Şubat 2011
Trabzon’da kat edilen aşamayı görmezden gelmek mümkün değil, 2010’daki sonuçlara da zaten bu gelişimin izleri yansıdı. Ama kabul etmeliyiz ki, sezon ortası göreve gelmiş Şenol Hoca’ya “İlk olarak hangi 5 takımla oynamak istersin” diye sorsanız, o da puan durumunun dibindeki beşliyi (Denizli, A.Gücü, Sivas, Diyarbakır ve Manisa’yı) seçerdi. Fenerbahçe’yle karşılaşıldığında da Şenol Hoca’nın görevde çok yeni olduğu göz önüne alınırsa, “Güneş açmış Trabzon” un ligdeki ilk ciddi sınavıydı Bursa...
Trabzon’un bu ilk ciddi sınavını (sonuçtan bağımsız olarak) fena geçirmediğini düşünüyorum; çünkü iki sezonluk Sağlam’ın oturmuş takımına karşı iki aylık Güneş’in muhakkak dezavantajları olacaktı. Top ayaklarındayken Barcelona’dan pasajlar sergileyen Trabzon’un top rakibe geçtiğinde Valladolid’e dönüşmemesini sağlamak, bugünden yarına çözülecek bir iş değil. Ozan İpek’in hızlı hücumunda da yaşanan (Cale ve Onur’un çaresizliği) bu problemin küçük bir örneğiydi sadece...
Sağlam’ın elinde Volkan Şen ve Sercan olsaydı dünkü oyun planını kullanacağını sanmıyorum, muhakkak ki rakibin topu kaptırdığında vereceği açıkları hızlı ikilisiyle daha farklı değerlendirirdi. Ama yer uçakları sahada olmayınca Sağlam planını hava hakimiyetine göre yapmış. Topu ilk 70 dakika boyunca bolca ileriye şişirdiler, Türkiye’den ayrıldıktan sonra “enine boyuna büyümüş” Iglesias da bolca indirdi topları. Gol de böyle bir alışkanlıktan geldi galiba.
Ben mutluyum
Bursa’nın bu tarz büyük maçlarda ilk golü bulunca ikiyi aramayı düşünmesi gerek; zira 31 yaş ortalamalı geri altılısı (Ivankov+geri dörtlü+Hüseyin) hem tecrübeli, hem de blok halinde uyumlu çalışıyorlar. Ama Sağlam, kupa yarı finaline benzer bir şekilde yitirdi 2 puanı... Trabzon’un da maçtan çok imza töreni yapmış sürpriz “B planı” Burak etkili olunca, son 20 dakika gayet baskılı oynadılar Bursa’da...
İki takım da sanırım mutsuz, ama ben mutluyum... Ülke futbolu adına umut veren bir maçtı, çünkü bu iki takımı aynı hocalar ve bir-iki takviyeyle 2011 Şubat’ta düşündüğümde çok farklı gözüküyorlar bana...