Cadde Bebek’te Salopet rüzgarı

Bebek’te Salopet rüzgarı

21.04.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bebek’in gülü Salopet, Chocolate’ta yenilikler

Bebek’te Salopet rüzgarı



     Efendim, hafta yine çok dolu geçti. Artık evimi özler hale geldim. Hani şöyle koltuğa yaslanıp elime televizyon kumandasını aldıktan sonra kanaldan kanala atlamayalı ve bahçemdeki yeşilliklere nazır keyifli bir akşam yemeği yemeyeli ne kadar oldu hatırlamıyorum. Sadece pazartesi geceleri sokağa çıkmamaya özen gösteriyorum. ‘Asmalı Konak’ yüzünden. Diğer geceler yok can dostumun şifreli geceleri, yok Mr. Cole, yok Ömür Göksel, Gatto’da Akrep Nalan, pazarları brunch derken kendime zaman ayıramıyorum. Pek çok dostum bir eli yağda, diğeri balda, eğlence düşkünü bir insan olduğumu sanıyor ama özellikle son zamanlarda öyle bir koşturmaca içindeyim ki herkese ‘haber’ diye bakıyorum. Geçtiğimiz gece uzun süredir uğrayamadığım, sevgili Ali Rıza Yılmaz ile Metehan Çulha’nın ortak olduğu, bence İstanbul’un en iyi balıkçılarından Parkfora’da keyifli bir yemek yedik. Sezar Otelleri ve Aprido Mayoları’nın sahibi sevgili Ergun Berksoy Ağabeyim, onun Çek güzeli nişanlısı Petra ve Cenk Eren ile birlikteydim. Saat 21.30’da başlayan sohbetimiz 01.00’e kadar sürdü. Ne kaynattık ama. Parkfora, Loft, Salopet ve Friends&Trends’de hafta içi dahil yer bulmak bu arada torpil işi oldu. Özellikle Parkfora’ya maşallah. Gelen insanların yüzde 80’i acayip şık. Balıkçıya değil de düğüne gelmiş gibiler. Neyse gelelim yemeğe; Petra kardeşimiz daha çok kabuklu deniz ürünleri ve meze seviyormuş. O nedenle masaya gelmeyen meze kalmadı. Lakerda, levrek ve somon marine, çerkez balığı... Sıcak meze olarak Ermeni mutfağından uskumru dolması, deniz mahsulleri krep, deniz mahsulleri kokoreç, balık kavurma, şarap soslu düğmeli ahtapot istedik. Ali Rıza mönüye eklediği ‘sağlıklı beslenme’den ne kadar ot çeşidi varsa önüme yığdı. Turpotu, ebegümeci, şevketi bostan... Sarmısaklıydı. Bereket, sevgili Yayın Yönetmenim Rifat Ababay ertesi gün farkına bile varmadı. Bir süredir soğanlı, sarmısaklı yemeklerin üzerine hemen bir fincan süt içiyorum. Bir de Amerika’dan aldığım özel ilaçtan alıyorum. Rahata erdim yani. Çünkü Rifat 10 metre mesafeden "Sen yine sarmısak yemişsin dün gece" deyip surat asıyor. Halbuki sarmısak, soğan, taze biber en faydalı besinler. Neyse, gelelim Parkfora’ya; Ergun Ağabeyin sohbetine doymak mümkün değil. Dünya üzerinde görmediği yer kalmamış, biz de masal gibi dinliyoruz. Bu arada sevgili Cenk Eren ile ülkenin en iyi yorumcularından Nükhet Duru, Günay’da yaşattıkları harika gecelere yeniden başladılar. Muhteşem ikili bu akşamdan itibaren dört hafta süreyle cuma ve cumartesi geceleri yine Günay’da. Bu kez çok sürprizleri var. Her gittiğinizde farklı bir sanatçıyı konuk edecek ve sizi 1970’lerden günümüze getirecekler. Dans, eğlence, sohbet, müzik... Yani şovda yok, yok. Şovun adı ‘Rüzgar Gibi Geçti’. Günay’ın telefon numarası (0212) 230 33 33. Parkfora sonrası herkes evlere dağıldı. Ama saat yine 02.00’yi bulmuştu. Parkfora’nın telefon numarası (0212) 265 50 63
     
     Efendim, biz dört kardeşiz. Hepimiz de birbirimize acayip bağlıyız, Allah ayırmasın. 6 da yeğenim var. Maşallah, boyumu geçtiler. Kimi üniversitede, kimi kolejde. Üç numaralı kardeşim Gülay’ın kızı Tuğçe, Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nde öğrenci. Bir günlüğüne İstanbul’a geldi, gezdirmek bana düştü. İlk durağımız, Süzer Plaza’nın altındaki Chocolate’tı. Epeydir gitmemiştim. Teras filan doluydu. Yakışıklı şef Murat Güvercin pencere kenarında bir masa yapıverdi. Yazlığı başka, kışlığı başka güzeldir Chocolate’ın. Patronlar Oğuz Kayhan, Süleyman Köse ve Raşit Karakuş yazlığı hazırlıyorlar şimdilerde. 15-20 Mayıs arasında açacaklarmış. Mönüyü Gatto’nun da başaşçısı olan Selim Usta hazırlıyor, hafif tutacakmış. O gün masaya garsonlardan Mine ile Murat baktı. Bar şefi Tufan Tavukçu ile sohbet ettik. Chocolate’da yemekten sonra hesap istediğinizde, aklınızda olsun, aracınızı beklememek için park fişini garsona vermeniz yeterli. Ben o gün biraz bekledim de. Ama hata bendeydi tabii. Yanda, Ritz Otel’in altında sevgili Nurdan Gür ve Gökhan Yüzbaşıoğlu’nun da ortağı olduğu Vid.co (Very Important Dream)’nun açılışı vardı, trafik yoğundu. 24 saat açık olan Chocolate sabah 07.00’de kahvaltı ile güne başlıyor. Pazar günleri açık büfe var ve hep organik yiyecekler. O gün Salopet’de yemek yiyeceğimiz için birer Waffle ve bitkisel çayla yetindik. Unutmadan; Chocolate’da hesaplar ehven, herkes rahatlıkla gidebilir. Telefon numarası (0212) 252 45 37. Tuğçe’ye İstanbul’u gezdireceğim ya, biraz da hava olsun diye Salopet’e gittik. Mönünün bir köşesinde benim de resmim var. Eeee, teyzesini görsün istedim. Ama kuyruk vardı valla. Maşallah. Başarılı işletmeci Tolga iki kişilik yeri zor buldu. Bahçede sevgili Rifat Ababay, güzel gözlü eşi Süheyla, sosyetenin havalı güzellerinden Hande Kunaçav ve dünya beyefendisi eşi Serdar Ağabey konuklarıyla koyu bir muhabbet içindeydiler. Ben şinitzel tavuk yedim. Tuğçe ise sanki daha önce hiç bir yerde yememiş gibi hamburger istedi. Be kızım, her sokak başında hamburgerci var, Salopet’te de o mu yenir? Gençlik işte, bir hamburger sevdasıdır, gidiyor. Salopet’in genç aşçısı Mehmet Zeybek değişik tatlar yapmış yine. Sebze seviyorum ya, üzerinde hellim olan ızgara sebzeler getirdi. Öyle kalabalıktı ki bir an önce yiyip kaçalım istedik. Ama şurası bir gerçek ki; lezzetli yemekleri, uygun fiyatları, pazar günleri brunch’ı ve çok kaliteli müşterisiyle Bebek’e imzasını attı Salopet. 7’den 70’e, her yaştaki insana hitap ediyor. Bir de her gittiğinizde tanıdık yüzlerle karşılaşıyorsunuz. Ceri Benardete-Monik Burla, Nursen Gündüz, Sema-Ömer Abacı, Canan Yaka-Ergin Tanca, Hülya, Emral, Helin Avşar, Hande Ataizi, Deniz Akkaya, Cengiz Abazoğlu, Bahattin Demir, Murat Aslan, Selin Toktay müdavimlerinden. Efendim, Tiyatrokare, Profilo Kültür Merkezi Salon 2’de yeni oyununa başladı. Sevgili Nedim Saban’ın yönettiği, Erol Keskin ve Yıldıray Şahinler’in oynadığı, dekorlarını Duygu Sağıroğlu’nun yaptığı bu oyunu kaçırmayın. Adı ‘Salı Ziyaretleri’. Broadway’i sarsan, Almanya ve İsrail’de 3 yıl kapalı gişe oynanan oyun 24, 25, 26 ve 27 Nisan’da Profilo’da. Almula Merter’in yönettiği, sahneye konduğu günden beri olay yaratmaya devam eden ‘Vajina Monologları’ da 19 ve 20 Nisan’da Profilo Kültür Merkezi’nde.
     
     Geçen gece Friends&Trends’e uğradım. Bu kadar eğlendiğimi hatırlamıyorum. Sevgili Celo’nun (Celal Çapa) oğlu Emre müthiş komik bir delikanlı. Yanında yeni barıştığı sevgilisi Öykü Erdem, kuzeni Sinan, bizim Sinan Hotiç ve bir grup genç arkadaşı vardı. Onlara takıldım. Hiç bu kadar dans etmemiş, gülmemiştim. Kraliçe Rose Kar’ın da keyfi yerindeydi. Bir baktım, Dodo (Doğan Çakıt), yani can dostum İzzet Çapa’nın yeni prensiyle masanın üstündeler. Biraz sonra arka arkaya Verda Penso ve eski sevgilisi Nurettin Hasman girdiler. Ardından da şu anda Verda ile aşk yaşayan sevgili Murat Aslan. Herkes kendi alemindeydi. İzzet bundan böyle pazartesi geceleri Friends&Trends’de müzik dolu gecelerin daha farklı bir şekilde devam edeceğini söyledi. Sevgili Mr. Cole’un yanı sıra, benim için dev bir ses olan Ayten Alpman da başlıyor. Alpman salı geceleri adaşı olan sevgili Ayten Özer’in Arnavutköy-Eylülist’inde çıkıyordu. ‘Ben Böyleyim’, ‘Memleketim’ ve daha nice unutulmaz şarkılarıyla Ayten Alpman nostaljiye doyuracak. Hale Dicleli’ye de teşekkür etmek istiyorum, can dostumun müzik organizasyonunu başarıyla yürütüyor. Friends&Trends’den sonra sırdaşım İsmail Akkaya ile birlikte soluğu can dostumun yeni ‘in’ yeri Akademi 14’te aldık. Müthiş bir yer. Miks bir gece kulübü. Barda incelip güzelleşen Nilgün Delikan, yakışıklı eşi Ülkan oturuyordu. Tuvalete girdim, çıktığımda karşımda üç kişi... Kağıtlara telefonlarını yazmışlar. Fanatik okuyucularımmış. Hele biri hastalığıma, ne yiyip içtiğime varıncaya kadar her şeyi ezberlemiş. Yaşasın, demek ki daha bu köşeden çok ekmek yerim ben. Ardından sırdaşımı kandırıp Polo 13’e sürükledim. Serdar’ın iki şarkısını dinledik. Sosyetemizin ünlü isimleri oradaydı. Çiğdem Kayalı, yakın arkadaşı Demet Söz ve Cüneyt Kurt ile eğleniyordu. Nurettin Hasman, Ufuk Güldemir, Gülay Kamaz, Esra Üstünkaya, Murat Aslan... Buranın başarılı işletmecisi sevgili Ali Sayar’ın da keyfi yerindeydi.
     
     Çıkışta "Hadi bir de Keops’a uğrayalım" dedik. Buranın sahibi sevgili Nida Büyükbayraktar bana epey kırılmış. Çocuk haklı, koca kış sezonunda topu topu üç kere gidebildim. Keops’un içindeki Angel’da Arto eğlendiriyordu. Ya Altay?!... Tam formundaydı. Nida ilk kez bu yıl para kazandığını söyledi. Altay’ı da yere göğe sığdıramadı. Altay, sosyete butikçisi Muzi Karaata’nın kızkardeşi Gülsüm ile evlendikten sonra daha da düzene girmiş. Zaten çok efendi çocuktur. Bu arada Nida, Çeşme’deki Dharma’yı almış. Haftanın üç gecesi Altay, pazarları Arto, salı geceleri de sevgili Fatih Ürek çıkacakmış. Çeşme bu yıl eğlence açısından Bodrum’u geçecek gibi. O akşam eve 06.00’da girdim. Tabii bitik halde. Ama kültür olaylarını da takip etmekten geri kalmadım. Şimdilerde İnci Aral’ın ‘Mor’unu okuyorum, bitmedi. Türkan Şoray ile Kadir İnanır’ın ‘Gönderilmemiş Mektuplar’ına gitmediyseniz çok şey kaçırmışsınız demektir. Filmi, Etiler Movieplex’de kardeş kadar sevdiğim Cenk Eren ile birlikte izledim. Biletler 10 kağıt. Yedik, içtik, iki kişi 50 milyona geldi. Ne o? Sinemaya gittik. E bu rakamlarla kolay değil insanların sinemaya gitmesi. Filmin sonuna kadar salya sümük ağladım. Cenk’in gözleri doldu. Aman Allah, o ne aşk öyle? Filmin çevrildiği Amasra’yı görmeden ölürsem gözlerim açık gider. Yönetmen ve senarist Yusuf Kurçenli’yi kutlarım. Oyuncular da mükemmel. Ama Türkan Sultan ile Kadir Ağabeyimizin (İnanır) öpüşme sahneleri biraz amatörce olmuş. ‘Gönderilmemiş Mektuplar’ı kaçırmayın. Kaybettiğiniz duyguları yeniden yaşarsınız. Medya dünyasından bir haberle bugünkü köşemi noktalıyorum. Meslektaşım Savaş Kalafat, Ilıcaklar’ın Tercüman’ında başladı. Kendisine başarılar diliyorum. Bugünlük de bu kadar. Yine güzel günler sizin, artanlar benim olsun. Kalın sağlıcakla.
     
     Ayrı salonlarda izlediler
     ‘Abdülhamid Düşerken’ adlı tarihi filmde Meltem Cumbul paşa kızı Nimet rolü ile dikkatleri üzerine çekti. Başarılı bir performans sergileyen Meltem filmin Profilo Odeon Cineplex’teki galasındaydı. Galada babası ve boyunu aşan erkek yeğenleri de vardı. Meltem Cumbul sevişme sahneleri yüzünden filmi onlardan ayrı olarak, başka bir salonda izledi.
     
     Tatlıses’in bonkörlüğü
     Ulus’daki ünlülerin kuaförü Salon Veysel’in müşterileri arasında İbrahim Tatlıses de var. Tatlıses kuaföre gittiği saatlerde orada ne kadar sanatçı arkadaşı varsa hesaplarını ödüyormuş. Şimdilerde elisıkılığı ile ünlü olan bazı isimler Tatlıses’in randevu saatinde kuaförde olmaya özen gösteriyorlarmış. Vay be!
     
     Neler oluyor orada?
     Yılın zirvedeki dizisi ‘Asmalı Konak’ın iki kadın starı arasında soğuk rüzgarlar esiyormuş. Evin hanımı Bahar, yani Nurgül Yeşilçay ile ailenin evlatlığı Dicle’yi canlandıran İpek Tuzcuoğlu birlikte fotoğraf vermelerini gerektiren röportaj taleplerini sudan bahanelerle reddediyorlarmış.
     
     Yazara e-mail: sdudek@simge.com.tr
     


MAGAZİN


Araya Şebnem girdi, ilişki bitti
Gamze, Didem'i fena kıskandırdı
Hilal'in gelinliği görümce tasarımı
Eşinden Sabah'a transparanlı destek
Bebek’te Salopet rüzgarı