Cem Mumcu

Cem Mumcu

cemmumcu@okuyanus.com.tr

Tüm Yazıları

Radyo Televizyon Üst Komiği



Geneli kapsayan bilgiler ve kararlar, özel ve öznel olanlar gibi kolay ifade bulup dolaşıma girmemelidir. Nesnel kavramı tam da bu nedenle öznel olanın karşısına düşer. Yedi tane sekizin 56 yaptığı bilgisinin karşısına “Bana göre 31 yapar” diye dikilemezsiniz. Bilimsel görüş, öznel olanın bu yüzden hiyerarşik olarak üstünde durur.
Kimse işkembe-i kübrâsından ‘bence’ bu hastalığın nedeni havaların kötü gitmesidir diyemez. Bunu ciddi, kapsamlı, nesnel ve defalarca sınanmış biçimde ortaya koymalıdır. Nesnel çalışmalar tam da bu yüzden öznellikten tümüyle ayıklansın diye elden geldiğince ‘kör’ yapılır. Yani araştırmacı da, olgunun veya deneğin kendisi de kendi gözünden bakmıyor demektir bu. Dahası ‘havanın kötü gitmesi’ sözünün anlamı nedir diye de sorarlar adama. Neye göre, nereye göre, kime göre kötüdür? Dünya “Bana göre güzel değil” diyebilirsiniz ama “Bana göre yuvarlak değil” diyemezsiniz.
Birkaç yıl önce AKP’nin kapatma davası için hazırlanan iddianameyi okurken şaşırıp kalmıştım. İçinde o kadar çok öznellik vardı ki, yoksa hukuk benim sandığım gibi nesnel ve bilimsel değil miydi? Bize yanlış veya doğru gelsin, yürürlükte olan yasaları temel alması beklenmez miydi bir iddianamenin? Uygulayıcı kendi siyasi, dinsel, ahlaki görüşlerine göre birini suçlu veya suçsuz addedebiliyor muydu yani? Yasada açık açık yok muydu bunlar?

Haberin Devamı

RTÜK’ün Ergenekon’u olur mu?
Bunlar niye yeniden aklıma geldi? RTÜK bu kez de ‘Aşk-ı Memnu’ isimli diziye ceza vermiş. Sebebi “Toplumun milli ve manevi değerlerine ve Türk aile yapısına aykırı” olmasıymış. Şimdi evde konuşuyor olsak bu sözü içimizden biri söyleyebilir. Görüşün doğru veya yanlış olduğunu ayrıca tartışırız.

Telefon hattı açsam
Söz konusu olan demokratik yapı içinde bizim adımıza karar veren bir üst kurul olduğunda bu cümlenin içini neyle ve nasıl dolduruyorlar diye sormamız lazım. İçinde ne olunca bir TV programı için bu tür bir saptama yapılabiliyor? Toplumun “milli ve manevi değerleri” ne demektir? “Türk aile yapısı”nın tanımı nedir? Eğer genel için kararlar veriyorsanız nesnel tanımlar yapmak zorundasınız. Siz öyle pijamalarla oturup “Bence öyle bence böyle” diye evde sohbet etmiyorsunuz ki? Gelen şikayetleri esas alıyoruz da diyemezsiniz. Ben de bir telefon hattı açsam RTÜK’ü -“nesnel, bilimsel ve demokratik yapıya aykırı” olduğu yönünde- şikayet eden binlerce telefon alırım.
RTÜK, kendi kendine demokrasi, çağdaşlık, laiklik, irtica, düşman tanımı yapıp darbe yapmaya kalkanlara benzemiyor mu sizce de? Çoğunluğu tarif etmeyen düşünce yobazlarının veya müştekilerin yakınmalarını arkasına alarak toplumun neyi izleyip izlemeyeceğine, neyin düzene aykırı olup olmadığına yasal ve nesnel temelleri olmaksızın karar veren bir üst kurul. Yakında Ergenekon’u da çıkar bunların.

RTÜK amca, onlar artist
Dahası cezanın bir diziye verilmesini de konuşmamız lazım. Dizi, film, roman gibi yapılar kurgusaldır. Kurgularda kötü adamlar olur, cinayetler işlenir, topluma ve insanlığa uygun olmayan suçlar işlenir. İnsanoğlu bunları seyreder, okur çünkü hayatın kendisine benzer. İyiyi kötüyü doğruyu yanlışı öğrenip değerlendirir ve bunlarla tekâmül eder. (Ya, bunları yazarken utanıyorum. İsterseniz siz okumayın, sadece RTÜK üyeleri okusun) Merak ediyorum bir dizi filmde işlenen cinayetin mili ve manevi değerlere uygun olduğunu düşüneniniz var mı? Yok artık, ne yapacağız ülkenin bir üst kuruluna, “Bakın sanat şudur, sinema budur, kurgu şu demektir” gibi şeyleri mi anlatacağız. Ya da “yok yok amca o bir film, rol yapıyorlar, kız gerçekten ölmedi” mi diyeceğiz?
DJ Hakan Gündüz Radyo D’de mikrofonuyla sevişen adam olarak sunuluyormuş. RTÜK uyarıda bulunmuş. Ne diyelim şimdi? “Amcaa METAFOOOOOR amcaa, gerçekte öyle birşey yapmıyor amca” mı diyelim? Sonra değiştirmişler mikrofonuyla dövüşen adam yapmışlar. RTÜK buna birşey dememiş. Yani milli ve manevi değerlerimize göre bir mikrofonla sevişmek uygunsuz, dövüşmek de ise sorun yok. Keşke RTÜK üyeleri de işleriyle ve toplumla dövüşmek yerine sevişebilseler. Bilimsel görüşler falan alsalar.

Haberin Devamı

Sayısız yazı bulabilirsiniz
Bakın benim yazım da dahil RTÜK’le ilgili medyada ve internette sayısız yazı bulabilirsiniz. Bir kurumun kararları bu denli mizah malzemesi oluyorsa kurum bir oturup şikayet telefonlarına baktığı gibi bunlara da bakmalı. İçgörü bireyler kadar kurumlar için de olmazsa olmaz bir değerdir. Yok eğer hâlâ şikayetleri dikkate alırız diyorlarsa kendi sitelerinden bazı şikayetleri aktarayım hemen uygulamaya geçmeleri için.



RTÜK’ÜN SİTESİNDEKİ ŞİKAYETLER
“bez bebek veya sihirli şeylerin yasak edilmesini istiyorum. kendimi çok kaptırıyorum. halam 18 yaşlarında falan.oda izliyor.ama izlememeye çalışıyor.elinde değil”

Haberin Devamı

“rtükü çok seviyorum hep oyun oynuyorum.”

“yemek programları var onların bi kere kalkması lazım alan var alamayan var sonra evlilik programları var bu da bir çok ailede huzursuzluk yaratabilir”

“YETENEKSİZsiniz Türkiye: toplumda yanlış anlaşılmalara meyil verebilecek program isimlerinin seçilmesinin önünde de bir engel olduğunu düşünüyorum. milletimizi aşağılama amacı da güttüğünü düşündüğüm programın ismine yönelik girişimde bulunulmasını istiyorum.”

KORUSUN: DİZİDE HEMŞİRENİN YAPTIĞI BİR YANLIŞI OLMAMASINA RAĞMEN OYUNCULARDAN BİRİNİN SALAK HEMŞİRE YÜZÜNDEN DEMESİ BİZİM MESLEĞİMİZE HAKARETTİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM VE TÜM HEMŞİRELERDEN ÖZÜR DİLENMESİNİ İSTİYORUM.”

Haftanın önerileri
Kitap: Hareket İblisi, Stefan Grabinski, Okuyanus Yayınları
Film: Antichrist, Lars von Trier
Müzik: O Primeiro Canto , Dulce Pontes
Web Sitesi: www. passiflora-rapunzel.blogspot.com
Mekân: Pera Thai, Beyoğlu