Uğur Dündar

Uğur Dündar

Tüm Yazıları

Çağlayan’da mahkeme Başkanı Ekinci ve üyelerin yemekte özel bir konukları vardı; yargıladıkları İlhan Ekşioğlu’nun yeğeni down sendromlu 18 yaşındaki Murat. Elleriyle yemek yedirdikleri, özenle ağırladıkları Murat’ın da yer aldığı o fotoğraf hafızamdan hiç silinmeyecek

Çağlayan’daki şike davasını yakından izliyorsunuz. Gözlemleriniz nelerdir?

* Evet 16. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki bazı duruşmaları izliyorum. Özellikle Başkan Mehmet Ekinci ve üye hakimler; Bülent Kınay ve Hikmet Şen’in, sanıklar, tanıklar ve avukatlarla diyaloglarını dikkatle takip ediyorum. Örneğin son duruşma hararetli tartışmalara ve gergin tavırlara sahne olurken, çoğu kez esprili çıkışlarına tanık olduğumuz Başkan Ekinci, otoriter bir yaklaşım sergiledi ve salonu sakinleştirdi. Ayrıca bazı tanıkların yorum niteliğindeki açıklamalarını delil olarak kabul etmemesi ve bunları dikkate almayacaklarını söylemesi de önemliydi.
Ancak ben o duruşma günü gözlerden kaçan çok çarpıcı ve çok insani bir olayın tek tanığıydım. Duruşmalara yemek arası verildiğinde mahkeme heyeti, Başkan Ekinci’nin odasına geçti. Odadaki yemeğin özel bir konuğu vardı: Down sendromlu 18 yaşındaki Murat... Konuk için dışarıdan yemek getirtildi. Başkan ve üyelerin elleriyle yemek yedirerek ikramda bulundukları, özenle ağırladıkları Murat, hiçbirinin yakını değildi. Peki kimin yakınıydı Murat? Tutuklu yargılanan Fenerbahçeli yönetici İlhan Ekşioğlu’nun... Onun öz be öz yeğeniydi. Mahkeme heyetiyle tanışmak istemiş, Başkan ve üyeler de onu yemeğe davet etmişlerdi.
Yargı kararını verecek ve hepimiz saygıyla karşılayacağız. Ama o mahkeme salonu duvarlarının arkasındaki yemeğin fotoğrafı hafızamdan hiç silinmeyecek. Bana “İşte insanlık bu” dedirten sevgi ve şefkat dolu atmosfer kalbimdeki canlılığını hep koruyacak.

Fenerbahçe’nin Galatasaray ve Beşiktaş derbilerini futbol şansının da yardımıyla kazanması geçmişte örnekleri görülen mucizevi bir şampiyonluğun habercisi olabilir mi?

* Fenerbahçe için bu sezon, geçmişteki hiçbir dönemle karşılaştırılamaz. Kulüp tarihinin en zorlu, en sıkıntılı sezonu yaşanıyor. Futbolcuların kafası çok karışık. Puan kayıplarının çoğu, saha dışı gelişmelerden etkilenen oyuncuların konsantrasyon eksikliğinden kaynaklandı. Ancak yönetici Ali Yıldırım”ın büyük gayreti, Teknik Direktör Aykut Kocaman’ın dik, yürekli ve lider duruşu, kaptan Alex ve kaleci Volkan gibi takım önderlerinin, özverili ve örnek davranışlar sergilemeleri, tüm oyuncuların Aykut Hocanın çevresinde kenetlemesini sağladı. Böylece son dönemdeki galibiyetler de peş peşe geldi. Bu arada Baroni ve Mehmet Topuz gibi oyuncular, öylesine motive oldular ki, adeta küllerinden yeniden doğdular. Ne ilginçtir ki başkanı ve bazı yöneticileri cezaevinde bulunan Fenerbahçe, tarihinin en sıkıntılı dönemini yaşamasına rağmen, sporun tüm dallarında en başarılı sezonlardan birini taraftarına armağan ediyor. Yekvücut olan, yaşananları dikkatle izleyen ve artık bütün mucizelerin gerçekleşebileceğine inanan camiada da, şampiyonluk beklentileri büyüyor.

Aykut Kocaman”ın Beşiktaş derbisinden sonra Trabzonspor-Galatasaray maçına gönderme yapan açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

* Fenerbahçe’ye öylesine göndermeler, hatta öylesine yargısız infazlar yapıldı ki, “futbolun beyefendisi” Aykut Hoca bile, isyan etme noktasına geldi. Ama hakikat gecikerek de olsa, bir kez daha hedefine ulaştı. Etik Kurulun raporu “Geçen sezon oynadığımız maçlar tarafsız bir heyet tarafından dikkatle izlensin. Bu heyet futbolun doğal akışına ters düşen, şike kuşkusu yaratabilecek en ufak bir olgu tespit ederse, mesleğimi bırakacağım” diyen Aykut Kocaman’ı haklı çıkardı. Kariyerini riske eden, yarışmaya rakiplerine oranla büyük kayıplarla başlayan, buna rağmen “mucizevi” başarılar yakalayan Aykut Kocaman, şimdi kimseyi suçlamadan kamuoyunu uyarma ve yorum yapma hakkına, Fenerbahçe”yi infaz edenler kadar sahiptir diye düşünüyorum.

Haberin Devamı

TENCERE DİBİN KARA...

Şike ve teşvik primine verilen cezaları düzenleyen 58. maddede yapılan değişikliği nasıl yorumluyorsunuz?


* Futbol Federasyonu aldığı kararla kamuoyuna şu mesajı verdi: ”Şike konusunda kimse sütten çıkmış ak kaşık değildir! Tencere dibin kara, seninki benden kara misali, “Biz tertemiziz, sadece onlar kirli!” rolü de oynanmasın!” Aksi takdirde 16 takım Disiplin Kurulu’na sevk edilebilir miydi? Anladığım kadarıyla Federasyon 58. maddeyi, yaptırımlar açısından uygulanabilir kılmak, böylece Türk futbolunu içine girdiği kaotik atmosferden çekip çıkarmak istiyor. Federasyon, bu yapılmadığı takdirde kulüplerin batma noktasına geleceğini, futbolun dipsiz kuyuya sürükleneceğini görüyor. Ancak bu kritik süreçten sağlıklı bir şekilde çıkılabilmesi için, bundan böyle hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı güvencesinin de verilmesi gerekir.

Haberin Devamı

En iyisi Selçuk

Selçuk İnan geride kalan lig maçlarında 13 gol ve 14 asist üretti. Galatasaray’ın başarısında başaktör olan Selçuk’un müthiş performansını neye bağlıyorsunuz?


* Her zaman söylüyorum Selçuk İnan, Türkiye’nin en iyi futbolcusu. Öyküsünü bilenler için giderek yıldızlaşması, hiç de sürpriz değil. Allah vergisi yeteneğini çok çalışarak geliştiren, kişiliğiyle de tanıyanlarda sevgi ve saygı yaratan Selçuk İnan‘ın tek eleştirdiğim yanı, zaman zaman sertleşmesi ve gereksiz sarı kartlar görmesi. Pırıltılı zekasının kumandasındaki o usta ayaklar, kart yönünden de tertemiz bir sicile sahip olmalı. Ancak onun yıldızlaşmasındaki en büyük payın, Trabzonspor’un değerli hocası Şenol Güneş’e ait olduğunu düşünüyorum.