Cadde “iNSAN AŞKSIZ EKSiK KALIYOR”

“iNSAN AŞKSIZ EKSiK KALIYOR”

02.06.2012 - 19:26 | Son Güncellenme:

Yeni kuşak erkek oyuncuların başarılı isimlerinden biri o.

“iNSAN AŞKSIZ EKSiK KALIYOR”

Oynadığı filmler ve dizilerde rol yeteneğiyle birlikte yakışıklılığı da konuşuluyor. Kadın hayranları gün geçtikçe artan Kenan Ece, ‘Elle Man’in konuğu oldu

Haberin Devamı

Sohbet çocuklukla başlıyor. Babasının görevi nedeniyle gidilen Dubai’de doğmuş. Üç yaşındayken anne-babası ayrılıyor. Ayrılığın onun üzerinde olumsuz bir etki yaratmadığından söz ediyor. Çocukluğuna dair hatırladığı en güzel anıları, Marmaris Martı Oteli’nde geçenleri. Annesinin ikinci eşi oranın genel müdürü. Özgür ve mutlu zamanlar geçirdiğini anlatıyor.

İlk gösteri heyecanıİlk izleyici karşısına geçip performans sergilediği gösterisi, yine Martı Otel’de gerçekleşmiş. İskelede başlayıp denize atlamayla ve deniz içinde yapılan karate şovuyla sona eriyormuş gösteri! Lakin izlemeye bir tek seyirci gelmiş, Ressam Özden Narin. Kenan tebessümle “Özden Hanım sanatçı duyarlılığıyla beni ilk gösterimde yalnız bırakmadı” diyor.
İlkokulu İstanbul’da okuduktan sonra, Avusturya Lisesi’ni kazanıyor, sekiz yıllık eğitimi süresince her yaz yurt dışında yaz okullarına gidiyor. Unutamadığı anıları arasında, bu yaz okullarından birindeyken yaptığı bir kaçamak yer alıyor. “15 yaşında ilk kez aşık oldum. Onu görebilmek için Viyana’daki okuldan kaçıp trenle Budapeşte’ye gittim. Şimdi düşününce hem hayret ediyorum ‘Nasıl yapmışım öyle bir şeyi?’ diye, hem de o günleri keyifle anıyorum. Sanırım aşık olunca aşka teslim olup kendimi de şaşırtıyorum” diyor.

Haberin Devamı

Madem konu aşka geldi, hemen bugünkü aklıyla nasıl yaşadığını soruyorum aşkı. “Cesaretle ruhumu keşfediyorum, onunla yüzleşiyorum, kalıplarımı kırıyorum, olgunlaşıyorum. Genelde hayatı belli bir matematikle algılamaya ve çözmeye çalışıyorum. Fakat aşk söz konusu olunca mantığım iflas ediyor, çalışmaz oluyor. Aşk beni bazen uçuruyor, bazen yere çalıyor ama hep mantığımın ruhumu karanlıkta bıraktığı yerlerini aydınlatıyor. İnsan aşksız eksik kalıyor” diye tarif ediyor.

ABD ve İrlanda dönemiAvusturya Lisesi’nin ardından üniversite eğitimi için ABD’yi seçiyor, tiyatro ve ekonomi eğitimi alıyor. “Bu kadar oyunculuk sevdalısıyken, ekonomi eğitimi almanın anlamı ne?” diyorum. “Babam tiyatro eğitimi almak istediğimi söylediğimde karşı çıkmadı, lakin onunla birlikte başka bir meslek edineceğim bir bölüm de okumamı istedi, eskilerin deyimiyle ‘Kolunda bir altın bilezik olmalı’ dedi” diye cevaplıyor. Ekonominin insana reel düşünme biçimini öğrettiğini ve oyunculuk için ona fayda sağladığını düşünüyor. Sonra ver elini Dublin.

Haberin Devamı

Bir enerji firmasında, finansal analiz işine başlıyor, ilk aylar şehre adapte olamıyor ve sık sık dönmeyi düşünüyor. Ardından Gaiety Oyunculuk Okulu’na kaydoluyor ve buradaki derslerde bir arkadaş çevresi oluşuyor. Şimdi keyifle andığı Dublin’in onu sarmaladığı günler başlıyor. İki senenin ardından tam çalışma izninin sona ereceği günlerde, İrlanda’nın sevilen bir dizisi için görüşmeye çağrılıyor. O görüşmenin ardından, Dublin iki yıl daha onun şehri oluyor! Oyunculuk tam anlamıyla yaşam biçimi halini alıyor.

Türkiye’ye dönüşDönüşte ilk projesi ‘Masumlar’ dizisi. Ama, kanalla yapımcı arasındaki sorunlar yüzünden ilk iki bölümü çekilen ve tanıtımları dönmeye başlayan dizi yayınlanamıyor. Yeni teklif beklerken boş durmamak için bir anaokulunda İngilizce öğretmenliği yapıyor. Gelen bir teklif bu işi kısa ömürlü kılıyor. Geçen aylarda kaybettiğimiz Yusuf Kurçenli’nin son filmi ‘Yüreğine Sor’da, Tuba Büyüküstün’le başrolü paylaşıyor.

Haberin Devamı

Dizi film dünyasında, izleyiciyle ilk buluşmasıysa ‘Samanyolu’yla gerçekleşiyor. Ardından ‘Deli Saraylı’, ‘İzmir Çetesi’ ve ‘Ay Tutulması’ geliyor. Ece, artık Türk televizyon izleyicisinin tanıyıp sevdiği isimlerden biri olmuştur. Birçok oyuncu, televizyon dizilerinde oynamanın, oyunculuğun gelişimine katkı sağlamadığını düşünür. Kenan buna katılmıyor; “Dizilerin hızı oyuncuya sahne çözümleme pratiği kazandırıyor. Sahneyi okuduğum anda hemen çözümlemeye başlıyor ve onu nasıl canlandıracağıma karar verebiliyorum. Dizilerin bana kazandırdığı en önemli şey bu. Elbette işin ekonomik getirisi de görmezden gelinemez” diyor.

KALIPLARIN ADAMI DEĞiL

“Karakter yaratabileceğim roller oynamak istiyorum. Poz vererek ‘rol kesmek’ bana yetmiyor. Rolün küçüğü-büyüğü fark etmez. Özellikle sinemada değişik renklerimi gösterebileceğim karakter rollerinin peşindeyim. Beni tatmin edecek şey, kalıplarımı kırmak ve ruhumun derinliklerine inmek.”