Cadde Yasmin Levy sema yapmayı öğrenecek

Yasmin Levy sema yapmayı öğrenecek

26.12.2018 - 12:46 | Son Güncellenme:

Ladino müziğin dünyaca ünlü temsilcilerinden Yasmin Levy, konser için geldiği ve Mevlevilikten çok etkilendiği Konya'yı, sema yapmayı öğrenmek amacıyla yeniden ziyaret etmeye karar verdi. Yasmin Levy, "Mevlevileri dönerken dikkatle izledim ve 'bunu öğrenmek istiyorum' dedim. Öğrenmem için beni davet ettiler" dedi.

Yasmin Levy sema yapmayı öğrenecek

Ladino müziğin dünyaca ünlü temsilcilerinden Yasmin Levy, konser vermek için geldiği Konya'da, Mevlevilikten etkilenerek sema yapmayı öğrenmek üzere tekrar kenti ziyaret etme kararı aldı.

Haberin Devamı

Sosyal medyada takipçileri tarafından "kalbi ses tellerinde atan kadın" diye tanımlanan Yasmin Levy, ilk kez geldiği Konya'da, Selçuklu Kongre Merkezi'ndeki bin 700 kişilik salonda hayranlarına konser verdi.

Anne ve babasının Türkiye kökenli Yahudiler olduğunu aktaran Levy, ailesinin Manisa'dan İsrail'e göç ettiğini, kendisinin de Kudüs'te Arap komşularının olduğu bir mahallede doğduğunu söyledi.

Ben Türk'üm
Türkiye'de bulunmaktan dolayı çok mutlu olduğunu belirten Levy, Türkiye sevgisini şöyle anlattı:
"Size şunu söyleyeyim, bir buçuk yaşındayken çekilmiş bir resmim var. Babam orada Türkçe bir müzik açmış, ben ortada oynuyorum ve babam bana diyor ki, 'Yasmin Türk!' Babam, ablama ise Fransız diyordu. Ben Türk'üm, bu müzikle büyüdüm"

Haberin Devamı

Orhan Gencebay ile tanışmak istiyor
Türkiye'deki köklerini aramak için babasının memleketine, Manisa Belediyesinin davetlisi olarak gittiğini ifade eden Levy, şöyle devam etti:
"Manisa Belediyesi beni davet etti. Babamın evini bulamadık, yıkılmış. Ancak şunu söyleyeyim, eğer babam Türkiye'ye geldiğimi ve onun evini Manisa'da aradığımı bilseydi buna çok memnun olurdu. 4 kardeşiz, annem babamın ikinci eşi. Evlendiklerinde aralarında 23 yaş varmış. Annemin ataları da Kudüs'e Türkiye'den gelmişler ama annem Kudüs doğumlu. Evde Orhan Gencebay müzikleri ile büyüdüm. Çocukluğumdan beri onu dinlerim. Orhan Gencebay ile tanışmayı, onunla şarkı söylemeyi çok istiyorum. Önce filmlerini izledim, sonra da şarkılarını dinledim. 14 yaşındayken İbrahim Tatlıses, sonra Zeki Müren ve Bülent Ersoy dinledim."

Sema yapmayı öğrenecek
Konya'da, semazenlerden çok etkilendiğini vurgulayan Levy, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Semazenler dönerken tevazuyu hissettim. Kendilerini çok ama çok küçük olarak niteliyorlar. Evet biz çok küçüğüz. Allah büyük olandır. Biz hiçbir şeyiz. Sufiler ile bugün tanıştım. Onları yıllardır biliyordum ancak daha önce hiç karşılaşmamıştım. Bugün gerçek anlamıyla buluştum. Ben Allah'a inanan bir insanım. Sahneye çıkmadan evvel hiçbir zaman 'Allah'ım bana şans ver' demem. 'Allah'ım güzelliğini benim üzerimden ulaştırmama yardım et' derim. Bu ses benim değil Allah'ındır, isterse alır."

Haberin Devamı

Levy, Sufizmi ilk kez sanatçı Ömer Faruk Tekbilek'ten duyduğunu aktararak, şöyle konuştu:
"Eşi Suzan iyi bir arkadaşımdır. ABD'de onunla konserlere katıldım. O bana sufizmi anlatırken öksürmeye başladı. 'Ne oluyor, hasta mısın, ambulansı arayım mı' dedim. Çünkü nefes alamıyordu, çok korkmuştum. Dedi ki 'ben Allah'ı çok seviyorum ve ondan bahsederken duramıyor, ağlıyorum'. İşte sufizm ile o gün onun üzerinden ilk kez tanışma fırsatı buldum." AA