08.10.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
Abdullah Malkoç
Bayburt doğumlu sanatçı ve akademisyen Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın bireysel düşünü hayata geçirdiği müze, bundan sonra kendine has kokusuyla da adından söz ettirecek gibi görünüyor.
Zor ikna etti
Yüzde 100 Türk sermayeli bir koku şirketi olan Seluz’un İcra Kurulu Üyesi Ahmet Yiğider, çok etkilendiği müzeyi ziyareti sırasında aklına gelen koku fikrini, Prof. Dr. Koçan’a kabul ettirmenin kolay olmadığını söyledi.
Yiğider’in heyecanından ve fikirlerinden etkilendiğini ifade eden Koçan ise, kendisini asıl ikna eden sebebin eşi Oya Hanım olduğunun altını çizdi. Baksı Koku Projesi’ni tasarımcısı Ahmet Yiğider’den dinledik ve deneyimledik.
Müzeyi ziyaretimizin ikinci gününde Hüsamettin Koçan’ın ‘Ayağımdaki Diken’ sergisini gezdikten sonra sıra müzeye özel kokuyu tanımaya geldi.
Yiğider, Baksı Kokusu Projesi’nde enstalasyonunun her bir durağını temsil eden koku öbeklerinin, markanın koku geliştirme ekipleriyle yürütülen detaylı çalışmalarla nasıl ortaya çıktığını anlattı.
Beş konsepti var
Yiğider, bölgenin coğrafyasının ve insanlarının duygularının temel alınarak; ‘Umut’, ‘Devinim’, ‘Denk’, ‘Burgu’ ve ‘Geri Dönüş’ isimleriyle beş konsept oluşturulan koku öbeklerinin, füzyon yaklaşımıyla harmanlanarak ‘Baksı Kokusu’nun yaratıldığını belirtti.
Projenin sosyal sorumluluk fikriyle oluşturulan bir diğer ayağında ise Baksı Müzesi’nde sergilenmekte olan Baksı Kokusu ürün fikrine dönüştürüldü. Böylece müze yararına, ziyaretçilerin satın alabileceği bir ürün kimliğine kavuşturuldu.
‘Baksı Müzesi Kokusu’yla ilgili Koçan, “Artık ziyaretçilerimiz eşsiz doğanın kokusunu sihirli bir şişe içinde yanlarında götürebilecek. Bu proje, müzemiz için iletişimde yeni bir boyuttur. Kokunun kanatları üzerinde artık uzak coğrafyalara ulaşabileceğiz” dedi.