Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Trabzonspor’un ligde bundan sonra oynayacağı maçları şu gözle değerlendirmek yararlı olabilir;

Hedefleri sezon ortasında tükenmiş, özgüvenini yitirmiş bir oyuncu topluluğunu motive edip takım haline getirmek, teknik direktör için en zor işlerden birisidir. Devre arasında yaptığınız transferler bile kifayetsiz kalabilir çoğu kez.

Güç koşullarda elini taşın altına koymak camianın “evladı” Hami Mandıralı’ya düştü. O da çekinmedi.

Para, mutsuzluk ve yetersizlik sorunu olanlarla yollar ayrıldıktan sonra, beklenmedik sakatlıkları da ekleyin, elde kalan kadro bu, ötesi yok.

Haberin Devamı

Dolayısıyla, Trabzonspor’dan hâlâ yüksek beklentisi bulunanların mutsuz olmadan önce bu faktörleri dikkate alması, haksız eleştirilerin önüne geçebilir!

* * *

Hami hoca kısa zamanda çok şey değiştiremeyeceğine göre, “savaşan takım” felsefesi en geçen akçe idi onun için.

Hafta başında kupadan elendiği Akhisar Belediyespor karşısında bu kez farklı kimlikte bir ekip vardı sahada. Koşan, mücadele eden, hatta boğuşan bir futbolcu topluluğu.

Maçın hemen başında Trabzonspor’un belalısı haline gelen Douglao’nun golü şans gibi görünse de, başlangıcında savunma hatası yine ön plandaydı.

Telafisi gecikse sıkıntı yaşayabilirdi Karadeniz ekibi. Marco Marin’in hızlı oyunu ve akıl dolu pasında top Muhammet Demir’e gelince, yeni transfer fırsatı geri çevirmedi.

Özellikle ikili mücadalelerin çok sert geçmesi oyunun temposunu düşürse de, iki takımın birlikte bu tarz oyuna direnmesi, fiziken güçlü olanı kalan bölümde avantajlı hale getirecekti kuşkusuz.

Trabzonspor ikinci yarıda da adam savunmasına devam etti. Rakibin etkili silahları Rodellega, Sami ve Custodio gibi isimlerin topla buluşmasını engelleyerek, boş alan bırakmak istemedi. Bunu uzun süre başarıyla uyguladı.

Oyunun dengede gittiği 70. dakikaya dek sağ kanatta Yusuf, solda Marco Marin, savunmanın arkasına atılan pasları Muhammet Demir ile buluşturmayı denedi. Muhammet iki önemli pozisyonda kaleci Lukac ve Douglao’ya takılmasa, bu müthiş mücadele karşılıksız kalmayabilirdi.

Haberin Devamı

Lakin gücün tükendiği bölümde yine bir savunma hatası golü getirdi. Önce Bosingwa topu kaptırdı, ardından maçın en sorumsuz adamı Douglas’ın yol açtığı penaltı, bunca emeği silip süpürdü. Douglas’ın sorumsuzluğu penaltı değildi elbette. 87. dakikada gördüğü kırmızı kart, tek kelimeyle arkadaşlarına ihanetti. Gerisi Hami hocanın bileceği iş!