15.08.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
SERCAN KISMET
‘Rising Star Türkiye’ yarışmasıyla başlayalım. Programa nasıl hazırlanıyorsunuz?
Program canlı yayınlanıyor. Dolayısıyla ön-cesinde planlanabilir bir hazırlık yapmak da çok mümkün olmuyor... Yayın öncesi koşturmacanın çoğu kostüm, saç, makyaj üzerine... Yıllardır birlikte çalıştığım isimler de işin görsel kısmının yükünü üzerimden aldıkları için tıkıtr tıkır işleyen bir düzenim var.
Giyeceğiniz kıyafetleri kendiniz mi yoksa ekibiniz mi hazırlıyor?
Tek kişilik dev ekibim Rutkay Öziş’le beraber karar veriyoruz. İşten öte çok sevdiğim ve eğlendiğim bir dost kazandım. Tanıştığımız ilk anda bile birbirimizi yıllardır tanıyor gibiydik.
‘İşte Benim Stilim’le başladık çalışmaya...
Daha öncede ‘Akademi Türkiye’ şarkı yarışmasının sunuculuğunu yapmıştınız. Herhalde format sizi zorlamadı?
‘Akademi Türkiye’ en sevdiğim işlerden biriydi. ‘Rising Star Türkiye’den farklı olarak formatında reality unsurları vardı. ‘Rising Star Türkiye’nin interaktif bir yarışma. Beni zorlayan bir taraf yok. Enteresandır, yaptığım işler arasında performans açısından ilk kez ekstra gayret sarf etmemi gerektirmeyen bir yarışma sunuyorum. Kolaya alışmadığımdan olsa gerek, henüz bulamadım ama illaki kendimi zorlayacak bir şeyler bulurum.
Çok ünlü isimlerin jüri koltuğunda oturduğu bir yarışma programında sunuculuk yapmayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ünlü olmalarından öte, alanlarında birer otorite olarak jüri koltuğunu doldurabilmek için sahip oldukları en önemli ortak özellik hiç bıkmadan üretmeleri ve çalışkanlıkları. Bu nedenle her biri birer marka olmayı başarabilmiş. Yaptığımız işin getirilerine kafa yormaktansa, işin başarısına odaklanmak bizi buluşturan ortak payda. Sorun bütünden uzaklaşıp kişiselleşince çıkar, her insan ilişkisinde olduğu gibi. Böyle bir tavırla hiç karşılaşmadım.
‘İşte Benim Stilim’ programı da başlıyor. İki yarışma olması sizi nasıl etkileyecek?
İkisi bir arada zor olacak ama olsun. Uzun bir ara ve-rince çalışmayı özlediğimi, yoğunluğum arttıkça fark ediyorum. Çok mutluyum, hiç şikayetim yok. ‘İşte Benim Stilim’ ağır mesaisi olan bir iş ama zorlanacağımı düşünmüyorum.
Medyanın her kademesinde çalışmış biri olarak Acun Ilıcalı’yla çalışmak rahat mı?
Sürekli pozitif bir enerjiyle çalışabilmenin lüksünü yaşamak diye bir cümleyle özetleyebilirim. İnsana dair değerleri önemseyen bir yayıncılık anlayışıyla hareket etmek öncelikli olunca, ekrana yansıyan da samimiyet oluyor. Medya sektörünün doğası gereği zannettiğim ve yıllardır görmeye alışık olduğum ve maruz kaldığım saldırgan hırslardan çok uzak bir duruş ki, şaşırdığımı itiraf etmeliyim. Acun Ilıcalı’yla çalışma şansı yakalamak bu anlamda doğru bildiğim yanlışlardan birini düzeltmemi sağladı. Meğer böyle de iş yapılabilirmiş ve başarılı da olunurmuş.
Kıyafetleriniz sosyal medyada olumlu tepkiler alıyor. Bu sizi nasıl motive ediyor?
Hiç üzerime alınmıyorum çünkü bu yorumlarla gelen alkış, styling yükünü sırtlayan Rutkay Öziş’in... Yoksa belli bir tarzın bu yoğunlukta devamlılığını sağlamak mümkün değil.
‘Sunucu yapımın temsilcisidir’