DÜNYA EMZİRME HAFTASI - ANNE SÜTÜ BOY UZATIYOR

Anadolu Sağlık Merkezi’neden çocuk sağlığı ve hastalıkları, yenidoğan uzmanı Doç. Dr. Nermin Tansuğ, anne sütü alan bebeklerin ilk 20 yılını değerlendirdi: “Çocukluk döneminde boy uzaması, beslenme ve sağlığın göstergelerinden biri. Erişkin boyunu genetik faktörler belirlese de yaşamın ilk yıllarında sağlıklı beslenen bebekler daha iyi boy atar.
İngiltere’de yapılan bir çalışmada anne sütüyle beslenen bebeklerin erişkin dönemde daha uzun oldukları, bunun da bacak uzunluklarının daha fazla olmasından kaynaklandığı ortaya çıktı. Bu fark kadınlarda 1 cm., erkeklerde 2.5 cm. bulundu. İrlanda’da yapılan bir başka çalışmadaysa boyun 1.7 cm., bacakların da 1 cm. daha uzun
olduğu gösterildi. Bu çalışmalarda anne sütünün alım süresinin
etkili olmadığı da vurgulandı.
Anne sütünde IGF-I (insülin benzeri büyüme faktörü), leptin, ghrelin gibi maddeler var. IGF-I, büyüme hormonunun önemli bir modülatörü. Ayrıca anne sütü, içerdiği protein miktarı ve niteliğiyle de IGF-1’i etkiler. Bebeklik döneminde bu faktörün düşük, ergenlik dönemindeyse yüksek olduğu, bu nedenle ergenlik döneminde boy uzamasının daha fazla olduğu kanıtlandı.

Obeziteye etkisi
Araştırmalarda anne sütüyle beslenen bebeklerin, bebeklik ve ergenlikte ağırlıkla vücut kitle indekslerinin mamayla beslenen bebeklere göre, daha düşük olduğu ve ileri yaşlarda obezitenin daha az görüldüğü de ortaya çıktı. Anne
sütü ne kadar uzun süre alınırsa obeziteden o kadar iyi korur.

Kan basıncına etkisi
Anne sütünün kolesterol ve LDL içeriği yüksek. Anne sütüyle beslenen bebeklerde total kolesterol miktarları da yüksek. Ama bu yükseklik, programlayıcı etkiyle uzun dönemde kolesterolün düşük olmasını sağlar. Birçok çalışmanın birlikte değerlendirilmesinde, bebekliğinde anne sütüyle beslenmiş 17 yaşın üzerindeki kişilerde total kolesterolün ve düşük dansiteli kolesterolün daha düşük olduğu gösterildi.
Anne sütüyle beslenen bebekler aynı zamanda ergenlik döneminde daha düşük kan basıncına sahip. Ergenleri inceleyen geniş kapsamlı bir araştırmada, 13-16 yaşlarda sistolik kan basınçlarının daha düşük olduğu görüldü. Hatta erken doğan bebekleri kapsayan bir çalışmada da anne sütüyle beslenenlerin 13-16 yaşlarda kan basınçlarında belirgin düşüşler belirlendi. Anne sütünün bu etkisinin uzun zincirli çoklu doymamış yağ asidi seviyesinin yüksek ve sodyum içeriğinin düşük olmasından kaynaklandığı düşünülüyor.

Zeka gelişimine etkisi
Çeşitli çalışmalarda anne sütünün zeka ve beyin gelişimine olumlu katkı yaptığı bildirildi. Birçok araştırmanın değerlendirildiği geniş kapsamlı bir çalışmada annenin zeka düzeyi gibi birçok etkili faktör dışlandığında bile anne sütünün tek başına etkili olduğu görüldü.
Düşük doğum ağırlıklı bebeklerde anne sütünün zeka gelişimine katkısı daha fazla. Anne sütünün bu etkisinin, içerdiği uzun zincirli çoklu doymamış yağ asitlerinden kaynaklandığı sanılıyor. Annelere dokasoheksanoik (DHA) içeren vitaminler verildiğinde sütün içeriği dokasoheksanoik açısından daha yüksek bulundu ve bu annelerin bebekleri 30’uncu ayda psiko- motor gelişim yönünden daha iyi bulundu. Emziren annelerin DHA ile desteklenmesi faydalı olabilir. Anne sütünün zeka gelişimine katkısı sadece içeriğiyle ilgili değil, annede uyarılan hormonlar, anne-
bebek bağının daha iyi kurulması gibi faktörlerle de alakalı.”

BiTTi