Cadde “ABSÜRT ROLLERi ANCAK BEN OYNARIM”

“ABSÜRT ROLLERi ANCAK BEN OYNARIM”

26.02.2012 - 23:05 | Son Güncellenme:

‘Gülhan’ın Galaksi Rehberi’ programından tanıdığımız Gülhan Şen, gezdiği sayısız ülkenin müziklerinden bir albüm yapmayı düşünüyor.

“ABSÜRT ROLLERi ANCAK BEN OYNARIM”

Gelen projelerde ‘absürt’ bile olsa teklif edilecek rollere “Evet” demeye hazır olduğunu söylüyor...

Haberin Devamı

* Albüm yapmak, sahneye çıkmak aklına geldi mi hiç?
Yooo... Ancak anneme ve aile üyelerine, arkadaşlarıma şarkı söylerim. Gittiğim ülkelerin müziklerini araştırıyorum. Çok güzel şarkılar çıkıyor.

* Gittiğin ülkelerin sevilen şarkılarını sen okusan ve bu şarkıları albüm yapsan, ne dersin?
Gezdiğim ülkelerin sevilen şarkılarını bir albümde toplayıp, o şarkıları stüdyoya girerek okumayı ben de düşünüyorum. Afrika’dan, Asya’dan öyle güzel şarkılar var ki, onları herkesin seveceğine eminim.

* Gülhan Şen’in enerjisi ekrandan da hissediliyor...
Farklı bir tarzım var. Başkaları yapsa hoş karşılanmayacak şeyleri yapabiliyorum. İzleyenlerim “Bizim Gülhan yapmış gene bir zıpırlık, çatlaklık” diyor. Bu da benim işime geliyor. Akıllı olup dünyanın kahrını çekeceğime, deli olup kendi kahrımı çektiriyorum.”

* Evliya Çelebi dua ederken ‘Şefaat’ yerine ‘Seyahat’ demiş ve Allah onu yollara dökmüş. Gülhan Şen’in yollara dökülmesi nasıl oldu?
11 yaşındayken zorunlu tutulan bir göçle doğduğum toprakları terk ederek yepyeni bir yaşama geçtim. Biz Osmanlı döneminde Orta Anadolu’dan alınıp Bulgaristan topraklarına yerleştirilmişiz. Toplumlar arasında sorun da olmamış yüzlerce yıl. Ancak 1995’te asimilasyon nedeniyle Türkler’in isimleri değiştirildi. ‘Gülhan’ olan adım ‘Galina’ yapıldı. Türkçe konuşmamız yasaklandı. Aşırı bir baskıydı hedef olduğumuz. Türkler karşı çıkınca da, “Türkiye’ye gidin o zaman. Bu topraklarda yaşayan herkes Bulgar’dır” dediler. Biz de o dönemde geldik Bulgaristan’dan Türkiye’ye. Sıfırdan bir hayata başladık. Göçmen olmak çok zordur.

Haberin Devamı

“Allah tarafından bir lütuf”

* Bu seyahatler Gülhan Şen’in ufkunu da açmıştır mutlaka...
Dünyayı gezdikçe yaradanı daha net anlıyorsun. Sınırlardan dillere, paradan mülkiyete kadar hiçbir şey önemli değil aslında. Önemli olan insanlar. Çok yoksul olup mutlu olan insanlar da tanıdım, bir gecede milyarlarca lirayı saçarken mutsuz olanlarını da gördüm. Benim asıl servetim de budur. Göçle başlayıp ardından aralıksız devam eden bu seyahatler bana Allah tarafından verilen bir lütuf diye düşünüyorum.

* Gülhan Şen durmadan geziyor ve biz onu izlerken keyif alıyoruz. Ancak bu bir iş ve iş olunca da eğlence değil bir görev olmuyor mu?
Bu soruyu anlayarak sormanız benim için o kadar özel ve anlamlı ki. Dünyanın en eğlenceli mesleği de olsa, şayet o bir işse, beraberinde pek çok zorluğu da var demektir. Sahnede Madonna’yı izlerken “Oh, kadına bak, şarkı söyleyip dans ediyor ve milyarlarca para kazanıyor” gözüyle bakıyoruz. Oysa, Madonna’nın yaşadıkları kolay mıdır? Elbette değil. Durmadan çalışıyor kadın. İşi çok zor. Bir saatlik konser için kimbilir kaç ay hazırlıklar, provalar yapıyor. Benim programım da öyle. Herkesin yılda bir kez çıktığı tatil gibi değil. Güneş kremimi sürüp, denizde keyif yapmıyorum. Her şeyden önce asla aşmamam gereken bir bütçem var. Belli gün sayısında programı tamamlamam gerekiyor.

* Programdan yola çıkarak bir sinema filmi ya da dizi yapmak aklına geldi mi hiç?
Yaşadığım ilginç anıları not ediyorum sürekli. Bütün bunları bir kitapta toplayacağım. İçinde mizah olan yazılar bunlar. Çoğu televizyonda anlatamayacağım anılar.

* Oyunculuk teklifleri alıyor musun?
Okan Bayülgen’in başrolünde oynadığı ‘Kanalizasyon’ adlı filmde ‘Tuvaletteyiz’ diye absürt bir televizyon programını sunmuştum. En uç noktaya gelen reality şovları eleştiren bir bölümdü. Filmin yönetmeni Alper Mesçi de, “Bu kadar absürt ve sert bir bölümü ancak sen kotarabilirdin” demişti. Herkesin oynayacağı rollerde benim işim olmaz.

Haberin Devamı

“iyi bir senaryoda olmak isterim”

Haberin Devamı

* İzlemekten keyif aldığın diziler hangileri?
En çok ‘Fatmagül’ün Suçu Ne?’ dizisini merak ediyorum. Onun suçunu öğrenecek kadar bile izleyemedim ne yazık ki (gülüyor). ‘Kuzey Güney’i izlemek isterim. Hangisi Kuzey, hangisi Güney inanın bilmiyorum. ‘Muhteşem Yüzyıl’ tarihi bir dizi olduğundan çok seviyorum ve izlemek için fırsat yaratıyorum.

* ‘Muhteşem Yüzyıl’a ne güzel yakışırdı Gülhan Şen... Beyaz tenli, renkli gözlü ve sarışın...
Cariye mi olurdum. Bu röportajdan beni önerelim, bakarsınız teklif gelir. Üstelik Rusçam da var. Şaka bir yana, iyi bir yönetmen ve iyi bir senaryoda rol almak isterim.

* Gitmediğin yer kaldı mı dünyada?
Elbette kaldı. En çok gitmek istediğim ülkelerden birisi Peru, diğeri Nepal. Yakında oraları da ziyaret edeceğim.

* Evlendiğin zaman balayını hangi ülkede geçirmek istersin?
En bomba soru bu oldu. Bence bunu müstakbel damat bey düşünsün, valla işi çok zor. Oturup benim gitmediğim bir yeri bulmak zorunda. Bu soru muhatabını zorlar.

Haberin Devamı

Röportajın tamamını Hafta Sonu dergisinde okuyabilirsiniz.