‘Her kadın kendi evinin CEO’sudur’

Ayşe Kucuroğlu ile ‘Gliss ile Desteğin Yeter, Hayallere Güç Ver’ sosyal sorumluluk projesi için bir araya geldik. “Birçok istekle mücadele ettikten sonra hayalimdeki işe sahip oldum” diyen işletmeciyle, projenin detaylarını, kendi hikayesini ve kadın olmanın zorluklarını konuştuk.

‘Gliss ile Desteğin Yeter, Hayallere Güç Ver’ projesinden bahsedebilir misiniz?

Henkel’in saç bakım markası Gliss tarafından İstanbul Kültür Üniversitesi’nin yanı sıra Türkiye’nin önde gelen güzellik ve kişisel bakım ürünleri zincirlerinden Watsons’ın iş birliğiyle gerçekleştiriliyor. Amaç, genç kızlarımızı hayal kurmaya teşvik etmek ve girişimcilik konusunda onlara cesaret vermek. Bu nedenle projenin çok anlamlı olduğunu düşünüyorum.

Proje kapsamında neler yapılacak?

İstanbul Kültür Üniversitesi’nde kız öğrencilerin ‘en yaratıcı iş fikirlerini’ projelendirerek sunacakları bir yarışma gerçekleştirilecek. Aslışah Alkoçlar, Ayşe Tolga, Başak Dizer Tatlıtuğ, Yasemin Özilhan ve ben de tasarladığımız saç küpesi tasarımlarımızla bu projede yer alıyoruz. Watsons mağazalarında satışa sunulacak Gliss ürün setlerinden elde edilen gelirin bir kısmı, ödül olarak dereceye giren yarışmacı kızlarımıza verilecek.

Bu tür projeler kadınlara nasıl destek oluyor?

Birçok sosyal sorumluluk projesinde çalıştım. Konu kadınlar ve çocuklar olduğunda bambaşka hissediyorum. Bir evi çekip çeviren, geleceğin çocuklarını yetiştiren hep kadındır. Yüzyıllardır bu böyle. Biz kadınlar güçlü olalım ki, gelecek nesiller de olsun. İster çalışsın, ister çalışmasın her kadın kendi evinin CEO’sudur.

‘Hayalimdeki işe sahibim’

Siz hayalini kurduğunuz işleri gerçekleştirebildiniz mi?

Bir ikizler burcunun gönlünden geçen birçok istekle mücadele ettikten sonra hayalimdeki işe sahip oldum. Çin Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü tamamlayıp bir diğer isteğime yürüdüm. Happily Ever After’ı yarattıktan sonra aşçılık eğitimi ve mutfak işletmeciliği eğitimi aldım. İstediğiniz şeye yoğunlaşırsanız, sizi mutlu eden işleri yaparsınız.

‘Eşitlik değil, adalet konuşulmalı’

Türkiye’de kadın olmanın zorlukları neler?

Türkiye’de kadın-erkek eşitliği yanlış açıdan tartışılıyor. Bence en temel zorluk bu… Tıpkı gömlek düğmesinin yanlış yerden iliklenmeye başlanması gibi tartışmalara da öyle başlanınca, kadınlar bir yanlışlar serisini yaşıyor. Eşitlik değil, adalet konuşulmalı. Kadının yeri, adil bir düşüncenin ve vizyonun eseri olmalı. Maalesef şimdiki kadınlar eşitlik gibi bir kavramla esir olmuş.

Geleceğin başarılı iş kadınlarına neler tavsiye edersiniz?

Sadece başarı odaklı olmamak gerekiyor. İşin sırrı yaptığınız işe aşkla sarılabilmek. Sonrasında zaten başarı kaçınılmaz. Yolunuza çıkan aksilikler ve zorluklar olmazsa o başarının da tadı çıkmaz! Cesur olmak, yılmamak ve kararlı olmak işin zaten hamuru.

Beş çocuk annesisiniz. Kadınların bu tür projelerde olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Annem, Samatya’da eczacıydı. Okuldan çıktıktan sonra yürüyerek yanına giderdim. Annemi çalışırken görmek hem gururlandırırdı hem de motive ederdi. Ben de çalışan bir anne olarak, çocuklarıma sosyal sorumluluğun ne kadar önemli olduğunu, birçok çocuğun yardıma ve yemeğe muhtaç olduğunu anlatıyorum. Bu sayede onların da akıllarında şefkat duygusuyla birlikte yardımseverlik oluşuyor. Çünkü geleceğin toplum bilinci için şimdiki çocuklara ihtiyacımız var.