tahrik etmek için oynadı. Başardı da; Sharapova tahrik oldu. Vurdukça vurdu.
Çok zorlandı, ama ‘Winnner’dan vazgeçmedi.
Bence; tenis budur dedirtti.
Şöyle ki;.
Tenis, filenin ötesine top atma sanatı değildir. Sharapova’yı tutma nedenim, bu felsefeyi yenilene kadar sürdürmesidir..
* * *
Dönelim dünkü maça...
Belli ki bir gece önce üç saat on dakika süren maçta Kerber, dünyanın bir numarası Azarenka’yı çok yormuş.
Zaten S. Williams takıntılı... Sakatlık nedeniyle kaybettiği unvanını geri alacak. Azarenka’yı yorgun yakalayınca vurdu Allah Allah vurdu.
Döver gibi oynadı.
* * *
Çekişmeli, zevkli bi maç mıydı derseniz?
Radwanska- Sharapova maçı yanında...
Hele hele..
Azarenka-Kerber maçı yanında solda sıfır derim. Bunca oyunu izledikten sonra yarı finaller sürprizlerle dolu derim.
Sharapova fırtınasını bekleyin!..