Önceki gün Galatasaray Başkanı Burak Elmas’ın sohbet toplantısına katıldım. Ne yalan söyleyeyim kendisinden çok etkilendim. Dobra dobra, açıklayabildiği kadar her şeyi söyledi. Türk futbolunun, Galatasaray’ın bugünkü fotoğrafını tek tek anlattı...
Dışarıdan görüldüğü gibi öyle sakin, hesap sormayan bir başkan değil kendisi. Kesinlikle bütün olumsuzluklara sebep olanlarla konuşup, tartışıyor. Sorunların çözülmesi için de çaba sarf ediyor. Sarı-kırmızılı kulübün 14 maçta 14 puan kaybetmesini sordum. Başkan da “Biz bu puanların hepsini hakemler yüzünden kaybetmedik. Yeni bir takımız, hoca ile bunu konuşuyoruz. Bu haftadan itibaren farklı bir Galatasaray seyredeceksiniz” diye cevap verdi.
Maddi sıkıntılardan, devre arasında yapılacak transferlere, her konuda doğruları söyleyerek bizi rahatlattı. Ben bu kadarını beklemiyordum. Futbolcu satmadan büyük transfer yapılmasının imkansız olduğunu, Marsilya maçındaki pozitif oyunu ve futbolcuların bütünleşmesini her karşılaşmada görmek istediğini vurguladı. Benim o toplantıdan çıkardığım, şu an Galatasaray’ın Süper Lig’de oynadığı futboldan, taraftarın üzülmesinden en çok rahatsız olan kişi Başkan Burak Elmas’tır.
Hakikaten benim de aklım almıyor. Galatasaray’ın kadro bütünlüğü hiçbir takımda yok. Evet, formsuz isimler var, bunu kabul ediyorum. Ama her şeye rağmen iyi futbol oynayıp taraftarın küstürülmemesi gerekir. Fenerbahçe derbisinde 52 bin, Marsilya maçında 44 bin taraftar tribünleri doldurdu. Bu takım Malatya karşısındaki futbolu ortaya koymaya devam ederse böyle ateşli seyirci tribünlere gelmez.
Fatih Terim çok tecrübeli bir hoca. Türk futboluna da çok büyük oyuncular kazandırmıştır. Şu an iyi olmasalar da ben hocanın, Emre’yi, Alpaslan’ı, Oğulcan’ı, Aytaç’ı yine Galatasaray’a katkı yapacak seviyeye getireceğini düşünüyorum. Bu futbolcuları sarı-kırmızılı kulübe gelirken birçok takım istedi. Aldıkları paranın iki katını teklif eden kulüpler de oldu. Ama bu isimlerin hepsi Galatasaray’ı tercih ettiler.
Ben, Fatih Terim’in de elinin tersiyle bu değerleri bir kenara iteceğini düşünmüyorum. Bu hafta Altay maçında Başkan Elmas’ın dediği gibi herkes farklı bir Galatasaray görmek isteyecek. Hayırlısı olsun. Futbolcuların sadece Avrupa Ligi’ndeki başarının 30 milyon taraftarı tatmin etmeyeceğini bilmeleri gerekir.
Mustafa ağabey canımızı acıttı
Allah rahmet eylesin. Galatasaray’ın eski başkanı Mustafa Cengiz’i ne kadar çok seven varmış. Bütün Türkiye kendisi için gözyaşı döktü. Son vazifemi yapmak için ben de oradaydım. Öyle bir hava vardı ki; şiddetli rüzgâr ve yağmur herkesi etkiledi. Buna rağmen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Mustafa Cengiz’i sevenlerin hepsi oradaydı.
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’u yürürken gördüm tek başına. İnanın sırılsıklam olmuştu, zor tanıdım. Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, Galatasaray Başkanı Burak Elmas, hatta Rize’den Hamza Hamzaoğlu bile gelmişti. Hepsinden Allah razı olsun. En önemlisi cenaze namazı kılınırken Cumhurbaşkanımızın, “Mustafa ağabey” diye hitap etmesi bizleri çok duygulandırdı. Ne mutlu ki ailesine böyle sevilen bir kişiye sahip oldukları için.
İsterdim ki Galatasaray camiasındaki bazı kişiler son günlerinde Mustafa Cengiz’e huzurunu bozacağına, moral verseydiler. Onlar da herhalde kendi içlerinde dışarıya vuramasalar da vicdan azabı çekiyorlardır. Ama üstüne basa basa söylüyorum, bu insanlarla bir daha hayatım boyunca benim yolum hiçbir yerde kesişmeyecek.
Yarım asırlık hizmetin karşılığı
Mustafa Denizli hayatımda çok ayrı yeri olan bir insandır. İnanın İzmir’deki stada adının verilmesini anasının ak sütü gibi hak etti. Sağolsun devlet büyüklerimiz, bunu göz ardı etmediler. Mustafa hocaya Türkiye’deki bütün herkes saygı, sevgi gösteriyor. O da duruşuyla bunları fazlasıyla hak ediyor. Kendi adıma çok mutlu oldum. Devletimiz hocaya yakışanı yaptı.
