Vedat Özdemiroğlu

Vedat Özdemiroğlu

vedatozdemiro@gmail.com

Tüm Yazıları

56 bitti, 7 maç kaldı. 24 takım gitti, 8 takım kaldı. Kesin olan şu ki, 2010 Dünya Kupası; Güney Amerika, Avrupa ya da Afrika’ya gidecek. Pardon, Afrika’da kalacak.
Başından beri takımım Arjantin. Çünkü Maradona’nın teknik direktör, Messi’nin de 10 numara olması, bilim kurgu gibi. Arjantin’in Almanya’yı geçip Gana ile yarı final oynamasını ister deli gönül. O maçı kim alırsa, Brezilya-İspanya maçının galibiyle oynasın ve şampiyon olsun! Arjantin ya da Gana bunu beceremezse, o zaman iş değişir, Hollanda alsın kupayı!
Gönlüm böyle demekle birlikte, aklım yarı finalin dört takımının da Güney Amerika’dan çıkacağını fısıldıyor.
İlginç olasılıkların biri de Uruguay ile Paraguay’ın final oynaması. MFÖ şarkısındaki gibi, “Kafiye olsun diye değil.” Zaten başlık da onlardan.
Son dakika: Aklım ağır bastı, Güney Afrika’da finali kıtadaş rakiplerini eleyen Arjantin ve Brezilya arasında oynanacak.

Haberin Devamı

İKİ RESiM ARASINDAKi 7 FARK

GEL GiDELiM GÜNEYLERE...

1-VERESİYE?SATAN, mazlum dostudur. PEŞİN?SATAN, faiz erbabıdır.
2-VERESİYE?SATAN, güvenmek nedir bilir. PEŞİN?SATAN, güvenmez ve güvendirmez.
3-VERESİYE?SATAN, yeni hayat kurma şans ve heyecanına sahiptir. PEŞİN?SATAN, statükocu olmak zorundadır...
4-VERESİYE?SATAN, dayanışma dostları bulacak gibidir. PEŞİN?SATAN, sahte dostlara sahibe benzer.
5-VERESİYE?SATAN, belki de anlam alemine dalacaktır. PEŞİN?SATAN, hep tüccar kalacaktır.
6-VERESİYE?SATAN, kaybettiği için korkusuzdur. PEŞİN?SATAN, kazandıkça kaybetmekten daha çok korkar.
7-VERESİYE?SATAN, zararı kendine adamdır. PEŞİN?SATAN, küresel zararlıdır.

KISA TÜRKiYE TARiHi
Fen bölümü öğretmenlerinin kararlı, organize ve sessiz biçimde öğrencilere ‘taktığı’ yegane ülke...

TARiHTE O GÜN
Evli çiftlerin giderek birbirlerine benzedikleri ilk kez iddia edildi. (30 Kasım 604)

KARŞILAŞTIRMALI EDEBiYAT

GEL GiDELiM GÜNEYLERE...

“Düşünüyorum, öyleyse varım.” Descartes (1596-1650)
“Düşünüyorum, öyleyse vurun!” İlhan Selçuk (1935-2010)

Haberin Devamı

EN SON NEREDE GÖRÜLDÜ?
ÖMER ÜRÜNDÜL:
Günlüğüne ‘Artık duran toptan başka hiçbir şey beni heyecanlandırmıyor!’ yazarken.

AA!
Günün birinde Robert de Niro ile çalışacağım aklıma
gelmezdi... Hala da gelmez!

NECiP MAHFUZ

GEL GiDELiM GÜNEYLERE...

Mısır’ın büyük romancısı Necip Mahfuz’un ‘Midak Sokağı’ adlı başyapıtını yıllar önce okumuş, çok etkilenmiştim. Geçenlerde ‘Kahire Üçlemesi’ne başlamış, ilk kitabı ‘Saray Gezisi’nin güzelliğini bu köşede belirtmiştim. Üçlemenin diğer kitaplarını, ‘Şevk Sarayı’ ve ‘Şeker Sokağı’nı da okudum ve artık zihnimle kalbimin bir bölümü, hep bu usta yazarın şehrine, Kahire’ye ait olacak.
1911-2006 arasında yaşayan Necip Mahfuz, 1988 Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldığında El Ahram gazetesi, aşağıdaki başlığı boş yere atmamış, emin olun: ‘Nobel, Necip Mahfuz’u kazandı!’

ŞU HAYATTA NE YAPTIM?Müziğe çok erken başladım. O kadar erken ki, yedi yaşında piyanoyu bıraktım.

YORUMSUZ
“Yeşilin yanmasına 14 saniye var, dövsem yetişemem, dua et sen!” (Trafikte bir şoförden diğer şoföre)