Cadde Klimanjaro’nun Gölgesinde

Klimanjaro’nun Gölgesinde

06.01.2013 - 20:23 | Son Güncellenme:

Tur şirketlerinin turkuaz sularıyla müşterilerinin aklını çelmeye çalıştığı Tanzanya, fotoğrafların arkasına bakıldığında çok daha farklı bir görüntü çiziyor.

Klimanjaro’nun Gölgesinde

Afrika’nın en yüksek noktası Klimanjaro çoktan bir iş merkezine dönmüş. Zanzibar sahilleriyse butik otellerin ve büyük ‘resort’ların merkezi olmuş

Haberin Devamı

5.895 metrelik Klimanjaro dünyada ekipmansız çıkılabilecek en yüksek nokta. 5 ya da 6 gün süren bu yolculukla Afrika’nın en yüksek noktasına ulaşabiliyorsunuz. 2.800-3.800 ve 4.800 metrede durduktan sonra adım adım zirveye ilerlerken, rehberler çevreyi tanıtıyor. Dağ her durakta, farklı bir dünyadaymışsınız izlenimini veriyor. Yağmur ormanlarından, bozkırlara, en sonunda Klimanjaro’nun meşhur karlarına ulaşılıyor.
4.800 metrede başlayan oksijensizlik çoğu insanda yükseklik rahatsızlığına sebep oluyor. Baş dönmesi, halsizlik, kusma gibi belirtilerle zirveye ulaşmak daha da zorlaşıyor. Son molanın ardından gece 12’de başlayan yürüyüş, 6 saat sürüyor. Zirveye ulaşan şanslı kişiler gün doğumunu karşılayarak inmeye başlıyor.
Gece çıkılmasının nedeni, karların donması ve çıkışı kolaylaştırması. Her seferinde belli sayıda insan tırmanabilirken bunların sadece yüzde 66’sı Uhuru (Özgürlük) Zirvesini görebiliyor. NASA’nın, 2040’a kadar dağdaki tüm buz kütlesinin eriyeceğini öngörmesi, zirveyi karlarıyla yakalamak için son fırsatlar demek.
İniş başlar başlamaz yükseklik rahatsızlıkları azalırken farklı bir sorun baş gösteriyor; verilecek bahşiş.
Dağa tırmanmak için gözden çıkarmak gereken para 1.000-1.500 dolar. Ortalama çıkış ve iniş süresi 5 günken sadece park alanında geçirilen her gün için 60 dolar isteniyor. Farklı rotalar kullanarak çıkabileceğiniz Uhuru içinse bu sadece tur firmalarına ödenen ücret. Bir de perde arkası var. Bir kişinin tırmanışı için yanında 5 kişi oluyor. iki kişi içinse bu rakam 7’ye çıkıyor. Yani iki kişinin zirveyi görebilmesi için 9 kişi beraber hareket etmek zorunda. Bunlardan 2’si rehber, diğer 4’ü taşıyıcı ve aşçı.

Haberin Devamı

Taşıyıcılar düşük ücretli
Taşıyıcılar tırmanıcıların büyük bavullarının yanı sıra yemek yapılmak üzere kullanılacak araç gereçleri taşıyor. Kanunen getirilen 15 kilogram güvenlik sınırı, çalışan kişi sayısının da artmasını sağlıyor.
Çalışanların ücretleri yaptıkları işe göre oldukça düşük. Taşıyıcılar 6 günlük bir tırmanış için 55-60 bin Tanzanya şilini (60-67 TL) kazanırken zirveye kadar eşlik eden rehberler 70-115 bin Tanzanya şilini (80-128 TL) kazanabiliyor.
Sürekli tırmanmak ciddi sonuçlar doğurabileceği için tırmanışları hafta aşırı yapıyorlar. Yani ortalama bir rehber her ay 2-3 kez zirveyi görüyor. Bu durumda Kilimanjaro çalışanları için en büyük gelir kaynağı bahşişler. Dağda uzun zamandır çalışan rehberlerden Jamaika asıllı Athumani Juma ‘yaptıkları işin oldukça zor olduğunu tur firması sahiplerinin rahat ofislerinde oturduğunu kendilerinin bahşişe ihtiyacı olduğunu’ söylüyor.
Tanzanya’daki bir diğer turizm şekliyse gönüllü çalışma kampları. Farklı çalışma koşullarına ve planlarına sahip bu kuruluşlar Avrupa’daki gönüllülük esasından farklı olarak katılım ücreti ödeyen gönüllüleri kabul ediyor. Katılım ücretleri çalışılacak kampların uzunluğuna ve kapsamlarına göre değişiklik gösterirken fiyatlar 200 euro’dan başlayıp 1.200 euro’ya kadar çıkabiliyor.

Haberin Devamı

Çalışma kampları
Bu örgütlerden biri UVIKIUTA ilk bakışta bulunduğu çevreye yardım ediyor gibi gözükse de bölgedeki en lüks binalara ve en geniş araziye sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Normalde gönüllülerin çalıştığı, yemek ve temizlikleri üstlendiği kamplardan farklı olarak bu işler için çalışan görevliler var. Kamplarsa genellikle turistlerin ilgi gösterdiği Darüsselam, Zanzibar veya Klimanjaro’nun eteklerinde yer alan şehirlerde gerçekleştiriliyor.
Zanzibar’sa Tanzanya’da turizm sektörünün en önemli halkası. Ana karadan hızlı deniz otobüsleriyle bir kaç saat süren tatil cenneti beyaz kumsallarıyla turistlerin uğrak noktası haline gelmiş durumda. Karaya adım atar atmaz misafirlerin çevresini saran insanlar kişileri para kazanacaklarını düşündükleri otellere yönlendirmeye veya rehber olarak dar sokaklardan daha önceden rezervasyon yaptırılan yerlere götürmeye çalışıyor.
Adanın her yanında farklı özellikleriyle öne çıkan kumsallar bulunuyor. Hepsinin ortak özelliğiyse oteller tarafından kapatılmış olması. Kumsalda beyaz nüfusun çok olduğu gözlenirken bir arka sokakta Müslüman mahalleleri göze çarpıyor. Yerli halk okyanusu, sadece çekildiğinde yosun toplamak için kullanıyor.