'Seksapelimin farkında değilim'

Hepsi grubuyla tanıdığımız Gülçin Ergül, yedi yıldır yola tek başına devam ediyor. Rakipsiz olduğunu, kendini çok ayrı bir kulvarda gördüğünü söylüyor. Şarkıcıyla yeni single’ı ‘Harabeyim’ için buluştuk, müzikten aşk hayatına her şeyi konuştuk.

‘Harabeyim’i aşkı biten evli ve uzun ilişkideki çiftler için yaptım. Ne yazık ki, aşk bittiğinde harabe olan hep biz kadınlar oluyoruz. Erkekler daha çabuk mücadeleyi bırakıyorlar.

“Harabeyim aşkından” diyorsunuz. Böyle hissettiğiniz zamanlar oldu mu çok?

Ben bir akrep kadınıyım. Aşırı duygusalım. Harabe olduğum zamanlar oldu tabii, her kadın bunu deneyimler.

Şarkıda Arap esintileri var. Neden tarz değişikliğine gittiniz?

Alternatif çizgimi biraz ortaya çekmeyi hedefledim ve Arap esintileri olan bir şarkı yaptım.
Fakat alternatif müziğime her zaman devam ediyorum; konserlerimde de Türkçe ve İngilizce cazz, funk, soul, r&b ve pop söylüyorum. Bu benim için bir deneme aslında, bu tarzda bir şarkı yapabildiğimi görünce çok şaşırdım.

Sektörde kendinizi nerede görüyorsunuz?

Çok ayrı bir kulvardayım. Bambaşka bir tarzım var. Şarkılarımı yazıyorum, koreografilerimi yapıyorum, kendi ayaklarım üzerinde duruyorum. Bu zor piyasada prodüktörlerimle iş birliğiyle çalışıyorum. Solo dans ediyorum, funk, soul, r&b şarkıcısıyım, bu nedenle rakibim yok. Fakat ben ‘Bir Tanecik Aşkım’la sıfırdan başladığımı sayıyorum, bu nedenle yeni görüyorum kendimi. Her ne kadar 16 yaşımdan beri bu piyasanın bir şekilde içinde olsam da öyle.

Hit şarkı yapan biri olmak isterim. Alternatif akustik performanslarımın da daha büyük kitlelere ulaşmasını istiyorum.

Single’a tepkiler nasıl?

Yeni çıktı, daha anlayamadım. Bu biraz televizyonların ve radyoların sizi ne kadar desteklediğine de bağlı.

Klipte seksi bir kadın var karşımızda. “Artık daha cesur ve seksiyim” diyor musunuz?
Klipten sonra aldığım tepkilerden sonra anladım ki, ben seksapelinin farkında olmayan bir kadınım. Kendimi öyle çok seksi falan görmüyorum, bunu samimi söylüyorum. Tabii ki sahnedeki halimin bir ışığı vardır. Farklı tarzlarda eğitim almış bir dansçı kimliğim olduğu için bunlar bana normal gelen şeyler. Dans ediyorum, profesyonelce performansımı düşünüyorum. Dansa uzak kalan kişilere sıra dışı geliyor herhalde.

Fiziğinizi nasıl koruyorsunuz?

Haftada beş gün fitness antrenmanları ve yoga yapıyorum. Onun dışında proteini yüksek, karbonhidratı düşük, dengeli, olabildiğince alkali bir diyet uyguluyorum.

‘Hepsi’nin duyulmasında emeğim var’

Adınızın hâlâ Hepsi grubuyla anılması rahatsız ediyor mu?

Hayır, hâlâ Hepsi ile anılmıyorum. Dolayısıyla rahatsız olacağım bir durum yok. Gruptan 2009’da ayrıldım, zaten yıllar geçti. Ben özellikle ‘Bir Tanecik Aşkım’ ve akustik performanslarımla iyi, bağımsız bir başarı yakaladım zaten. Hepsi de
geçmişimde emek verdiğim bir proje, isminin duyulmasında benim de çok büyük emeğim var. Hepsi isminin ‘H’si benim belki de. Çünkü tanınırken çok emek verdim, ayrıldıktan sonra da beraber başarı aldığımız adı kullanmaya devam ediyorlar. Hepsi ismi tanınırken, şimdiki gibi üç kişi olsalardı, başka bir konsepti başka bir çizgisi olurdu grubun.

‘Aşkta umudum yok’

Aşkı nasıl yaşarsınız?

Fırtınalı. Uçlarda. Zor biri olduğumu kabul ettiğim için elimden geldiğince kendimi aşmaya çalışıyorum.

Hayatınızda biri var mı?

Hayır yok. Ben çok yalnızım biliyor musunuz? Çünkü çok seçiciyim, prensiplerim, önem verdiğim değerler var. Doğru erkeği bulmak isterim fakat umudum da pek yok. Bu nedenle özel hayatımda hep yalnız kalıyorum. Çok sosyal biri değilim.

Bahsettiğiniz bu değerler neler?

Centilmenliğe, dürüstlüğe, doğallığa ve karşılıklı saygıya çok değer veriyorum. Zaten kolay kolay etkilenen biri olmadığım için, birisinden hoşlandığımda öncelikle kendi hislerime değer veririm, harcamak istemem ve ilgimin değerinin bilinmesini isterim. İki kişi karşılıklı birbirlerine sadakat sözü verdiğinde bu sözün tutulması gerektiğini düşünüyorum. Düzenli yaşayan, sportif, kadınlara centilmence yaklaşan bir erkek ilgimi çekebilir.