‘Başarının sırrı: Sevgi’

Projenin son bölüm çekimleri öncesinde Zafer Ergin, Alp Korkmaz, Oya Okar, Özlem Çınar ve Merve Oflaz’la bir araya geldik. Oyuncular, “Başarının sırrı sevgi ve arkadaşlık ortamı” dedi.

ALP KORKMAZ

‘Kendimi polis gibi hissediyorum’

- Bir nesil sizinle büyüdü, neler hissediyorsunuz?

İnsan hayatında 12 yıl, büyük bir dönem. Her sene, hiç sıkılmadan sete başlıyoruz. Her yaz tatilinde, “Dizimiz başlasın, işimize gidelim” diyoruz. Bu da başarıyı getiriyor.

- Dizinin yıllardır zirvede olmasının sebepleri neler?

Bunun birçok nedeni var. Yönetmen, senarist, hikaye, oyuncular, set ekibi ve samimi ortam. Bu bir sinerji işi. Yönetmenimiz Orhan Oğuz, sette abi-kardeş ve arkadaşlık ortamı oluşturdu. Bu da insanların ise severek gelmesini sağladı. Başarının en büyük mimarı bu diyebiliriz.

- 485 bölüm Ali karakterine hayat verdiniz. Artık kendinizi komiser gibi hissediyor musunuz?

Gittiğim yerlerde bir kavga görünce, ayırmaya çalışıyorum. (Gülüyor.) Bazen trafik olunca, ‘Komiserim trafiği açar mısınız?’ diye sesleniyorlar. Bir yerde ‘Ali’ dediklerinde, kafamı çevirip bakıyorum. 12 sene olunca, haliyle kendimi biraz polis gibi hissediyorum.

MERVE OFLAZ

‘Her bölümün farklı hikayesi var’

- Sizin ilk sezonunuz geride kaldı. Nasıl özetlersiniz?

Hep ‘Arka Sokaklar’ dizisine dahil olmak istemiştim. Sete ilk gittiğimde Orhan Oğuz, “Bu ekipte tek geçerli olan şey, sevgi... Her şey sevgiyle işliyor. Sen de bize öyle gelirsen, kolay olur” dedi. İlk gün çok heyecanlıydım ama arkadaşlarım yardımcı olunca, yabancılık hissetmedim. 3-4 bölüm sonra, biraz matematiğini de çözünce, yıllardır aynı yerde çalışıyorum gibi hissettim. Böyle bir projede olmaktan dolayı mutluyum. Setteki sevgi, huzur ve samimiyet seyirciye de geçiyor.
12 sene daha devam etmeli.

- İzlenmesinin formülü ne?

Çok hikaye var, seyirci sıkılmıyor. Belki de kendilerinden bir şey buluyorlar. Her bölüm farklı. Avantajlarımızdan biri de bu.

ZAFER ERGİN

‘Röntgenim ‘Arka Sokaklar’ çıkar’

- 12 sezon oldu. Projenin başarısının sırrı nedir sizce?

Toplumla beraber el ele olmanın sonucu... Dizimizde sıcaklık var. Hayatta olan şeyleri, ekrana taşıyoruz. Senaryoda herkesin dilini kullanıyoruz. İnsanlardan ‘Topluma ders veriyorsunuz’ gibi mesajlar alıyorum. Onun için başlamadık ama insanlara pozitif düşünceyi anlatmak, bir eğitmen olarak işime geliyor. Çok beğendiğim başka diziler var ama üç bölümde bitebiliyor. Bazen bütün güzelliklerin bir araya gelmesi proje için yetmiyor.

- İlk bölüme başlarken, yıllarca devam edeceğini düşündünüz mü?

Hiçbirimiz bu şartlar altında, böyle devam edeceğini düşünmemiştik. Ama Türker Bey (İnanoğlu), “150 bölüm yapacağım” demişti. O dönem, ‘150 bölüm olan dizi var mı?’ diye düşündüm. Ekip olarak, “Yapabiliriz” diyerek, hırsla başladık. Elektriğimiz tuttu, seyirciye de yansıdı ve yıllarca devam etti.

- Hafta içi her gün öğle saatlerinde ekrana gelen eski bölümleri de izleniyor. Ne düşünüyorsunuz?

Ben de röntgen çektirmeye kalksam, ‘Arka Sokaklar’ çıkacak. (Gülüyor)

ÖZLEM ÇINAR

‘Sokakta, ‘Aylin’ diye sesleniyorlar’

- ‘Arka Sokaklar’ın yıllardır devam etmesinin sebebi nedir?

Bu diziyle büyüyüp, polis olanlar var. Sokakta kendi ismimle değil, canlandırdığım rolün adıyla sesleniyorlar. ‘Aylin’
diye çağırmaları hoşuma gidiyor.

- Türkiye’de bazı olaylar çözülemeyince, “Rıza Baba ve ekibi çözsün” diye Twitter’da espri yapılıyor...

Toplumsal bazı olaylarda pankart açılmıştı, çok hoşuma gitti. Acayip tatlı bir şey.

OYA OKAR

‘İçinde olmasaydım kıskanırdım’

- Projenin bu kadar izlenmesinin sebebi ne?

Maya tutması gibi bir şey. Doğru senaryo, ekip, cast ve enerji tutunca, başarı geliyor.

- Türkiye’nin en çok konuşulan projesinde yer almak nasıl bir duygu?

Üçüncü sezonum bitiyor. Hepimizin hayatında, ‘Arka Sokaklar’ var. 12 yıldır ekranda, oradaki karakterler seyircinin ailesinden biri gibi. Böyle fenomen bir dizinin kadrosunda yer almaktan dolayı mutluyum.

- Güçlü bir ekiple çalışmak nasıl?

İçinde olmasaydım, kıskanırdım. Kahkahası, neşesi ve yorgunluğuyla bir aileyiz.