Osman Şenher

Osman Şenher

osenher@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Galatasaraylı futbolcular oynadıkları her maçı kazanmak istiyorlar. Bunun için de panik yapıyorlar, hırs yapıyorlar, bu da top alışverişlerini kötü anlamda etkiliyor.
Dün akşam ilk yarı tek taraflı bir maç oldu. Gedson Fernandes’in 8 .dakikada o mucize vuruşundan gol olmasa Rizespor’un tek atağı yok diyebiliriz. Galatasaray zorluyor, en çabuk yoldan kaleye gidiyor, onlar da son vuruşlarında, gol pozisyonlarında etkisiz kalıyor. Futbolcular hani derler ya ölümüne mücadele, müthiş bir karakter ortaya koyuyorlar, hepsi savaşıyor. Ama futbolda bazı şeyler var olmayınca olmuyor.
İlk yarının sonunda Van Aanholt’un harika vuruşu skoru eşitledi. Bu da sarı-kırmızılı takım için moral oldu. İkinci yarı yine maçı daha çok kazanmak isteyen takım ev sahibi ekipti. Ancak golü yiyen taraf da onlar oldu. Boyd’un harika vuruşuna kaleci Pena bir şey yapamadı.
Torrent’in değişiklikleri, bilhassa Gomis’in oyuna girişi hücum anlamında geçen hafta Göztepe karşısında olduğu gibi sarı-kırmızılıları gol yollarında rahatlattı.
Sonuçta kalecinin, Bafetimbi Gomis’e yaptığı penaltıydı. Fakat Fransız forvetin bu vuruşunu Tarık kurtardı. Daha sonra Tarık, Kerem’e kontrolsüz girişiyle penaltıya sebebiyet verdi. Bu sefer Babel affetmedi. Cim-Bom’un kazanma hırsı daha da arttı. Takım olarak defans, orta saha, forvet bütünleşti. Galip gelmek için her şeyi yaptılar. Sonunda son sözü Gomis söyledi. Dördüncü golü atarak takımın üzerindeki kara bulutları dağıttı.
Bu maçı kazanmayı taraftar çok istedi. Futbolcular çok istedi. Rizespor da çok direndi. Ama ne olursa olsun, Galatasaray daha kaliteli takım. Sarı-kırmızılı taraftarlar takımlarını müthiş destekledi. Bir yerde hata yaptılar, o da sahaya su şişesi attılar. Bundan sonra İstanbul’da oynanacak maç Beşiktaş ile… Muhtemelen o tribünler ceza alacak. Karadeniz ekibi ise Bülent Korkmaz ile daha iyi futbol oynamaya başlamış.