‘Yeni yıla nasıl girersen öyle devam eder’ olayı gerçekse bu sene en beter senelerimden biri olacak demektir

Hem yıldönümümüzü hem de 2012’ye ‘bebeğim oldun ilk günden’ diyebilmek için bu sene çok umutluydum. Genellikle yılbaşı gecelerim çok güzel geçmiyor doğrusu, bir tanesinde gittiğimiz yerde çok içtiğim için gece yarısı olmadan sızıp kalmıştım. Bir tanesinde hoşlandığım adam gelecek diye hiç istemediğim bir partiye gidip babayı almıştım. Bir tanesinde halamlarla okey oynarken taş çaldığım için bulaşığı ben yıkamak zorunda kalmıştım.

Haberin Devamı

Her şey ayarlanmışken...
O yüzden bu sene farklı geçsin istedim, planımı programımı ona göre yaptım. İşimi de şansa bırakmayayım dedim, adama “Sen kenarda dur, her şeyi ben halledeceğim” diyerek aldım sazı elime. Binlerce seçeneğin arasından neredeyse kurayla ne yapacağımızı seçmek zorunda kaldım. Ertesi gün nerede kahvaltı edeceğimizi bile ben düşündüm. Her şey dört dörtlük bizi bekliyordu, sevgilim, ben, sınırsız kuruyemiş ve Sezen Aksu.

Falcıya bak sen
Hiçbir şey bu planımı erteleyemezdi, suya düşüremezdi, bu plana asla taş koyamazdı. Hatta öyle ki, Avon’un partisinde fal bakan çocuk, yedi ceddimi bildiği halde “Yılbaşında evde oturacaksın” dediğinde hemen arkamdakilere dönüp “Bilmiyor ya” demiştim. Bir falcı neden yılbaşı günü ne yapacağını sana söyler diye düşünüyorsan, adam her şeyi bilince aklıma soracak soru gelmemişti, “Ne zaman kilo vereceğim” diye sordum, bir de bunu işte.

Plan yapmayacaksın!
Ben sabırsızlıkla 31 Aralık’ı beklerken, her zaman söylediğim bir söz bana tekrar tekrar tokat gibi çarptı, “Şu hayatta hiçbir zaman plan yapmayacaksın, olmuyor, olsa bile kıymeti olmuyor” diye. Bir hasta olmuşum, olmayan beynimi kaybettim yüksek ateşten. Öksürmekten bütün iç organlarım dışarı çıktı, zangır zangır titremekten koca dişlerim çatladı, üşümekle terlemek arasında kalan ayaklarım bir süre sonra görevinden istifa etti, bağımsızlığını ilan etti. İki gün boyunca sadece uyudum, uyandığımda canım yanıyordu, kabusları gerçek zannediyordum. Bir ara yatağımın kenarında bir sürü kafası olmayan adamı gördüğüme inandım.

Haberin Devamı

Bi hasta oldum ki sormayın
Hayatım boyunca ben hiç bu kadar hasta olmamıştım, nefes alırken bile canım yanıyor resmen. Kendime ne yaptım ne ettim bilmiyorum ama hem ciğerlerimi üşütmüşüm, hem idrar yollarımı, hem de grip olmuşum. Yani bitkisel hayata girsem kimse yadırgamaz, kaldı ki zaten girmiş gibiydim, her şey uyur uyanık vaziyetteydi. Bu halde değil Sezen Aksu’yu dinlemeye gitmek, Ankaralı Namık ve Elvan Dalton mutfakta dans etse “Ne yapıyorsunuz, bizim evde ne işiniz var?” demem. Sadece kusmadan kusmaya ayağa kalkıyorum, onda da dünyam başıma yıkılıyor zaten. Sevgilimde yazık, durup durup bana çorba pişirdiği yetmiyormuş gibi, ben yüksek ateşten fenalaşınca beni sırtlayıp hastaneye götürmüş. Büyük ihtimal 1-2 aya kalmaz bu kez onun bel sorunlarını yaşayacağız, boru değil damacana taşımıyor sırtında ergenlik çağına girmiş bir fil taşıyor.
Bu sene yeni yıla, battaniye altında televizyon başında yanımda onlarca hap ve mandalinayla uyuyakalmış bir vaziyette girdim. Umuyorum bütün senem böyle geçmez, havai fişek bile göremedim o kadar umutsuzum. 2011 bana giderayak en büyük kazığını attı yemin ederim, bütün sene gidemediğim yerin taksitlerini öderken resmen kan ağlayacak içim.

Haberin Devamı

Yazının Norma’sı:

2012 yılında çok mutlu olun, eski sevgilileriniz sizin b..unuzu yesin, sürüm sürüm sürünsün kapınızda, köpek olsun. Amin.