Cortes’den Akkaya’ya şok teklif

Hafta acayip dolu geçti. Her gece 6-7 lokal dolaşmaktan beynim döndü. Bereket, hafta arası alkolü kaldırdım. Haftasonları da saat 02.00’de kesiyor,
kadeh yerine bir şişe su ile dolaşıyorum. Eee, bu yaştan sonra sağlığa daha da dikkat etmek gerekir. Tabii madalyonun bir de ters yüzü var. Grupta herkes içiyor, sarhoşlarla uğraşmak da bana düşüyor. Kimisi barın, kimisi sandalye ya da masanın üzerine çıkıp tepiniyor. Toparlamak benim işim. Ama kolayını buldum, burnundan alkol çıkanları isimleriyle bu köşede deşifre edeceğim artık.
Şaka, şaka. Neyse, pazar günleri cep telefonumu tatile çıkardım. Bilginize. Mesajlara bile bakmıyorum. Çünkü haftada bir gün de olsa kafamı dinlemek, kendimle ve yakın dostlarımla başbaşa kalmak, iş stresinden uzaklaşmak istiyorum.
O nedenle sakın ola pazar günleri mesaj yollayıp kendinizi zora sokmayın, "Aradık, bulamadık" diye de sitem etmeyin. Bu hafta hayli önemli konuklarım vardı. Yıldırım Mayruk, Sibel Can, Deniz Akkaya, fotoğraf sanatının starı Nihat Odabaşı...
Önce Deniz ve Nihat ile Hammam’da yaşadığımız güzel geceden söz edeyim: Yemek muhteşemdi. Avokadolu salata ile başladık. Levrek ile devam ettik. Finali de dondurmalı profiterol ve limon sorbe ile yaptık. Ama Deniz yemeğini doğru dürüst yiyemedi, çünkü yan masada Demet Şener ve İbrahim Kutluay vardı. Gerginliğin nedeni, eskilere dayanıyor. Masada Deniz, eski sevgililerinin çoğuyla Demet’in aşk yaşadığını anlattı. Çok sevdiğim İbrahim Kutluay ile arkadaşım olan Demet masamıza gelip bana ve Nihat’a sarılınca, Deniz yıldırım hızıyla kalktı. Bu olay dün Posta’da çıktı ama hadise benim masamda cereyan ettiği için yaşadığım rahatsızlığı sizlerle de paylaşmak istedim. Neyse, size asıl büyük bombayı anlatıyorum şimdi; Dünyaca ünlü İspanyol dansçı Joaquin Cortes, o gece Hammam’ın konuğuydu. Bayram Tutumlu ve Metin Şen, Cortes’i önce kendi restoranları Olee Tapas’da ağırladılar. Ardından Cortes bizim yemek yediğimiz, Hammam’ın içindeki People Lounge’a geldi. Valla sevgili Bayram Tutumlu çocuğu damat gibi
o masadan diğerine gezdirdi. Bir ara baktım, Cortes gözlerini Deniz Akkaya’dan ayıramıyor, "Hayırdır" dedim. Oooo, geçen yıl neler olmuş, neler. Deniz, Mydonose Showland’e gösteriye gelen Cortes ile, çalıştığı dergi Harpers Bazaar için röportaj yapmak istemiş. Randevuyu o tarihlerde Mydonose’da koordinatörlük yapan Ilgın Beyazıt almış. Cortes, Deniz ve Ilgın buluşmuşlar. Tam Deniz sorulara geçecek, Cortes mankenin gözlerinin güzelliğinden söz edip akşam yemeğine davet etmiş. Deniz, erkek arkadaşının olduğunu söylemiş. Reddedilen Cortes röportajı yapmamış. Ilgın çok zor durumda kalmış. Akşam yaptığına pişman olan Cortes, yine Ilgın’ın aracılığıyla Deniz’i aramış ve gösteriye davet etmiş. Ardından da röportajı yapacağını söylemiş. Deniz gösteriye erkek arkadaşıyla gelince Cortes tabir-i caiz ise kudurmuş ve röportajı yine iptal etmiş. Yakışıklı dansçı o gece Deniz’i görünce bir hoş oldu. Bir araya geldiklerinde Deniz’e hemen bu soruyu yöneltti; "Erkek arkadaşın ne oldu?". Deniz muzır ya, İzzet’i alıp "Evlendik, işte kocam" dedi.

Cortes’in o güzel siyah gözlerinin nasıl dışarıya fırladığını görmeniz lazımdı. Sonunda şaka ortaya çıktı ama bütün bir gece Cortes, Deniz’i bırakmadı ve yemek konusunda ısrar etti. Hatta Deniz’i İspanya’ya davet etti. Medyada Cortes ve Deniz Akkaya ile ilgili pek çok resim, haber görebilirsiniz ama Şenay Düdek farkıyla bilinmeyeni öğrendiniz işte. O gece önümüzdeki masada Kocaeli Belediye Başkanı
Sefa Sirmen’in playboy oğlu Mustafa Sirmen ve eski Galatasaraylı Okan
ile yaşadığı aşkla adını duyuran manken Esra Eron seksi bir şekilde dansediyordu. Ön masamızda Seba Residence’dan da komşum olan Ebru Şallı ile Harun Tan kumrular gibiydiler. Sosyetenin gözde isimlerinden Buket-Hayrettin Taşdelen, Nilgün-Mehmet Esinli, Arzu-Ömer Sabancı, Hande Barmek ve nişanlısı Murat Başoğlu, Kral Mobilya’nın sahibi Fatih Kıral ve karısı Fügen, Dilruba Sarıyer, her zaman efendice eğlenen sevgili Fazıl Bilgel, Emrah Hattat’ı gördüm.
Murat Başoğlu televizyon dizilerine döndüğünü söyledi. Reina’nın büyük patronu Mehmet Koçarslan, Semra Özal ve Beyhan Köksal ile People Lounge’da yemek yiyordu. Anjelique & Buz Bar’ın ortakları Rıza-Levent Büyükuğur kardeşler eşleriyle birlikte anne ve babalarının 50. evlilik yıldönümünü
M&B Balık’da kutluyorlardı.
Kısacası Hammam pek hareketliydi.

Yazın gelmesiyle İstanbul’da Türkçe müzik yapan yerler azaldı. Keops’da Bengü, The Mix’de Fulden Uras, Baltalimanı Şaziye’de Kenan Doğulu
ve Işın Karaca dönüşümlü olarak çıkıyorlar. Kenan’ın galasına gitmiştim, bu kez Işın Karaca’yı izlemek istedim. Ama tesadüf, yine Kenan varmış. Venge’nin püfür püfür esen bahçesinde yediğimiz lezzetli kebapların ardından Şaziye’de aldık soluğu. Program erken başlıyor, bilesiniz. Çünkü ses problemi varmış, etraftan rahatsız oluyorlarmış. Hayret bir şey! Bir dostum, Şaziye’ye yakın olan yalı dairesinde oturuyor,
hiç de ses gelmiyor. Gelse de Kenan Doğulu ve Işın Karaca gibi iki sesi bedava dinleyecekleri için mutluluk
bile duyacaklarını belirtiyorlar. Neyse, kapıdan girdiğimizde güler yüzleriyle iki ortak, Nedim Binler ve Aykut Kutluel’le karşılaştık. Şefler Yavuz Coşar, Sebahattin Sülük, Abdurrahman Kılıç, Sedat Ergün önde bir masa ayırmışlar ama ben arkadaki locayı tercih ettim. Kenan yine formundaydı. Bu çocuğun sahne performansına hayranım. "Şaziye, eller havaya"
dediği an bakıyorum, herkes masanın üzerinde. Salı günleri Baltalimanı Şaziye’de sinema günleri düzenleniyor.
Barbekünün lezzetini tadarken sinemadan ücretsiz yararlanıyorsunuz. Yani hem karnınız doyuyor hem de vizyonun filmlerini o muhteşem Boğaz manzarasında izliyorsunuz. Çarşamba Işın Karaca, perşembe, cuma, cumartesi ailenizin sanatçısı Kenan Doğulu huzurlarınızda. Şaziye’nin telefon numarası (0212) 323 31 30. Efendim, bana göre insanlara hayattayken gereken değeri vermek lazım. Niye mi? Bu yıl 15.’si düzenlenen Altın Güvercin Müzik Yarışması’nda Barış Manço Onur Ödülü başarılı bir müzik adamına, Kayahan Açar’a verilecek. Barış yaşarken değeri bu kadar bilinen bir müzisyen değildi. Tıpkı bugün zirvede olan pek çok
müzik adamı gibi. Bir de bu festivali tam 15 yıldır sırtında taşıyan, sürdürmek için maddi-manevi her
türlü fedakarlığa katlanan bir isim var;
Altın Güvercin Müzik Yarışması’nın yaratıcısı Ali Rıza Türker. Bugüne değin Ali, tabir-i caiz ise kan kusup kızılcık şerbeti içti ama kimse kalkıp da "Al Ali, bu onur ödülü senin" ya da "Ali Rıza Türker için de bir özel ödül düşünelim" diyen çıkmadı. Belki de canı gibi sevdiği rahmetli oğlu Ozan Türker adına özel ödül verildiği için düşünülmemiş olabilir, haksızlık etmeyeyim. Bu yılki yarışmaya konuk olacağım. Kısmetse Kuşadası ve yarışmayla ilgili dedikoduları önümüzdeki günlerde nakledeceğim. Bakalım bu akşamki büyük finalde ipi kim göğüsleyecek? Söz müzikten açılmışken devam edeyim; ülkemizi uluslararası alanda temsil eden değerli müzik adamı Fahir Atakoğlu’nun Universal Müzik etiketiyle çıkan son albümünü dinlediniz mi bilmiyorum. ‘As One’ adlı kaseti hala dinlemediyseniz, şanssızsınız. Her zaman olduğu gibi Atakoğlu bu albümünde de hoşgörüyü, sevgiyi, aşkı yaşatıyor.
Bence alın, değer.

Suadiye’deki Çatana’ya sevgili dostum Reina’nın büyük patronu, güzel insan Mehmet Koçarslan ile gitmiştim. Ben yazdıktan sonra Süper Star Ajda Pekkan, Bülent Ersoy ve
pek çok dostum merak edip gitmişler. Size yemin ederim, giden 100’den fazla kişiden
bir tek şikayet almadım.
Ne yemeklerinden ne de hesaplardan. Yani mekanın sahipleri Hasan ve Mehmet Gökpınar kardeşler bu yazıya layıklar. İkisi de güler yüzlü, dünya efendisi insanlar.
O kadar mütevazılar ki
adeta başarılarının altında eziliyorlar. Bu sezon Reina’da açtılar Çatana’yı. Antalya Sanayi ve Ticaret Odası’nın genç ve başarılı başkanı, aile dostum olan sevgili Menderes Türel, sosyetenin güzel kadınlarından Sedef Bozok, sırdaşım İsmail Akkaya ve Feyza Kırca ile birlikte gittik. Bu grubu daha sonra hangi balıkçıya götürdüysem, beğenmediler. Bir kere İşletme Müdürü Seyfettin Taştan, mutfak sorumlusu Nevzat Ekiz, aşçıbaşı Zabi Usta, şefler Musa Karataş ve Türkiye’de pek çok starın menajeri olan sevgili Orhan Alkan ile komedyen Hamdi Alkan’ın kardeşi olan Sadri Alkan pırıl pırıl insanlar. Mezelere doyulmuyor. Sevgili Rifat Ababay diyet yapmaktan kurtulursa onunla gideceğim. Damak tadı gelişmiş olduğu için Ababay’ın da kısa sürede buranın müdavimleri arasına gireceğine eminim. Balık kokoreç, levrek beyti, balık pizza, kalamar ızgara ve dolma, balık pastırma, soyalı uskumru... Daha neler var, neler. Tatlılarda ise bir dondurmalı fırında hurma tatlısı var ki iki tabak yedik. Çatana’yı anlatmak yetmez, yaşamak lazım. Bence Reina’ya gidin ve Çatana’ya uğrayın ama mutlaka rezervasyon yaptırın, çünkü hafta arası bile dolu. Telefon numarası
(0212) 327 07 07. Çatana sonrası Reina’nın barına takıldık. Patron
Ali Ünal, kravat takınca daha şık ve yakışıklı oluyor. Reina’nın müdürü Hüseyin Kaya da övgüyü hak ediyor. Lokalin ekibinin yüreğinde hırs değil, sevgi var. Bence bu yüzden başarılılar. Barda Levent Şentuna, Turan Yeşilöz ve barboy Hikmet Özcan servis yaptılar o gece. Reina yine tıklım tıklımdı. Monik Burla, Ceri Benardete, Hande Demir, Mehmet Mutlu, Ali Karacan, Hakan Ural, Halit Cıngıllıoğu ve konukları, Sergen Yalçın ve sevgilisi Aslı, Tilda-Erol Tezman, Feryal-Kemal Gülman, Ralf Tezman ve sevgilisi Derin Mermerci, Sarah-Alinur Velidedeoğlu, milli basketçimiz Hidayet Türkoğlu, ünlü halkla ilişkiler uzmanı Ayşe Azizoğlu, Cengiz Uras, Selim Hamamcıoğlu ve sevgilisi Ayşe Çavuşoğlu... Kısacası sanat, sosyete ve
iş dünyasından pek çok isim oradaydı.

Efendim, tambur üstadı Ercüment Batanay’ın onuruna Bostancı Gösteri Merkezi’nde bir sanat şöleni düzenlenmişti. Geceden elde edilen hasılatın tamamının, eşi Seyhan Batanay’a verilmediğini Seyhan Hanım’ın ağzından yazmıştım. Geceyi düzenleyen Şakir Eroğlu’nu suçlayan Seyhan Batanay, onu mahkemeye verdiğini söylemişti. Beni arayan Şakir Eroğlu, Seyhan Batanay’ın yalan söylediğini ve olayı saptırdığını iddia etti. Valla artık kim haklı, kim haksız bilemem. Bunun kararını mahkeme verecek. İki yıldır Miami’de yaşayan, bir zamanlar candostum İzzet Çapa’nın sağ kolu olan Ergun Yıldız, Türkiye’ye döndü. Ve geçenlerde Laila’nın içinde açılan Gatto Bar’ın başına geçti. Patronlar Süleyman Köse, Raşit Karakuş ve Oğuz Kayhan, Ergun ile kış sezonunda da birlikte olacaklar. Ergun bilenmiş. Bence pek çok işletmeci Ergun’dan korksun. İlk gecesinde sanat, sosyete, iş dünyasından pek çok ünlü Ergun’u yalnız bırakmadı. Muhteşem bir açılış oldu. Belki Laila’nın açılış galasında bile bu kadar kaliteli topluluk bir araya gelmemişti. Kimler mi vardı? Modanın duayenleri sevgili Canan Yaka ve Yıldırım Mayruk, genç iş adamı Ergin Tanca, Mayruk’un ortağı Barbaros Şansal, Sema Cıngıllıoğlu ve yeniden evlendiği yakışıklı kocası
Ömer Abacı, sırdaşım İsmail Akkaya, Le Cigare’ın ortağı Sabi Totah ve sevgilisi Sevcan, Sedef Bozok, Feyza Kırca, Metin Has, Neo ve Love’ın işletmecisi sevgili Tunç, Binnaz Avcı, Nevgül Andaç, hızlı çapkınlardan Bahaettin Demir, Gökhan Yüzbaşıoğlu, Nurdan Gür, Nilgün-Mehmet Esinli, tabii ki İzzet Çapa, Le Select’in patronu Kemal Koç, Arto, Ortaköy HSBC’nin müdürü Filiz Yolaçan... Efendim, kısmetse pazar günü buluşmak üzere
hoş kalın, hep mutlu yaşayın.

Yazara e-mail: