Cadde Eşim Süperman gibi

Eşim Süperman gibi

29.09.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Başarılı kariyeri kadar güzelliğiyle de ön planda olan İngiliz oyuncu Kate Winslet, çocuk bakımında eşinin çok destek olduğunu söyledi

Eşim Süperman gibi

‘Titanik’ filmindeki ‘Rose’ karakteriyle hafızalara kazınan İngiliz oyuncu Kate Winslet, InStyle dergisinin Amerikan edisyonuna konuştu. Üç çocuk annesi güzel oyuncu, anneliğinden, şöhret basamaklarını tırmandığı yıllarından ve son filmleri ‘A Little Chaos’ (Küçük Karmaşa) ve ‘Insurgent’tan (Kuralsız) bahsetti.

Haberin Devamı


- Son filmleriniz ‘A Little Chaos’ ve ‘Insurgent’ hakkında neler söylemek istersiniz?

‘A Little Chaos’da canlandırdığım ‘Sabine’ karakteri, geçmişinde üzüntüler yaşamış olan 17’nci yüzyıla ait korseli bir bahçıvandı. ‘Insurgent’taki ‘Jeanine Matthew’se sürekli kalem etek giyen geleceğe ait kötü bir karakterdi. Eğlenceliydi çünkü biri bebek öncesi diğeri de sonrası halimi temsil ediyordu.


- Doğumdan önceki kilonuza dönebildiniz mi?

Tanrım, hayır! Olmak istediğim gibi de olamadım. ‘Insurgent’ çekilirken oğlum Bear hâlâ bebekti. İşe geri dönmeyi ve vücudumu sıkan dar ve seksi kıyafetler giymeyi sevdim.


- Üç çocuk annesi olmak nasıl bir duygu?

10 yıl sonra yeniden anne olduğum için eskisinden daha sakinim. “Aman çocuğum çamura basmasın” gibi cümlelerim olmadı.

Haberin Devamı

Çocuklarım Mia ve Joe da bana destek oluyor.


- İyi bir aşçı olduğunuza dair söylentiler var...

Aslında yemek yapmayı seviyorum. Beni rahatlatıyor. Tüm günümü mutlu bir şekilde mutfakta geçirebilirim. ‘The Dressmaker’ filminin

çekimleri için Avustralya’dayken

eve akşam saat 11’de gelirdim ve ertesi gün Bear’in yemesi için bir şeyler pişirirdim.


- Evde yardımcılarınız çok olmalı...

Aslında öyle değil. Tonlarca yardımcımız yok. Bir dadımız var. Ama Ned (eşi) gerçekten de en fantastik ve sahiplenici

baba. Süpermen gibi. Bu çok büyük bir fark yaratıyor. Sabah evden çıkarken kafamda huzur oluyor. Bebeğim hakkında endişelenmiyorum. Aslında çok şanslıyım. Bazen ben bile inanamıyorum.


- Peki ya eğlence? Zaman bulabiliyor musunuz?

Eğlence benim için arkadaşlarımla ve ailemle olmak, sahilde uzun bir yürüyüş ve piknik yapmak demek. Hiç parti vermedim.

16 - 17 yaşlarındayken gücünüz yettiğince çalışırsanız, dışarı çıkıp sarhoş olamıyorsunuz. Çünkü tek başınasınız.

‘Hakkımdaki eleştirileri okumuyorum’

- ‘Titanik’ten beri yani neredeyse 20 yıldır ünlüsünüz. Bu durum hayatınızı nasıl etkiliyor?
Hayatımın neredeyse yarısı, öyle değil mi? Kendimi kötülüklerden korumamın yolu onlardan uzak durmaktan geçiyor. Dedikodu dergileri ve hakkımdaki eleştirileri okumuyorum, Facebook ya da Instagram kullanmıyorum. Senaryoları okumam için bir iPad’im var ve e - posta kullanmayı bırakmayı düşünüyorum.
- Bu aşamaya gelmek için çok çabaladınız. Güç kaynağınız nedir?
Kendim için ‘hırslı’ kelimesini kullanmayacağım. Çalışmam gerekiyordu ve 16 yaşındayken okulu bıraktım. Bir gün öğretmenime oyuncu olacağımı anlattığımda ancak şişman rollerini oynayabileceğimi söylemişti.

- Yaşlanmak hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yüzümdeki kırışıklıklar orada ve kalıcılar. Cildime özen gösteriyorum. Temizleyicilerim var ve uygun zamanlarda Vinsaya yoga
yapıyorum.

‘Leo benim en büyük dostum’
Başarılı olmak istiyorsanız asla ‘Bu iş oldu’ gözüyle bakmayın. Kendinizi itmeye devam etmeli ve daha iyi olmayı denemelisiniz. ‘Revolutionary Road’ filmi için hazırlanırken, sinir hastası olmuştum. Leo (DiCaprio) vardı ve bana yardım etti. ‘Titanik’i çektiğimizden beri, o benim en büyük dostum. Bir şey daha var; her zaman iyi davranın. Kötü davranış hiç bir düzeyde kabul edilmez. Bunu tecrübeli oyunculardan öğrendim ve sonrakilere de iletiyorum.

Yazarlar