HER MÜZiK LiMANINDA BiR SEVGiLiM VAR

Şevval Sam, müziği de tıpkı oyunculuk gibi bir ‘gezginlik’ ve ‘deşifre etme’ süreci olarak görüyor. Sam’la ‘Göğe Selam 2’den başlayarak müzik ve oyunculuk yolculuğunu konuştuk.

Sanatçı bir aileden geliyorsun ama ‘Süper Baba’ dizisine kadar aklında neler vardı merak ediyorum...
Hayat mücadelesi içinde bir başlangıç yaptım. Eski eşim Metin’le (Tekin) bir reklam filminde oynamıştık. ‘Süper Baba’ için bir karakter aranıyormuş, beni buldular. Baktım; bu tekliflerin arkası gelmeye başladı.

Birçok dizide yer aldın ama ‘Gülbeyaz’ın yeri başkaydı sanki...
‘Aşkın Dağlarda Gezer’; Güneydoğu dizilerinin öncüsüdür. ‘Gülbeyaz’ da Karadeniz dizilerinin... ‘Feride’ alışılmışın dışında bir karakterdi. ‘Yıldızların Altında’da ilk kez şarkı söylemeye başladım. ‘Gülbeyaz’ müthiş bir kesişmedir. Hayatıma Kazım Koyuncu gibi özel bir insan girdi.

Bir ‘proje yorumcusu’ olmaktan rahatsızlık duyuyor musun?
Müzikle ilgili şevkimi anlayan Hasan Saltık gibi bir yapımcım var. Kalan Müzik okulunun öğrencisi olarak gördüm kendimi. Bir yolculuk yapıyorum. Gezgin bir kitap yazabilmek için önce birçok dünya keşfetmeli. Deşifre etme süreciydi. Bu bir hırs değil.

Arabesk söylemek çok ‘sen’ değildi sanki...
İlgisi yok. Lezbiyen değilim ama rol gerektiriyorsa oynayabilirim. Müzikle ilişki kurma biçimimle ilgili her şey söylenebilir ama ‘samimiyetsiz’ asla.
Zincirlikuyu Yapı Meslek Lisesi’nde okudum. Koleje gitmeyi reddediyordum. Belki o; içimdeki sosyalist tarafın masumane bir tezahürüydü. Meslek lisesinde arkadaşlarım Gültepe, Çeliktepe gibi semtlerden düşük ve orta gelirli ailelerin çocuklarıydı. Arabesk dinliyorduk. Ama ben bir yandan annem dolayısıyla klasik müzik, Portekiz Fadoları da dinliyordum.

Çok ağır eleştiriler de alıyorsun...
Beğenmeyebilirler... Eleştirilecek yönüm yok mu? Var elbette. Uzman olmak başka bir durum. Ben gezginim. Ya bir aile kurarsın, karada bir yuvan olur ya da her limanda bir sevgilin vardır. Benimki ikinciye benziyor.

Kendi şarkılarınla albüm yapacak mısın bir gün?
Bu demlenmeyle ilgili... Kendi ‘cümlelerim’ de hayata geçecek önümüzdeki yıllar içinde. Zamanı gelince yapacağım. 40 yaşıma geldim. Bu koşturma yavaşlayacak.

İÇİMDEKİ ROCK’ÇI KADINI KEŞFETTİM!

Barış Manço ile büyüdük biz. Kurtalan Ekspres’in önemini gayet iyi biliyorum.
Bu projede selam yollanan ve dünyada birtakım şeyleri değiştirmiş ruhlar gittiği zaman aslında gitmiş olmuyorlar. Bu ruhlara bedenleri darmış zaten, onu net biçimde görüyoruz. O nedenle bu projede yer almak benim için çok kıymetli. “Herhalde bir tek rock söyleyemem” diyor-dum tarz olarak. Kurtalan Ekspres’in desteği olmasa söyle-yemezdim zaten. İçimde var olan başka birini daha keşfettim. Çok hoşuma gitti. Bakarsınız bir filmde ‘rock’çı bir kadın’ı oynarım, kim bilir...

PROJEYE KİMLER KATILDI?

Kurtalan Ekspres öncülüğünde Barış Manço, Cem Karaca, Bahadır Akkuzu, Âşık Mahzuni, Âşık Veysel, Kazım Koyuncu, Nazım Hikmet, Neşet Ertaş, Pir Sultan ve Yavuz Çetin’e selam vermek üzere ilkinden 2 yıl sonra ‘Göğe Selam 2’ albümü yapıldı. Albümde Kurtalan Ekspres dışında Hayko Cepkin, Haluk Bilginer, Yavuz Bingöl, Şevval Sam, Duman, Bülent Ortaçgil, Niyazi Koyuncu, Umut Kuzey, Fatma Turgut, Nejat Yavaşoğulları, Cahit Berkay ve Emrah Karaca gibi önemli isimler, toplam 13 şarkı icra ediyor.

KURTALAN EKSPRES’TEN AHMET GÜVENÇ: ‘GÖĞE SELAM’ BİZİM BORCUMUZDU!

* İkinci albüm daha bütünlüklü kayıtları daha derli toplu oldu; sonuçtan çok memnunum.
* Albümdeki şarkılar Kurtalan Ekspres düzenlemeleriyle söylendi. Bu projenin ruhu bu...
* ‘Göğe Selam 1 ve 2’; gelecek nesiller için önemli birer belge. Biz de köprüsüyüz.
* Ülkemizde; askeri darbeler nedeniyle nesiller arası kültürel ilişkiler sık sık kopmuştur. O ilişkiyi sonradan şarkılar sağlar. Ben 62 yaşındayım ama hâlâ müzisyen olarak bu rolü üstlenmek zorunda-yım. Oysa yeni gruplara bu görevi devretmiş olmayı isterdim. Ülkenin kaybettiği zaman nedeniyle iş başa düştü. Bundan Kurtalan Ekspres olarak şikayetçi değiliz. Başta sahne paylaştığımız Barış Manço, Cem Karaca, Bahadır Akkuzu gibi dostlarımıza vefa borcumuzdur. Hatta bilgisayarın ve internetin yanlış kullanımından ötürü yalnızlığa itilen ve Gezi Parkı’nda birbirlerini ne kadar sevdiklerini anlayan genç kuşaklara da borcumuzdur.

HAYKO CEPKiN: BU ADAMLAR MÜCADELE KOKAR!

Türkiye tarihine ; müzikal anlamda damga vurmuş koca yürekli adamların; Kurtalan Ekspres’in yanında; yeni nesil bir çömez olarak takdir görmek çocukluğumdan beni gurur kaynağımdır. Attığım her
adıma kendi adımlarıymışçasına sevinen ve
‘mücadele kokan’ bu adamlara bana birlikte
mücadele şansını ikinci kez verdikleri için de
sonsuz gururlu bir teşekkürü borç bilirim.
‘Maden Ocağı’; yıllara meydan okuyan, güçlü bir parça olmasına rağmen tozlu raflar arasındaydı. Bir Cem Karaca şarkısına yeni bir kayıt ile nefes olabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum.