Fenerbahçe, 1955'te 40 saniye kala sahadan çekilmiş

Beko Basketbol Ligi play off final serisi tüm heyecanıyla devam ederken, iki kulübün yöneticileri arasında yaşanan demeç savaşı ve Galatasaray Liv Hospital'in Coachu Ergin Ataman'ın 'Can güvenliğim yok' demesiyle farklı bir boyut kazanmıştı. Galatasaray'da yönetim kurulu dün akşam saatlerinde aldığı kararla final serisinin son maçına çıkmama kararı aldı.

Yaşanan gelişmelerin ardından ve Fenerbahçe Kulübü'nün Galatasaray'a 'Maçı nerede isterseniz orada oynayalım.' cevabı ile birlikte gözler Basketbol Federasyonu'na çevrildi. Kural açık. Ligden düşürme yok, Galatasaray Liv Hospital maça çıkmadığı zaman 3-0 hükmen yenik sayılır ve 20 bin TL para cezası verilir.

'GALATASARAY ŞAMPİYON OLMASIN DİYE 40 SANİYE KALA MAÇI BIRAKTI'

Fenerbahçe Ülker ile Galatasaray Liv Hospital arasında yaşanan bu gelişmeler üzerine iki kulübün basketbol tarihinde yaşadıkları ilginç olaylar da ortaya çıktı.

1954-1955 sezonunda yaşanan ilginç bir olayda Fenerbahçe ile Galatasaray yine karşı karşıya geliyor. O dönemde Galatasaray ile Modaspor şampiyonluk yarışında. Galatasaray'ın şampiyon olabilmesi için Fenerbahçe'yi 7 sayı farkla yenmesi gerekiyor. Galatasaray gerekli farkı yakalayıp maçı kazanmak üzere iken Fenerbahçe, 40 saniye kala sahayı terk ediyor.

Dönemin Sportif Oyunlar Federasyonu, Fenerbahçe'nin yaptığının şike olduğuna karar veriyor. Hükmen 3-0 mağlup sayıp ayrıca ceza vermesine rağmen Modaspor ile Galatasaray'ı da şampiyon ilan ediyor.

25 Nisan 1955 yılında oynanan ve Fenerbahçe'nin sahadan çekildiği Galatasaray-Fenerbahçe basketbol maçı daha sonra, 'Galatasaray şampiyon olmasın diye düşünerek Fenerbahçe'nin sahadan çekildiği basketbol karşılaşması' olarak tarihe geçer.

Galatasaray kulübü eski başkanlarından Prof. Dr. Ali Uras, Galatasaray ile Fenerbahçe arasında 1955 yılında yapılan basketbol karşılaşması sonrasında kupanın bölündüğünü açıklar. O tarihte Galatasaray'ın lig şampiyonluğu için Modaspor ile çekiştiğini ve kendisinin de sarı kırmızılı ekipte antrenör olarak görev yaptığını anlatan Uras, o dönemle ilgili daha sonra yaptığı açıklamada, ''Bizim şampiyon olmak için Fenerbahçe'yi 7 farklı yenmemiz lazımdı. maçın son 40 saniyesinde rakibimiz sahadan çekildi. biz de o zamanın kurallarına göre hükmen 3-0 galip geldik ve şampiyonluğu kimin kazandığı belirsizleşti.'' ifadelerini kullanır.

Uras, İstanbul Valisi Fahrettin Kerim Gökay'ın kararıyla kupanın ortadan 2'ye bölündüğünü ve yarısının kendilerine, diğer yarısının ise Modaspor'a verildiğini bildirdi. Daha önce böyle birşey görmedikleri için şaşırdıklarını anlatan Uras, olayı daha sonra şu cümlelerle anlatıyor:

''Lütfi Kırdar Spor Salonu'ndaki maçta, Fenerbahçe sahadan çekildiğinde biz 10 sayı öndeydik ve topu çevirip maçı bu farkla kapatıp şampiyon olacaktık. O zaman bir hücumu 24 saniyede yapma şartı da yoktu. Ancak Fenerbahçe bizim şampiyonluğumuzu engellemek için sahadan çekildi ve karşılaşma hükmen sonuçlandı. Bunun üzerine yarım kupa getirdiler. Kupa bölününce hem kızdık, hem de güldük. Aslında Fenerbahçe'nin böyle birşeye ihtiyacı yoktu.''

Uras, Galatasaray'ın o zamanki kadrosunda Yalçın Granit ve Sadi Gülçelik gibi önemli isimlerin bulunduğunu söyledi.

Fenerbahçe'nin sahadan çekilmesi neticesinde Galatasaray ve Modaspor 9'ar puanla eşit hale geldiklerinden aralarında oynanan iki maçta Modaspor'un galip gelmesi nedeni ile teorik olarak Modaspor'un şampiyon olması gerçekleşmişken, Spor Oyunları Federasyonu, Fenerbahçe'nin şampiyonluğu kendi arzusu ile tayin etmesine müdahale etmek ve Galatasaray'ın mağduriyetini önlemek için 1955 yılı basketbol şampiyonluğunu Galatasaray ve Modaspor olarak açıklamış ve yılın kupasını ikiye bölerek taraflara vermiş.

Dönemin federasyon yetkilileri Fenerbahçe'ye maç cezası veriyorlar.