Cadde Bazı müzikler yükselip sonra düşüşe geçiyor

Bazı müzikler yükselip sonra düşüşe geçiyor

10.02.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

“Red Bull Music Academy Nights kapsamında İstanbul’a gelen Todd Edwards Babylon Bomonti’de müzikseverlerle buluştu” Daft Punk’ın ‘Random Access Memories’ albümündeki çalışmasıyla Grammy kazanan prodüktör, DJ ve şarkıcı Edwards, ‘Eskiden müzik daha sadeydi’ diyor

Bazı müzikler yükselip sonra düşüşe geçiyor

Los Angeles’ta hava her gün güneşli olduğu için kötü hissetmeye vakit bulamadığını söyleyen Grammy ödüllü prodüktör, DJ ve şarkıcı Todd Edwards ile soğuk bir İstanbul gününde SAE Eğitim Enstitüsü’nde buluştuk. Edwards, pek alışık olmadığı iklim şartlarında kendisini dondurarak yaptığımız fotoğraf çekimi öncesi sorulamızı yanıtladı.
Los Angeles’ın iklimi, güneşi müzisyenlere etki eder. Senin müziğinde var mı böyle etkiler?
Los Angeles’ta, her gün güneşin olduğu bir yerde kendinizi kötü hissedemiyorsunuz. Bana rahatlamayı, kendimi dinlemeyi öğretti. Müziğimde direkt etkisi olduğunu söylemeyemem ama yaratıcılığımı olumlu etkiliyor.
1972 doğumlu biri olarak müzikteki teknolojik süreçlere şahit oldun. Elektronik müziğin geldiği noktayı özetler misin?
Müziğin tarihini konuşurken negatif şeyler söylemekten nefret ediyorum. Fakat 80’ler ve 90’lardaki elektronik müziğe baktığınızda daha sade olduğunu görüyorsunuz; o dönem dinamikler çok farklı. Bugün ise elektronik müzik çok fazla işlem görüyor.
Daft Punk ile tanışmanız nasıl oldu?
1997’de tanıştık. ‘Disvocery’ albümündeki ‘Face to Face’i kaydetmek için Paris’e davet ettiler. Daha önce ülke dışına çıkmamıştım. First class uçtum, harika bir otelde kaldım. Thomas ve Guy Manuel’in aileleriyle, arkadaşlarıyla tanıştım. Gittiğimiz partilerde sinema oyuncularıyla vakit geçirmiştik. Fazla sürrealdi.
Grammy’li bir müzisyen olmak üretimini etkiledi mi?
Benim için bu yeni başlayan bir süreç. Thomas ve Guy Manuel benim yükseltebileceğim bir şey olduğunda haber veriyorlar. İlk Grammy adaylığımda kaybetmiştim. Kariyerim her zaman inişli çıkışlı oldu. Fakat Grammy’nin bana verdiği şey ailemin benimle gurur duyması oldu. Bir de albüm yaptığımda albümün üzerine Grammy ödüllü sanatçı yazdılar.
Amerika’da elektronik dans müzik (EDM) DJ’leri revaçta. Bu konuda ne düşünüyorsun?
House müzik hala daha underground EDM’in yanında. House popüler ama EDM başka bir noktada. EDM’e saygı duyuyorum ama kendim hayatta yapmam. Bence trap, dubstep, EDM gibi müzikler bir anda yükselip sonra düşüşe geçiyor.
Film müzikleri yapan isimleri dinlediğini söylemişsin. Sen hangi tür filmlere müzik yapmak isterdin?
Bilim kurgu ve korku filmlerine bayılıyorum. Spielberg’ün filmleriyle büyüdüm. Onunla çalışmak olağanüstü olur. Bağımsız yönetmenlerin filmlerine de müzik yapmak isterim.