21.04.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:
Deniz Harp Okulu'nu bitirdikten sonra dört yıl SAS (Sualtı Savunma) komandosu olarak görev yapan ve bu sürede Kardak krizi, Avrasya Feribotu baskını gibi olaylarda yer alan Yangın, daha sonra "tenis hocalığı" gibi risksiz bir işle uğraştığı dönemde sıkılınca kendisini "piste" vurmuş:"Deniz Kuvvetleri'nde tenis şampiyonluklarım vardı. Ben de hocalık yapmaya başladım. Ancak bu işte en büyük risk topun kafama çarpmasıydı. Sıradan bir hayat bana göre değil. Adrenalinsiz yaşayamıyorum" diyen Yangın, yaşantısına tekrar heyecan katmak için motosiklet almış:"Babam öğretmendi. Balıkesir Kepsut'ta kazaya hep motorla gidip gelirdik. Derken iyi bir motorla piste çıkmaya karar verdim. İlk antrenmanı Süleyman Memnun ile yapıyorum. Virajlarda yatıp kalkıyoruz. Bir anlık dikkatsizlik sonucu 160 km. ile duvara çarptım. Kolum, bacağım kırıldı, omzuma platin takıldı"...SAS komandoluğu sırasındaki boğulma tehlikesi dışında ikinci kez ölümle burun buruna gelen Yangın, motosikleti bırakmış ama pisti asla:"İyileşmem zaman aldı. 2004'te Siena Cup ile piste döndüm. Yarışlarda deli lakabım vardı. Zaten askerken de bize psikopat derlerdi. Örneğin ben yarışta heyecanlanmam. Keşke biri nabzımı ölçebilse. Ancak ben böyle deyince psikopat oluyorum". O'nu kısaca "heyecan bağımlısı" diye tanımlayabilirsiniz. Hayatı boyunca hep "sıradışı" ve "sırabaşı" olmayı kafasına koyan Hakan Yangın, tehlikenin sınırlarında gezindiği yaşamındaki adrenalin tutkusunu artık, Seat Cup pilotu olarak çıktığı pistlerde gideriyor. "Geçen yıl tüm Seat Cup yarışlarını izledim. Kupa organizasyonlarının en mükemmeli kesinlikle Seat Cup. Ben de içinde olmak istedim. İzmir'deki ilk yarışta 15. başlayıp, 10. bitirdim. Fena bir derece sayılmaz. Ancak ne kadar kabiliyetli olsanız da burada yaptığınız kilometre yani tecrübe çok önemli. Kartingden gelen biri sizi geçebiliyor. Asıl amacım İzmir ve daha sonra İzmit'teki toplam üç yarışta mümkün olduğu kadar puan toplayıp, herkese yabancı olan Formula 1 pistindeki son dört yarışta gerçek performansımı göstermek. Ne kadar çılgınsın, ne kadar iyisin, işte orada ortaya çıkacak. Bu sezon için ilk beşte yer alıp, gelecek sezon da şampiyonluk için yarışmak istiyorum". Hakan Yangın, şampiyonluk hedefi için de çalışmaya başlamış bile: "Kendime bir Leon Cupra R aldım. Yarış arabasının modelinde, yapı olarak aynı. Son üç aydır bu aracı kullanıyorum. Otomotik araç bile kullanmıyorum. Birkaç Seat Cup pilotunda yarış aracının aynısı var. Ben de gelecek yıl için biraz para harcayıp bu yatırımı yapacağım". Seat Cup mükemmel Hakan Yangın, birlikte yaşadığı sanatçı İpek Tuzcuoğlu'nun heyecan konusunda pek kendisine benzemediğini söylüyor: "İpek adrenalini sıfır yaşamak isteyen biri. Düşerim diye bisiklete bile binmez. O yüzden benim motorsporlarıyla ilgilenmemi hiç istemiyor ve çok heyecanlanıyor. Ama ben istediğim için destek oluyor. Her zaman yanımda, beni motive ediyor. 'Polo Cup'a girsene' dedim, 'Ben herkese geç derim en sona kalırım' dedi. Yani hırslı bir yapısı yok. Kendisine kötülük yapanlara bile fazla tepki vermez. 'İpek'te adrenalin sıfır'