Cadde Yepyeni Sultanahmet

Yepyeni Sultanahmet

06.06.2011 - 20:35 | Son Güncellenme:

Sultanahmet, yılbaşında trafiğe kapatıldı. Ardından zeminler kaldırıldı, dış cepheler yenilendi. 2013’de Marmaray hattı buraya bağlanacak. Akbıyık Caddesi ise Bodrum Barlar Sokağı’ndan farksız. Buraya ne olmuş böyle? Tempo Dergisi araştırdı

Yepyeni Sultanahmet

Tramvaydan Sultanahmet durağına indiğimde saat 10’u gösteriyordu. 1990’lı yıllarda babamın turistlere rehberlik yaptığı semte yabancı sayılmam. Tarihi Yarımada, çocukluğumdan bu yana, sadece turistlere hizmet veren ya da Ramazan ayında semtin tarihi havasını solumak için gidilen bir yerdi. 2010 İstanbul Avrupa Kültür Başkenti çalışmalarıyla başlayan hareket, 2011’de ivme kazandı. Yapılan çalışmalar, artık buranın şehrin en gözde meydanlarından biri olacağını gösteriyor. Bu gelişmeyi yerinde görmek için Sultanahmet’teyim. En büyük değişim İmren Öktem Caddesi’nde. Burası, Adliye Sarayı’ndan dolayı haftanın her günü işlek. Ancak bina, haziran sonuna kadar Çağlayan’daki yeni Adliye Sarayı’na taşınmış olacak. Büyükşehir Belediyesi, binanın altında arkeolojik kazı yapılmasını istiyor; ancak henüz Anıtlar Kurulu’ndan izin çıkmadı. Bu yüzden yüksek ihtimalle burası kent müzesine
dönüştürülecek. Binanın karşısındaki tarihi 1001 Direk Sarnıcı, sokağın yeni gözdesi. 1980 yıllık tarihi mekan, İstanbul’un en aktif adreslerinden biri. Birçok kongre, davet ve düğüne ev sahipliği yapıyor.

Haberin Devamı

Yoğunluk 2.5 katına çıkacak
Meydana Çemberlitaş’tan gelmek isterseniz, Divanyolu Caddesi’ndeki temiz görüntüyü fark edeceksiniz. Aksaray’dan Sultanahmet Meydanı’na kadar dış cepheleri yenileyen Fatih Belediyesi’nden aldığımız bilgiye göre, restorasyonlar, temmuza kadar bitecek. Dile kolay. Fatih Belediyesi’nin verilerine göre, 2010 Kültür Başkenti Ajansı’nın yürüttüğü çalışmalarla birlikte Sultanahmet ve çevresinde yedi, Hocapaşa’da üç, üst Laleli’de beş milyon TL harcandı. Alt Laleli’deki üç milyon TL’lik çalışma hâlâ devam ediyor. 2013’ün son aylarında gelmesi beklenen Marmaray hattıyla bölgedeki yoğunluğun 2.5 kat artacağı düşünülüyor. Marmaray’ın bir durağı Sirkeci’de olacak. Üsküdar’dan gelen yolcu, Sirkeci’de inecek ve tramvayla Sultanahmet’e gelecek. Bu hatlarda oluşacak yoğunluğa da çare var. Cruise gemilerinin yanaştığı Tophane/Salıpazarı’yla Sultanahmet Meydanı arasında turistlere özel ek tramvay durakları planlanıyor.
Değişiklikler, restorasyon ve yapı çalışmalarından ibaret değil. SUYAD’ın Milyon Taşı’nın
500 metre çevresinde planladığı Türk Kahvesi, Lokum ve Şerbet, Türk Yemekleri ve El Sanatları Festivali olmak üzere dört projesi var. Mayıs ayında Klasik Otomobiller Rallisi’nin Anadolu etabı için Sultanahmet Meydanı’nda 400 bin TL’ye yakın para harcandı. Bunun 65 bin TL’si SUYAD’a ait. Geri kalanında, Turizm Atölyesi, Büyükşehir Belediyesi, Fatih Belediyesi, İstanbul Valiliği ve AB Genel Sekreteri Egemen Bağış’ın desteği var. Eylülde meydan yine şenlenecek. Kültür Bakanlığı’ndan izinler alındı. Bunları öğrenince, semtin eski eğlence mekânı Gülhane Parkı’nı hatırlıyorum. İçerisinde hayvanat bahçesi bulunan parkta, akşamları konserler düzenlenirdi. Artık burada yürüyüşler yapılıyor. Ama yakında edebiyatseverler tarafından da bolca ziyaret edilebilir. Çünkü 2008’de açılan İslam Bilim ve Teknoloji Müzesi’nin yanına bir de Edebiyat Kütüphanesi Müzesi geliyor.

Haberin Devamı

Müzelerde devrim var
Türklerin buraya ne kadar geldiğini ölçmenin en iyi yolu, müzelerin istatistiki verileri. Bunu öğrenmek için Topkapı Sarayı’nın avlusundaki Darphane Binası’ndayım. Müdür Hüseyin Avni Coşan, Müze Kart’ın çıkmasıyla Türk ziyaretçilerin arttığını söylüyor. Yerebatan Sarnıcı, 2011’in ilk yarı verilerine göre 440 bin 240 yerli ziyaretçi sayısıyla Topkapı Sarayı’ndan sonra en çok Türk ziyaretçi çeken yer. Sarayda Kültür Bakanlığı’nın birçok projesi var. Coşan, Milli Savunma Bakanlığı’nın levazım depolarını işaret ediyor. Burası Kültür Bakanlığı’na devredilecek ve yeni müze alanları oluşturulacak. Darphane Binaları da restore edilecekler listesinde. Ayrıca boşlatılan Zührevi Hastalıklar Hastanesi, Topkapı Sarayı’nın parçası olacak ve sanatsal faaliyetler yürütülecek.
Müzeler, artık iyi zaman geçirebileceğimiz yerlere dönüşüyor. Saray’dan çıkıp, Osmanlı evlerinin arasına dalıyorum. Biraz ileride Arkeoloji Müzesi var. TÜRSAB’ın devraldığı müzede de devrim yaşanıyor. Yeme içme alanlarından hediyelik eşya ve kitap dükkanına kadar her yer yenilenmiş. Bahçesinde yorgunluk kahvesi içebileceğiniz güzel bir kafesi var. En iyi dinlenme alanı, Arkeoloji Müzesi’nin içindeki ve bu yıl restore edilen Eski Şark Eserleri Müzesi. Gezerken yorulursanız, burası aklınızda bulunsun. Tarihi yapılarla ilgili tek sorun, yapımı durdurulan Arkeolojik Park. Four Seasons Hotel’in arkasındaki iki ek binanın yıkılması ve altında da arkeolojik çalışma yapılması istenmişti. Mimarlar Odası’nın bunun için açtığı dava sürüyor.

Akbıyık Caddesi ünleniyor
Akşam yemeği için semtin en canlı yeri Akbıyık Caddesi’ndeyiz. ‘Aşağı Sultanahmet’ diye tabir edilen Cankurtaran Mahallesi’ne inen yolda saat 19:30’u gösteriyor. Işıklar yanıyor ve eğlence başlıyor. Sultanahmet’e uzun zamandır gitmiyorsanız, bu caddeyi gördüğünüzde şaşıracaksınız. Çünkü ortam, Bodrum Barlar Sokağı’nı andırıyor. Masalar, sandalyeler dışarı atılmış. Kafeler, restoranlar, publar cıvıl cıvıl... Semtin tarihi atmosferi, eğlenceyle, yeme içmeyle burada bütünleşiyor. Mekan sahipleri özellikle yaz aylarında, Türk müşterilerin arttığını anlatıyor. 4-5 yıl öncesine kadar, sadece Sultanahmet Köftecisi’ne ve tramvay yolundaki restoranlara giderken, artık Akbıyık dolup taşıyor. Sanıldığı gibi turistlere farklı, Türklere farkı uygulama yok. İşletmeciler, kaliteyi korumanın derdinde. İstanbul’un lüks restoranlarına kıyasla, fiyatlar uygun. Turist yoğunluğundan sıkılıyorsanız, bu caddeye temmuz, ağustos aylarında veya kasımdan sonra uğrayın. Turist sayısı yazın düşüyor. Caddenin tanınırlığını artıran en önemli faktör, burada çekilen Türk dizileri. Her akşam ünlü bir isme rastlamanız mümkün. Neredeyse herkesin “İstanbul’un en iyi balıkçısı” dediği Balıkçı Sabahattin de, Akbıyık’ın tanınmasında önemli role sahip. Çünkü cadde, bu meşhur restorana yakın.
Geçen yıldan beri Ayasofya Müzesi ve Topkapı Sarayı, 19.00’a dek açık. Size bir tavsiye: Akşamüstü müzeyi gezdikten sonra, Akbıyık’ta bir akşam geçirin. Mönüye Osmanlı yemekleri hâkim; Türklerin en çok sipariş ettiği yemekse hünkârbeğendi! Bir de tüyo verelim: Caddedeki hemen her restoranın terası var. Yemeklere Tarihi Yarımada’nın eşsiz manzarası ekleniyor. İstanbul’da yaşayanlar Boğaz, Nişantaşı hattına Sultanahmet’i de eklese iyi olur.

Yepyeni Sultanahmet

Haberin Devamı

1. Albura Kahisima’da yemeğinizi yiyin ve arka çıkışından Bizans kalıntısı Magnaura Sarayı’na geçin.
2. Kokteyl düzeninde 2 bin kişi alan Binbirdirek Sarnıcı’nda, hep bir hareket var.
3. Matbah Restoran’da saray mutfağı canlanıyor. Burada Kanuni Sultan Süleyman’ın kavun dolmasını mutlaka tadın.
4. Caferiye Medresesi’nin yanında yeni açılan galeri. Burada Ebru ustalarına da rastlayabilirsiniz.
5. Altın Kupa’da akşam keyfi yapılıyor. Barlarıyla ünlü Şeftali Sokak, uzun yıllardır trafiğe kapalı.

Yazarlar